Pandemi süreci, verilen ekonomik destekler ve normalleşme adımlarıyla ilgili konuşan Sur İşadamları Derneği (SİDER) Başkanı Şükran Yılmaz, “Hükümet ne kadar iyi niyetli olursa olsun açıkladığı yardım ve destek paketlerini uygulayan bankalar ve kurumlar esnafa adeta destek vermemek için kırk dereden şu getirdiler” dedi.
Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını Türkiye’de de görüldükten sonra çok sayıda tedbir alındı. Alınan tedbirler kapsamında birçok işletmenin faaliyeti geçici süreliğine durduruldu. Alınan kararlardan Diyarbakır’ın tarihi Sur ilçesinde yer alan işletmelerde nasibini aldı. Sur İşadamları Derneği (SİDER) Başkanı Şükran Yılmaz, pandemi süreci ve sürecin etkilerini değerlendirdi.
SUR İŞADAMLARI PANDEMİ SÜRECİNDEN NASIL ETKİLENDİ?
‘’Sur’daki işadamları Diyarbakır genelinde pandemiden en çok etkilenen kesim oldu. Sur iş adamları genel olarak çoğunlukla toptan satış yapıyorlar, bir kısmının imalatı da var ve her biri birçok işçi istihdam ediyor. Müşterileri Güneydoğudaki bütün il ve ilçelerdir. İki ay boyunca birçok işyeri açılmadı, yarım yamalak açılanlarda birçok gün siftah etmeden kepenk kapatmak zorunda kaldılar. İmalat ve üretim durdu, pandeminin ilk iki ayında esnaflar kredi çekerek, döviz borçlanarak, araba ve evlerini satarak çek ve senet ödemelerini yapmaya, itibarlarını ayakta tutmaya çalıştılar.’’
BU ZORLU SÜREÇTE YETERLİ EKONOMİK DESTEK ALINDI MI?
‘’Devletimizden Allah razı olsun, pandemi ilanından hemen sonra birçok ekonomik destek paketleri açıklandı. Kısa çalışma ödeneği, işe devam desteği, kredi garanti fonu ( KGF) kredisi, esnaf destek kredisi verileceği söylendi. Sigorta, stopaj, BAĞ-KUR, vergi ve vakıf kiralarının erteleneceği açıklandı. Ama bunların birçoğu kâğıt üzerinde kaldı, çünkü hükümet ne kadar iyi niyetli olursa olsun açıkladığı yardım ve destek paketlerini uygulayan bankalar ve kurumlar esnafa adeta destek vermemek için kırk dereden su getirdiler. Bankalar hele hele özel bankalar müşterilerine akıl almaz zorluklar çıkardılar, devlet bankaları süreci iyi takip etmediler, haklı olarak 300 bin 500 bin talep eden müşterilerine ya hiç KGF kredisi kullandırmadılar veya 50 bin 100 bin gibi rakamları verdiler, onun için de müşterilerini haftalarca süründürdüler. Hadi devlet bankaları iyi kötü az da olsa, geç te olsa verdiler. Ama özel bankalar bu süreçte resmen müşterilerine zulmettiler, hiç bir özel banka bu pandemi sürecinde kredi vermedi, cumhurbaşkanımız ve ekonomi bakanımız her gün her toplantıda krediye ulaşmayı kolaylaştırın demesine rağmen özel bankalar bilakis normal zaman da verdikleri kredileri bile vermediler. Diğer devlet kurumları da mesela İŞKUR, SGK kendilerine başvuran birçok kişiyi reddettiler. İŞKUR sonuç olarak bir kısım esnafa yardımcı olduysa da mesela kısa çalışma ödeneğine başvuran birçok işadamına destek verilmedi. Vakıflar bir kısım lokanta, kafe türü işletme olan kiracılarına az biraz destek verdi ama hiç bir ayakkabı, giyim, gibi sektörlere kira indirimi veya ertelemesi yapmadı, yüzlerce vakıf kiracısı dilekçe verip kira indirimi ve ertelemesi istemelerine rağmen “Sizin işyerleriniz açık idi” gerekçesi ile gecikme faizine kadar alındı. Sonuç olarak hükümetin açıkladığı çok çok olumlu destek ve yardımlar yerel idareciler vasıtasıyla kırpılıp kuşa döndürüldü de çok az bir kısmı esnafa tahsis edildi.
PANDEMİ SÜRECİNDE BÜYÜK EKONOMİK KAYIPLAR YAŞANDI MI?
