Son 3 haftadır
binlerce çocuğun ishal ve kusma şikâyetleriyle Diyarbakır’daki hastanelere dolayı
tedavi altına alındığına yönelik bilgiler geliyordu.
Çoğunluk içme suyu deniliyor!
Ancak beni arayan onlarca vatandaş rahatsızlıkları içme
suyuna bağlıyor…
DİSKİ Genel Müdürlüğü ise bu iddiaları yalanlıyor!
İddialarla ilgili DİSKİ yetkilileri, kent merkezine verilen
içme suyunun temiz olduğunu, günlük rutin ilaçlama yapıldığını, sudan kaynaklı
bir hastalık olamayacağını belirtiyorlar.
İçme su temizse, binlerce çocuk ya da genç neden hastalanıyor?
DİSKİ yetkililerinin kamuoyuna doyurucu bir açıklama yapması
lazım.
Yapılacak açıklama ile belki kamuoyundaki olumsuz algı
ortadan kaldırılır.
Bir okuyucumun konu ile ilgili olarak mesajını harfi harfine
paylaşıyorum; Basına yani bize yönelik bir eleştirisi olmasına rağmen;
“Peki, ben 41 yaşındayım bende amip ve
bağırsak enfeksiyonu var. 14 gün oldu neden sormuyorsunuz? Bunun sebebi nedir? Suda
sorun var kardeşim! Neden haber yapmaya korkuyorsunuz? Biriniz çıkıp
Diyarbakır’da son iki hafta ishal ve kusma şikâyeti var ve sebebi şebeke
suyudur diyemiyorsunuz”
Yine son olarak görüşlerine başvurduğumuz Çocuk Hastalıkları
Hastanesi Başhekimi İzzettin Toktaş, enfeksiyonun rota virüsünden
kaynaklandığını söylüyor.
Peki, uzman görüşü halk için doyurucu bir açıklama mı?
Onu bilmiyorum ancak, Başhekim Toktaş’ın dile getirdiği
“Rota virüsü” ile ilgili biraz bilgi vermek istiyorum!
Oldukça tehlikeli ve
ölümcül olan bu “Rota virüsü, bağırsak enfeksiyonuna ve ishale neden olan ve
çok yüksek bulaşıcılık oranına sahip bir virüstür. Dünya genelinde görülen bu
virüs bebeklerde ve çocuklarda ishal başlangıcının ilk sırada gelen nedenidir.
Rota virüsü her yerde
bulunur ve hemen hemen her çocuğa 3 – 5 yaşına kadar bulaşır. 2003 yılında, 5
yaşın altındaki çocuklarda küresel çapta 114 milyon rota virüsü enfeksiyonu
vakası bildirilmiştir.
Bu vakaların 24
milyonu ayakta tedavi edilirken, 2, 3 milyon vaka hastanede yatarak tedavi
edilmiştir. Bir başka çalışmaya göre Rota virüsü, dünya çapında 5 yaşın
altındaki çocuklarda yıllık 214.000’den fazla ölüme sebebiyet vermektedir”
Çocuklarımızı ölümüne yol açan bu virüsten korunmanın yolu
ise hijyenden geçiyor.
Uzmanlar, Hastalığın yeteri kadar hijyen sağlanmamasından
kaynakladığını dile getirerek, enfeksiyondan korunmanın en etkili yolunun
gerekli hijyenin sağlanmasının şart olduğunu söylüyor.
Ve şu uyarıda bulunuyorlar;
“Çocuğun altı değiştirilirken el hijyenine dikkat edilmesi önemli.
Özellikle emzirme sırasında anneler mutlaka el hijyenini sağladıktan sonra
çocuklarını emzirsinler. Aileler çocuklarının hijyene dikkat etmelidir.”
Böylelikle her şeyin başı temizlik olduğu bir kez daha
gündeme geliyor.
Korona virüsten de korunmanın yolu temizlik yani hijyenden
geçtiği gibi…
Temizliğin ne kadar önemli olduğunu hemen herkes bilir.
Ancak, bazı durumlarda hijyeni unutuyor muyuz ne?
Zaman zaman kamu spotu olarak karşımıza çıkardı…
Yani sözün özü; temizlik tüm mikropik virüsleri öldürür!
Sağlığımıza çok dikkat etmeliyiz, yalnız bizim değil tabi,
çocuklarımızın da sağlıklarına dikkat etmek gerekiyor.
Korona virüsünün ortaya çıkıp insanları kırıp geçirmesiyle
bir kez daha anladık ki insan hayatında sağlıktan değerli bir şey yok.
Dillere destan olan Cihan padişahı Sultan Süleyman’ın
“Olmaya devlet bir cihânda bir nefes sıhhat gibi” sözü dinimizde sağlığa
verilen önemi vurgular niteliktedir.
Kanuni Sultan Süleyman’ın hasta yatağında söylediği söz
olarak bilinen “Halk içinde mu’teber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet
cihânda bir nefes sihhat gibi” sözünün kısaca anlamı; “Hayat, sevinç ve
mutlulukla, acı ve sıkıntılarla iç içe yaşanır. Pek çok dert ve sıkıntı insanın
karşısına çıkabilir. Ancak bütün bu problemler sağlık kadar önemli değildir.
Tek bir nefesin bile değeri bilinmelidir. Bütün dünya insanın olsa bile sağlık
olmayınca hiçbir önemi olmuyor’’ şeklindedir.
Artık bundan sonrası sizde diyerek, yazımı noktalıyorum…
Ve DİSKİ’den açıklama beklendiğini bir kez daha dile
getiriyorum…
Kalın sağlıcakla…
Sait BAYRAM’ın Yazısıdır