SES Amed Şube Eşbaşkanı Şiyar Güldiken, depremden sonra kentteki sağlık sorunlarına dikkat çekerek, uyarılarda bulundu.
Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Deprem Kriz Merkezi Yürütmesinden SES Şube Eşbaşkanı Şiyar Güldiken, toplu kullanım alanlarında hijyen eksikliğinden dolayı uyuz hastalığında artış yaşandığını ve bu artışın hafta sonu pik yapacağı endişesini taşıdıklarını söyledi.
Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu’nun Deprem Kriz Merkezi Yürütmesinden Sağlık ve Sosyal Hizmetler Emekçileri Sendikası (SES) Amed Şube Eşbaşkanı Şiyar Güldiken, Maraş’taki depremlerden etkilenen 11 il arasında bulunan Diyarbakır’da, sağlık alanında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
Güldiken, kendi kaynaklarından elde ettikleri verilere göre, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaklaşık 50 civarında hastanın, Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’nde de 18 yaş altında bazı hastaların tedavi gördüğünü söyledi. Tedavi altına olanların bir kısmı uzuv kaybı ve empute olanların olduğunu dile getiren Güldiken, dışardan getirilen hasta sayısıyla birlikte Diyarbakır’daki hastanelerin doluluk oranının yüzde 60’ta seyrettiğini ifade etti. Hasta sayısı hakkında kendilerine bilgi aktarımı hakkında “Ancak net sayı ile ilgili bizlerle bilgi paylaşılmıyor” ifadesini kullanan Güldiken, psikiyatri polikliniklerinde ve acil servislerde bir hasta sayısında bir artış yaşandığını bunun da geçici olduğunu düşündüklerini dile getirdi.
“ELEŞTİRİLERİMİZE RAĞMEN DEPREMZEDELERİ ORAYA TAŞIMAK İSTİYORLAR”
Güldiken’in değerlendirmeleri şöyle: “Şimdi de tüm eleştirilerimize rağmen Dicle Nehri kıyısında çadır kent kurarak tüm depremzedeleri oraya taşımak işitiyorlar. Evleri hasar gören ve bu kaygılarından dolayı evlerine giremeyen aileleri, kaldıkları çadırlardan alıp, çadır kente götürmek istiyorlar. Bu yönde de onları zorluyorlar. Mesela son iki gündür onlara yemek verilmiyor. Bunu dile getirdik, bu defa ‘Onların orada kalma ihtiyacı yok ve çadırları başka yere göndereceğiz’ deniliyor. Adeta diyor ‘Onlar keyfi için buradadır’ deme noktasına getiriyor. Bu aslında yönetememe halinin bir göstergesidir.
BU SORUNLAR HIZLICA GİDERİLMESİ GEREKİYOR
Bunu Halk Sağlığı Müdürü de söyledi. Çünkü biliyoruz uyuz hastalığı yüksek. Dokunmayla bulaşan bir hastalık. Bu hastalık zaten deprem öncesi vardı. Özellikle toplu yaşam alanlarıyla birlikte temizlik hijyen kurallarıyla birlikte neredeyse ortadan kalktığı gözlemlendi. Bu hastalığın artacağını da düşünüyoruz aynı zamanda temiz su sorunu var, tuvalet sorunu var, banyo sorunu var. Bütün bunların biran önce hızlıca giderilmesi gerekiyor. Dicle Nehri kenarındaki çadır kentte bunların giderileceğine dair bir bilgi verdiler, ama bunun ne kadar sağlıklı olduğunu söylemek doğrusu mümkün değil.”