Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi’nde, insanı insanlığından utandıran bakımsız ve harabe evde yaşama tutunmaya çalışan gözü yaşlı kadının dramı yürek burkuyor.
Gündüz utandığı için çalışmadığını belirten Ayniye nene,”Benim Allah’tan ve devletten başka sığınacak kimsem yok. Çok zor durumdayım. Allah rızası için ömrümün bu son dönemlerinde bana yardımcı olsunlar” dedi.
Bugün Dünya Kadınlar Günü. Türkiye’de ve dünyada kadınların çektiği acıların gölgesinde kutlanacak. Gazetemiz, bu önemli günde hafızalardan kolay kolay silinmeyecek ve aynı zamanda kadınların içinde bulunduğu koşulları gözler önüne seren yaşlı bir annenin yürek burkan hikâyesini kaleme aldı. Diyarbakır’ın alt ve kenar semtleri yürek burkan insan hikâyeleriyle dolu. Bunlardan biri de 80 yaşına merdiven dayayan Avniye Kaya’nın hikayesi. 8 yıl önce eşini kaybeden, bir oğlu yıllardır cezaevinde olan, devletin kendisine verdiği dul maaşı dışında hiçbir geliri olmayan, harabe ve bakımsız evde kirada oturan,4’ü kız ve 5’i erkek olmak üzere 9 çocuğu olan ancak kendisine sahip çıkılmadığı için tek başına yaşayan bir annenin, bir ninenin yaşama tutunma mücadelesi ve insanı insanlığından utandıran hikâyesi.
HARABE EVDE YAŞIYOR
Ayniye nine ile ilk olarak gece sokakta karşılaştık. Çöpte kağıt ve eşya toplayan, bunları torbalara doldurarak sırtlayan, neredeyse bunların altında ezilme tehlikesi geçiren yaşlı kadının görüntüsü. Daha sonra yaşadığı yerin adresini tespit ederek yaşama tutunmaya çalıştığı Bağlar Kaynartepe mahallesindeki bakımsız ve harabe evde kendisini ziyaret ettik. Evin içi ve dışı içler acısı halde. Her tarafı harabe, kırık ve dökük. Kış soğuğunda bırakın insanı, hayvanın bile yaşamak istemeyeceği sözde bir ev. Ama Ayniye nine burada yaşamaya mecbur bırakılmış durumda.
GECE SOĞUĞUNDA ÇÖPLÜKLERDE BİR KADIN
Dramı yürek burkan 78 yaşındaki kadın, gece soğuğunda kentin değişik semtlerinde çöplerden kağıt ve eşya topluyor, sonra bunları eskicilere satarak kendi deyimiyle bazen 15, bazen 20 TL kazanarak ayakta durmaya çalışıyor. Bir süre önce yardım almak için devlet kurumlarına başvurmuş, kendisine iki ay yardım yapılmış ama sonra kesilmiş. Biri cezaevinde olmak üzere 9 çocuğu var ama kendisine bakan olmadığı için tek başına bu şartlarda yaşamak zorunda kalmış.
‘EV ÜSTÜME YIKILACAK DİYE KORKUYORUM’
Sonrasını kendisinden dinleyelim; ”20-25 senedir bu mahallede yaşıyorum. Bu harabe eve aylık 250 TL kira veriyorum. İki ayda bir aldığım dul maaşım var ama hangisine yetecek?. Yemek bulamadığım zamanlar oluyor. Komşular Allah razı olsun yardımcı oluyorlar. Ev yaşanılacak gibi değil ama ne yapabilirim?.Kışın soğuktan donma tehlikesi geçiriyorum,her tarafı açık. Banyosu, tuvaleti yok. Kapılar, pencereler kırık. Evin tabanından su akıyor, bazen üstüme yıkılacak diye korkuyorum. Eşim 8 sene önce vefat etti. Bir oğlum cezaevinde. Gelinim ve iki torunum var. Geçimimi çöpten kağıt ve eşya çıkarıp bunları satarak sağlamaya çalışıyorum.
‘NEREYE KADAR DAYANIRIM BİLMİYORUM?’
Tanıdıklar görmesin ve utandığım için gündüz çalışmıyorum. Gece soğuğunda çalışıyorum ama mecburum. Kaç sene daha yaşarım bilmiyorum ancak durumum gördüğünüz gibi çok kötü. Kim bu şartlarda yaşamak ister?. Allahtan ve devletten başka sığınacağım kimse yok. Allah rızası için beni bu sefaletten kurtarsınlar. Her şeye rağmen Allah’a şükrediyorum ama bu şartlara nereye kadar dayanırım, çünkü dayanılır gibi değil. Sizlere teşekkür ediyorum sizi bana Allah gönderdi. Yoksa vaziyetimi,derdimi kime anlatacaktım?. Bana sahip çıkılırsa onlara dua ederim” dedi.
Kaynak: Tigris Haber Gazetesi