HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, parlamentonun işlevsizleştirilmesine karşı, “Mücadelemiz ne parlamento içine sıkışacak, ne de tümüyle parlamentoyu terk edeceğiz’ yanıtı verdi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Türkiye gündemini değerlendirdi. Yurtdışına yaptığı ziyareti, 3’üncü Havaliamı’ndaki işçi eylemini, ÇHD ve HHB’li avukatlarına verilen tahliye kararının ardından gelen tutuklama kararını ve HDP’nin yerel seçimlere dair çalışmalarını değerlendirdi.
“TÜRKİYE’NİN BEŞTEPE’DEN YÖNETİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın parlamentoyu işlevsiz bırakmak istemesine karşı parti olarak parlamentoyu halkın kürsüsü haline getirmeye çalışacaklarının ifade eden Temelli, muhalefeti yükselten bir yol yürüyeceklerini söyledi: “Elbette mecliste de muhalefeti güçlendireceğiz. Bunu yaparken muhalefeti parlamentonun duvarları içerisine sıkıştırmak yerine parlamentonun duvarlarını aşan, toplumla buluşan ve bütün emek güçleriyle, kadınlarla, gençlerle halklarımızla beraber sokakta, mahallede ve iş yerinde muhalefeti yükselten bir yol yürüyeceğiz. Mücadelemiz ne parlamento içine sıkışacak ne de tümüyle parlamentoyu terk edeceğiz. Zaten Erdoğan’ın istediği, parlamento işlevsizleşsin, kimse değer vermesin ben de her şeyi Beştepe’den yöneteyim. Biz buna izin vermeyeceğiz. Beştepe’nin bu anlayışına muhalefetimizi güçlü bir şekilde yapacağız.”
‘KÖLELİK FİLMLERİNDEKİ GİBİ ÇALIŞMA KOŞULLARINDA ÇALIŞAN İŞÇİLERDEN BAHSEDİYORUZ’
3’üncü Havalimanı işçilerinin kötü çalışma koşullarına karşı haklı bir eylem yaptığını vurgulayan Temelli, haklı eylemin otoriter rejim tarafından yine şiddetle bastırılmaya çalışıldığını belirtti. Temelli, “29 Ekim’e havaalanının açılışı yetiştirilecek diye Latin Amerika’da köle plantasyonları filmleri gibi çalışma koşullarına sahip işçilerden emekçilerden bahsediyoruz. İşçiler ‘köle değiliz, işçiyiz, emekçiyiz hakkımızı istiyoruz’ sloganını atıyor ve bu önemli bir slogan’’ dedi. Temelli, olayların kolluk güçleri tarafından ‘’terörize’’ edildiğini, işçilerin, sendikacıların hatta partileri HDP’nin dahi suçlandığını belirterek, ‘’İşçilerin haklarını savunuyoruz diye yine partimiz suçlanmakta. Fakat biz işçilerin haklarını savunmaya devam edeceğiz. Çünkü bu hepimizin mücadelesidir” diye belirtti.
‘KRİZİN NEDENİ SAVAŞ HARCAMALARI VE BETON EKONOMİSİ’
Temelli, Türkiye’nin 3’üncü Havaalanı, Kanal İstanbul gibi devasa yatırım projelerine ihtiyacının olmadığını söyledi. Gelinen noktada ülkedeki ekonomik krizin en önemli nedenlerinden birisinin de yanlış yatırım politikaları olduğunu vurgulayan Temelli, ‘’Bu yanlış yatırım politikalarıyla ekonomi içinden çıkılmaz bir yere doğru sürüklendi. Türkiye AKP döneminde 600 milyon dolara yakın cari açık vermiş ve bu kadar fonu betona vermiş. Bir taraftan savaş harcaması, bir taraftan beton ekonomisi. Ülke bütün geleceğini yitirmiş durumunda. Cari açık kapanamaz bir duruma doğru sürüklenmiş. Artı bu sektörel çarpılmayı düzeltecek bir yeni kaynak alanımız kalmamış. Borç bulursa da ancak borçları çevirebilecek’’ dedi.
‘MERKEZİ İKTİDARA KARŞI HALKIN İKTİDARINI VAR ETMELİYİZ’
HDP’nin ileriki günlerde “Demokratik Muhalefet Buluşmaları” adıyla gerçekleştireceği halk buluşmalarına da değinen Temelli, “Buluşmaların birkaç tane önemli karşılığı var. Bir tanesi her şeyden önce muhalefet yapma anlayışını güçlendirmek, cesaretlendirmek. Koşullar her ne kadar kötü olursa olsun biz itirazlarımızı yükseltmek, bu itirazlarımızı yan yana gelerek güçlendirmeliyiz ve bunu bizatihi toplumsal muhalefet zemininde örgütlemeliyiz. Diğer taraftan yan yana gelenlerin parlamentoda da sesi olacağız. Üçüncü bir başlık da yerel seçimler geliyor. Bu merkezi iktidara karşı yerelin karşı iktidarını, yani halkın iktidarını var etmeliyiz. Madem ki merkez bu denli otoriter, vesayetçi o zaman yerel bizatihi kendi haklarını savunan, hak mücadelesini yükselten bir merkezi kuşatan siyaseti güçlendirmek gerekir. Buradan herkese çağrı yapıyoruz: Gelin bu rejime karşı hep birlikte yerel demokrasi, yerel yönetim anlayışımızda buluşalım. Kendisini dayatan değil, kendisini de içine katan birlikte süreci ören bir siyasi anlayışla bu buluşmaları başlangıçta 40 merkez olmak üzere çok hızlı bir şekilde hayata geçireceğiz” dedi.
‘ANADİLDE EĞİTİM HAKKINI KABUL ETMEYEN ANLAYIŞLA YANYANA GELİNMEZ’
Son olarak yerel seçim stratejilerinden söz eden Temelli, partiler arası ittifaklar olabilmesi için yapılması gerekenleri anlattı: “Yeni bir yerel yönetim anlayışını savunuyoruz. Diyoruz ki, alışılagelmiş belediyecilik değil, yerel demokrasiyi savunacağız. Merkezi siyasete bağımlı kılınmış, vesayet altında biçimlenmiş bir yerel yönetim anlayışı değil, adem-i merkeziyetçiliği daha ileri bir aşamaya taşıyan yerel demokrasi anlayışını var edeceğiz. Bu herkese açık çağrıdır. Bu mücadele sadece kayyum coğrafyasındaki Kürt halkının değil, Tekirdağ’ın da, İzmir’in de, Adana’nın da, Trabzon’un da mücadelesidir. Ancak bu şekilde insanlar kentini de kendisini de yönetir. Biz herkesi buna davet ediyoruz. Bu önemli kıymetli bir adımdır. Seçim stratejimiz ve adaylarımız buna bağlı olarak ortaya çıkacak. Partiler arası bir ittifak olabilmesi için bu buluşmalar yapılmalıdır”
(Kaynak: Mezopotamya Ajansı)