Yılmaz: “Çok çalışacağız, birlik ve beraberliğimizi güçlendireceğiz”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, ABD ve AB’ye ilişkin, “Kendilerine gelince birlik ve beraberlik ama Orta Doğu’ya, İslam dünyasına gelince bölüp, parçalamak istiyorlar, güçlü devlet ve millet istemiyorlar. Gereksiz laflarla, sloganlarla uğraşmayacağız, çok çalışacağız, donanımlı nesiller yetiştireceğiz, birlik ve beraberliğimizi güçlendireceğiz.” dedi.

Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Diyarbakır’a gelen Yılmaz, beraberinde Bingöl Milletvekili Feyzi Berdibek, eski Milletvekili Yusuf Coşkun, AK Parti Milletvekili Ebubekir Bal ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Vekili ve AK Parti’den Belediye Başkan Adayı Cumali Atilla ile Sur Belediye Başkan Adayı Şafak Yontürk ile birlikte Sur esnafını ziyaret etti.

SARAYKAPI’DA ESNAF ZİYARETİ ARDINDAN KURŞUNLU CAMİDE CUMA NAMAZI

Esnaf ziyareti sonrası Yılmaz ve beraberindekiler AK Parti Sur Belediye Başkan adayı Şafak Yontürk’ün Saraykapı’daki seçim irtibat bürosunu ziyaret etti. Burada seçmenler ve partililerle bir araya gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz daha sonra PKK’lı teröristlerce 4 yıl önce ateşe verilerek, tahrip edilen, 10 milyon lira kaynakla restore edilerek yeniden ibadete açılan Sur ilçesindeki 500 yıllık Fatih Paşa Camisi’ni ziyaret etti.

‘’31 MART YEREL SEÇİMİ ÇOK ÖNEMLİ’’

Daha sonra merkez Sur ilçesindeki bir düğün salonunda kanaat önderleri ve gençlerle bir araya gelen Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, yerel seçimin önemine değinerek, seçime yaklaşık bir hafta kaldığını, bu seçimin 2023’ten önceki son viraj olduğunu, bu seçimden sonra 2023 yılının haziran ayına kadar seçim olmayacağını söyledi.

“ESKİ TÜRKİYE GERİDE KALDI”

“Bu seçimin değerini bilmez bu fırsatı kaçırırsak 5 yıl civarında tedavi etme imkanımız yok. Bu seçimden sonra yeni bir döneme giriyoruz. AK Parti’nin 16 yılını değerlendirelim. Demokraside AK Parti kadar adım atan başka parti oldu mu? İnanç özgürlüğünü ele alalım. Başı açık, başı örtülü insanlar özgürce inançlarını yaşıyorlar mı? Geçmişte bu yoktu. İmam hatiplerde kat sayı meselesi tarih oldu.” diyen Yılmaz, çok sayıda konuda gerekli yasal değişikliklerin yapıldığını aktardı.

‘’GEÇMİŞTE ANADİL ÜZERİNDE ANLAMSIZ YASAKLAR VARDI!’’

Geçmişte, anadil üzerinde anlamsız yasakların olduğunu, insanların anadillerini rahat konuşamadığını ifade eden Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bırakın anadili, ‘Kürt’ kelimesi bile bir tabu şeklindeydi. Yaptığımız yasal, anayasal düzenlemelerle bu anlamsız yasakları tarihin çöplüğüne gönderdik. Bundan sonra da inşallah bu ülke böyle anlamsız yasaklarla karşılaşmaz. Birçok konuda açılımlar yaptık, varsa eksiğimiz onlar da demokrasi, hukuk içinde konuşarak, tartışarak aşılır ama çok şükür tabular yıkıldı, eski tabular kalktı. Bazı insanların hala kafalarında eski Türkiye var. Hala eski Türkiye’nin kodları ile konuşanlar var. Eski Türkiye geride kaldı. Yeni bir ortamda demokraside attığımız adımlar gibi ekonomide de önemli atılımlar yaptık.”