‘’Pandemi sürecinde dürüst olan, işçisinin hakkını gözeten birçok işadamı ekonomik olarak kayba uğradı. Aylarca yaptığı ciro ve elde ettiği kazanç masraflarını kurtarmayan birçok işadamı buna rağmen işçisini koruyup kolladı, destek alamasa veya çok az destek almış olsa bile kimseyi işten çıkartmadı, imalatı durmasına rağmen cebinden masrafları ödeyen işçisinin hakkına tenezzül etmeyen işadamlarımız var. Çek ve senet ödemelerini yapmak, itibarlarına halel getirmemek için bir esnaf ve işadamı evlerini, araçlarını düşük değerlerle sattılar veya kredi çekip faiz yükünün altına girip zararı sineye çektiler. Bir esnaf ve işadamı için en büyük kayıp itibar kaybıdır, Allaha çok şükür ki esnaf ve işadamlarımızın birçoğu maddi zarar etseler de itibar açısından zarar etmediler ve alacaklılarına karşı boyunlarını bükmediler, aslında bu en büyük kazançtır. Maddi zararın telafisi her zaman olur, ama manevi zarar olan İTİBAR kaybının telafisi olmaz.’’
NORMALLEŞME SÜRECİ NASIL ETKİLEDİ, BEKLENEN NORMALLEŞME OLDU MU?
‘’Normalleşme sürecini vatandaşlar yanlış anladılar, sanki virüs bitmiş hiçbir sorun kalmamış gibi bir anda tedbiri elden bırakınca maalesef şu an yaşadığımız çok yüksek vaka oranı ile Türkiye ortalamasının üstüne çıktık. Normalleşme sürecinde daha evvel kapalı olan lokanta, kafe, kahvehane gibi yerler açıldı ama bu işletmelerin birçoğu henüz doğru dürüst masraflarını bile çıkaramıyorlar. Normalleşme ile beraber Sur esnafına ekstra bir hareket olmadı, bilakis tedbirsiz davranan vatandaşlardan dolayı şu an birçok esnaf, işadamı veya çalışanları kovid virüsüne yakalanmış ve bu illet hastalık ile mücadele ediyorlar. Lütfen insanlar biraz daha duyarlı olsunlar, hep birlikte ancak bu illeti yenebiliriz. Ekonomik olarak normalleşme evvel ile sonrası arasında çok fazla fark yok’’
SUR İŞ ADAMLARI DERNEĞİ OLARAK EKONOMİK DÜŞME VE GELİR KAYBINA DAİR NELER YAPILMASINI İSTERSİNİZ, NE TÜR DESTEKLER VERİLMELİDİR?
‘’Öncelikle bütün devlet kurumlarının ve bankaların Cumhurbaşkanımız ve ekonomi bakanımızın her ortamda açıkladıkları destek ve yardım için esnaf ve işadamlarına gerçekten yapıcı bir şekilde yaklaşmaları gerekir, alınması gereken hemen hemen bütün tedbirler zaten hükümet tarafından ilan edildi, bürokrasinin bu tedbirleri uygularken kolaylık göstermesi zaten sorunu büyük bir ölçüde çözer. Bankalar şunu bilmelidir hiç bir esnaf veya işadamı bankanın düşmanı değildir ve bankayı dolandırmayı düşünmüyor, bankalar işadamlarına potansiyel dolandırıcı gözüyle bakmasınlar. Mesela bir esnaf bu süreçte sıkıntı yaşamasına rağmen çeklerini, senetlerini ödemiş ama kredi kartının asgari ödemesi olan üç beş lirayı ödememiş diye banka bu esnafa cumhurbaşkanının ısrarla verin diye bangır bangır bağırdığı KGF kredisini vermiyorlar, sebep üç kuruşluk kart ödemesini yapmadığı için, halbuki o esnaf zaten borç harç çekini öderken nasıl olsa daha sonra kartımı faiziyle beraber öderim diye önceliği çek ödemesine vermiş. Bir diğer konu esnafın kira konusu devlet kendisi kapatın dediği lokanta, kahve berber gibi yerlerin kiralarına destek vermesi lazım, hatta bu süreçte açık olmasına rağmen siftahsız kepenk kapatan (gıda hariç) bütün kiracılara kira desteği vermelidir. Vergi, sigorta, stopaj gibi, bir kaç ay ertelendi ama mümkünse bunlar 2021 Mart ayına kadar ertelenmeli. Son olarak yeni Valimiz Sayın Münir Karaloğlu’na hayırlı olsun demek istiyorum. Sayın valimizin de bizler kadar Diyarbakır sevdalısı olduğuna eminiz. Bizlerle beraber el ele verip Sur’da ve Diyarbakır’ın hizmete ihtiyacı olan her noktasında çalışmalar yapmasını bekliyoruz. Yeni valimizden büyük beklentilerimiz ve umutlarımız var. Diyarbakır’ın gelişmesi için ekonomiden sağlığa, eğitimden sanata birçok alanda yeni projelerin yapılmasını temenni ediyoruz’’
Kaynak: Güneydoğu Güncel