Küçükçekmece’de Amed Dernekleri Federasyonu’nın (AMEDFED) düzenlediği geceye katılan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi EşBaşkanı Selçuk Mızraklı, yaptığı konuşmada “31 Mart’ta nasıl duruşumuzu gösterdiysek, Pazar günü de duruşumuzu göstermemiz gerekiyor” dedi.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Adnan Selçuk Mızraklı, Amed Dernekleri Federasyonu (AMEDFED) tarafından İstanbul Küçükçekmece’de düzenlenen geceye katıldı. Geceye Batman Belediyesi eski Başkanı Sabri Özdemir de katıldı.
Gecede kısa bir konuşma yapan Amed Dernekleri Federasyonu İhsan Çelik, birlik ve beraberliğin önemi üzerinde durdu. Yüz yıldır sürekli kandırıldıklarını söyleyen Çelik, “Dinle kandırmaya çalıştılar, ekonomi ile bizi terbiye etmeye çalıştılar. Ama birlik istiyoruz. Düşünceniz ne olursa olsun. İnançları ne olursa olsun birlik önemlidir. Birbirimizi çok sevmeliyiz, çok okumalıyız. Birlik ve beraberliğimizi güçlendirmeliyiz” dedi.
‘YİNE YENİLMEYECEĞİZ’
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Mızraklı ise, sözlerine hemşehrileri ile birarada olmaktan duyduğu sevinci dile getirerek başladı. Mızraklı, “Burada birçoğunuzla daha önce beraberliğimiz olmuştu. Pratiklerimiz olmuştu. Tekrar tekrar buluştuk. Ne güzel bir duygu” dedi.
Açlık grevi eylemlerini hatırlatan Mızraklı, “O anaların, kadınların direnişi o yiğit evlatların direnişi kadınlarıyla erkekleriyle ve bize baki kalan teke tek yenilmeyenlerin evlatları kardeşleri oldu. Teke tek kavgada yenilmedik. Bunu her daim gösterdik. Kavga istemedik. Kavga burnumuzun dibine geldiği zaman da yenilmedik. Yine yenilmeyeceğiz” diye konuştu.
‘BURADA BETON İMPARATORLUĞU HAKİM’
Belediyecilik pratiklerinden de bahseden Mızraklı, eksik bıraktıkları şeyleri tamamlayacaklarını kaydetti. Toplumsallaşmaya işaret eden Mızraklı, yapılan iş ve eylemlerin toplumun katılımıyla yapmanın kazandırdığını ifade etti. Mızraklı, yerel yönetim çalışmaları toplumla birlikte genel bir politika olmak zorunda olduğunu vurguladı. İstanbul’a indiği andan itibaren beton imparatorluğunu gördüğünü dile getiren Mızraklı, böyle bir imparatorluğun kendi şehrinde olmadığına dikkat çekti. Mızraklı, “Bizim oralarda yürek, inanç kararlılık imparatorluğu var. Özgürlük paradigması ve hakikatin imparatorluğu var. Bu hepimizin ifadesinde bulan bir tarzdır” dedi.
‘STATÜ ÇERÇEVESİNDE YAŞAMAK İSTİYORUZ’
İstanbul’da demokrasi güçlerinin sonuç alıcı bir hamle yapmasının Kürtlerin gücünü ve enerjisini almayan hiçbir şeyin kazanma şansının yok olacağını vurgulayan Mızraklı, bunu her iki ittifak gücünün de bildiğini belirti. “Bilmeyen kalmasın” diyen Mızraklı, “Biz bunu kalkıp kendimize bir övgü vesilesiyle söylemiyoruz. 31 Mart sürecinde can suyu verdik. Doping yaptık. Öyle bir dopingdi ki Türkiye’de yer yerinden oynadı” şeklinde konuştu. Bu ülkede eşit, adil, özgür ve kardeşçe yaşamak istediklerinin altını çizen Mızraklı, “Bunu yaşarken kimliğimizle, değerlerimizle ve anayasal olarak belirlenmiş statümüzle yaşamak istiyoruz. Dünya üzerinde o küçücük topluluklar statü dahilinde yaşarlarken hiç kimse Kürde statüsüz dayatamaz” diye konuştu.
’31 MART’TAKİ DURUŞUMUZU GÖSTERMEMİZ GEREKİYOR’
Her demokratik ilerleyişin sürecin birer mihenk taşı olduğunu ifade eden Mızraklı, hiçbir durumu hafife almamak gerektiğini dile getirdi. “Bugünü de hafife almamak gerekiyor” diyen Mızraklı, “Bakın dört beş gün kaldı. Beş gün sonra belki birçok düğüm çözülecek gibidir. Ama aksine ondan sonra bir virgül konuluyor. Hikaye başka bir şey olacak. Bu hikayenin bundan sonra nasıl olacağına ise bizim azmimiz ve kararlılığımız. Türkiye halklarının demokratik duruşu ve yürüyüşü ama sokaktaki demokratik yükseliş daha çok belirleyici olacak. 31 Mart’ta nasıl duruşumuzu gösterdiysek Pazar günü de duruşumuzu göstermemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.