‘’SON 16 YILDA 3-4 KAT EKONOMİYİ BÜYÜTTÜK’’

Son 16 yılda 3-4 kat ekonomiyi büyüttüklerini, Türkiye’nin dünyanın en büyük 20 ekonomisinden biri olduğunu dile getiren Yılmaz, hedeflerinin dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline gelmek olduğunu vurguladı. Büyüyen ekonominin nimetlerini de topluma adaletle dağıttıklarını, adeta bir sosyal restorasyon yaptıklarını bildiren Yılmaz, dünyada Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının da artık başının çok daha dik olduğunu belirtti.

“BİR, BERABER VE KARDEŞ OLMAZSAK, BAŞKALARININ HEDEFİ HALİNE GELİRİZ”

Artık dışardan emir ve talimat alan bir yönetim anlayışının bulunmadığına dikkati çeken Yılmaz, halkın seçtiği kişinin bu ülkeyi yönettiğine dikkati çekti. “Çeşitli saldırılarla karşı karşıya kaldık. Bu saldırılar kendiliğinden olmadı. Arkasındaki uluslararası güç odaklarını iyi tespit etmemiz lazım. Hepsinin amacı bir. Bu ülkenin istikrarını bozmak istiyor, çocuklarımızın, gençlerimizin geleceğini karartıyorlar. Bu saldırıları yaşayan illerden biri de Diyarbakır ve Sur ilçesi. O dönemde Mardin’i, Şırnak’ı, Cizre’yi ne hale getirdiklerini gördüm. Bunu yapanlar, bu topraklara ait olamazlar. Buradaki insanımızı düşünen insanlar bunları yapamazlar. Bunun iyi bilinmesi lazım. Bir, beraber ve kardeş olmazsak, başkalarının hedefi haline geliriz. Başkaları bizi kolay bir hedef haline dönüştürür. Türk, Kürt, Arap, Zaza, Alevi, Sünni, Laz, Çerkez kim varsa bu topraklarda farklılıklarımızı zenginlik olarak görüp, birlik ve beraberliğimizi pekiştirmezsek bu zihniyet yarın bizim de kapımıza gelir. Bu yabancı düşmanlığı, ırkçılık, İslam düşmanlığı bizi de hedef alır. Bir, beraber, iri ve diri olacağız, bu saldırılara karşı en güzel cevabı birlik ve beraberlikle vereceğiz. “

“BİRLİK VE BERABERLİĞİMİZ GÜÇLENDİRECEĞİZ”

ABD ve AB’ye değinen Yılmaz, “Kendilerine gelince birlik ve beraberlik ama Orta Doğu’ya, İslam dünyasına gelince bölüp, parçalamak istiyorlar, güçlü devlet ve millet istemiyorlar. Güçlü olmak için gereksiz laflarla, sloganlarla uğraşmayacağız, çok çalışacağız, donanımlı nesiller yetiştireceğiz, birlik ve beraberliğimizi güçlendireceğiz. Enerjimizi, gücümüzü birbirimizle çatışarak, kavga ederek harcarsak, emin olun yazık olur.” ifadelerini kullandı.

‘’BUNLARIN DERDİ HİZMET DEĞİL’’

Yılmaz, bir taraftan hizmete engel olmak isteyenlerin diğer taraftan da halka gidip “hizmet yapılmıyor” diyenlerin olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu: “Bunların derdi hizmet değil, hizmetleri baltalamak. Silvan Barajı Türkiye’nin en büyük sulama barajlarından biri. Tamamlandığında 140 bin hektar alanı sulayacak. 100 binden fazla insana istihdam sağlayacak. Bundan daha çılgın proje olur mu? Neden bu projeyi durdurmaya çalıştınız? Yollara mayınlar döşendi, şantiyelere saldırı yapıldı, mühendisler kaçırıldı. Neden bu projeyi engellemeye çalıştılar? Bunlar gençlerin iş bulmasını, insanların refaha kavuşmasını istemiyor. ‘Gençler işsiz, insanlar çaresiz kalsın, biz de onları istismar edelim.’ diyorlar. Onlara inat devam ediyoruz, edeceğiz. 5-6 katrilyonluk proje peyder pey devreye girecek.”

‘’DAHA ÖNCE BELEDİYELERE GÖNDERİLEN KAYNAKLAR YATIRIMA DÖNÜŞMEDİ’’

Daha önce belediyelere gönderilen kaynakların yatırıma dönüşmediğini dile getiren Yılmaz, “Kırklar Dağı’na ucube yapıları dikenler bir de ekolojiden, çevreden bahsederler. Kurşunlu Camisi’ni, kiliseleri ne hale getirdiklerini görmüştüm. Kurşunlu Camisi’ne bunu yapan, Kırklar Dağı’na ucubeleri dikenler, kültüre, insana saygı gösterir mi? DEAŞ’ın zihniyetinden ne farkı var bunun. DEAŞ da aynı kodlardan besleniyor, İslamiyeti kullanıyor ama İslamiyet ile hiçbir alakası yok.” şeklinde konuştu.

Yılmaz, Diyarbakır’da işsizlik ve yoksulluk varsa tek nedeninin bu şehrin huzurunu, güvenini bozup, şehre saldırılanlar olduğunu anlatarak, “Biz ideoloji, slogan partisi değiliz. İnşallah Diyarbakır farklı bir döneme girecek. Diyarbakır’ın farklı olması demek Doğu’nun, Güneydoğu’nun, Türkiye’nin farklı olması, dünyaya farklı bir mesaj demek.”ifadelerini kullandı.

ATİLLA: “HİZMET YERİNE HEZİMET, HUZUR YERİNE KAOS VARDI”

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı ve AK Parti Belediye Başkan Adayı Atilla, 2 yılı aşkın süredir Diyarbakır’a hizmet etmenin onuru ve gururunu yaşadığını belirterek, kentin gelişmesi, kalkınması, imarı, inşası ve huzuru için çalıştıklarını söyledi.  AK Parti hükümetleri döneminde kentte çok hizmetler yapıldığını, güzel yatırımların gerçekleştirildiğine dikkati çeken Atilla, ancak kentin belediyecilik hizmetlerinden uzun yıllar mahrum kaldığını bildirdi.

Atilla, şöyle konuştu: “Tam 17 yıl 7 ay şehrimize bir arpa boyu yol aldırtmadılar. Hizmet etmediler. Başka yerlere hizmet ediyorlardı. Belediyenin kaynaklarını, imkanlarını dolaylı yollardan dağa aktarıyorlardı. Çünkü onlar dağdan emir alıyorlardı, dağa hizmet ediyorlardı, hesap veriyorlardı. Allah’a şükür göreve başladığım ilk günden bugüne belediyemizin bütün imkanları ve kaynaklarını değerli hemşehrilerimize sunduk, sunmaya devam edeceğiz. 2 yıl içerisinde toplam 1 milyar 250 milyon liralık yatırım yaptık. Sur’da çukur siyaseti yapanlar, çukurlar kazdılar, patlayıcılar yerleştirdiler, fakir fukaranın evlerini delik deşik ettiler. Daha sonra bu evleri başlarına yıktılar. Tarihi yok ettiler. Fatihpaşa Camisi’ni yaktılar. Onlar kazdığı zaman vatandaşa hezimet biz ise kazdığımız zaman hizmet götürdük.”

‘’HİZMETLERİMİZDE KİMSEYİ ÖTEKİLEŞTİRMEDİK’’

Atilla, 2 yılda yaptıkları yatırımları anlatarak, hizmetlerde hiç kimseyi ötekileştirmediklerini, herkese adil davrandıklarını belirtti.  Önlerinde çok önemli bir seçimin olduğunu ifade eden Atilla, sözlerini şöyle tamamladı: “Diyarbakır’da hemşehrilerimiz sandığa giderken yeni ve eski Diyarbakır arasında bir tercih yapacaktır. Eski Diyarbakır’da kan, gözyaşı, acı, çukur, çöp, çamur vardı. Çocukların elinde taş ve molotof vardı. Tehdit edilerek kepenkleri indirilen esnaf kardeşlerimiz vardı. Hizmet yerine hezimet, huzur yerine kaos vardı. Yeni Diyarbakır’da hizmet, huzur ve güven var. Hemşehrilerimin tercihlerini yaparken yeni Diyarbakır’dan yana tercih yapacaklarına olan inancım tamdır. Daha çok çalışmak, hizmet, çocuklarımızın yüzünü güldürmek ve sizleri kucaklamak için yeniden geleceğiz.”