Diyarbakır’ın Lice ilçesinde karakol protestosu sırasında Medeni Yıldırım’ı öldürmekle suçlanan Er Adem Çiftçi, beraat etti.
Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Kayacık Mahallesi’nde, 28 Haziran 2013’te karakol protesto sırasında 19 yaşındaki Medeni Yıldırım’ı “olası katla öldürmekten” yargılanan Er Adem Çiftçi yargılandığı davadan beraat etti. Diyarbakır 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında, esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sunan Cumhuriyet Savcısı, Yıldırım’ın karakol protestosu sırasında ateşli silah yaralanmasına bağlı olarak yaşamını yitirdiğini hatırlatarak, olay yerinde çok sayıda boş kovan bulunması ve Yıldırım’ın ölümüne neden olan mermi çekirdeğinin bulunmaması nedeniyle merminin hangi silahtan çıktığının tespit edilemediğini belirtti. Mütalaasında, sanık Adem Çiftçi’nin ifadesinde, olay sırasında hiç ateş etmediğini ve bulunduğu yerin Yıldırım’ın vurulduğu yeri görmediğini söylediğini belirten Savcı, olay sırasında sanık Adem Çiftçi ile aynı yerde bulunan tanık erler Hüseyin Çakmak, Mustafa Öztürk ve Muhammed Ali’nin sanığın kullandığı Bixi silahın olay yerini görmediği yönündeki ifadelerine işaret etti.
SAVCI BERAAT İSTEDİ
Mütalaasında, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi’nin Yıldırım’ın yaralanmasına Bixinin sebebiyet verip vermediğini ya da hangi silahın böyle bir yaralanmaya yol açtığının araştırılmaması nedeniyle ilk beraat kararına karşı verdiği bozma kararına işaret eden iddia makamı, mahkemenin bu yönde İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan rapor istediğini, ATK’nin yaralanmanın yüksek kinetik enerjili bir silaha bağlı olduğunu ancak bu silahın Bixi mi yoksa uzun namlulu başka bir silah olduğunun tıbben değerlendirilemeyeceği yönünde raporuna hatırlattı.
Cumhuriyet Savcısı, yargılamada toplanan deliller ve tüm belgeler birlikte değerlendirildiğinde sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak somut inandırıcı delil bulunamadığını belirterek, sanığın beraatini talep etti.
‘DELİLLER TOPLANMADI’
Mütalaaya karşı beyanda bulunan Yıldırım ailesinin avukatı Serdar Çelebi, başından beri soruşturmanın hedefinin beraat kararı olduğunu dile getirerek, olay sırasında bir protesto olduğunu ama beklenilmeyen bir tepkinin verildiğini, olayın vahim dereceye ulaşmasının sebebinin bu beklenilmeyen tepki olduğunu ifade etti. Mağduriyetin sebebinin karakol olduğu yönünde İçişleri Bakanlığı Müfettişlerinin olaya ilişkin hazırladıkları raporda belirttiğini kaydeden Çelebi, soruşturma aşamasında dosyaya gizlilik kararı getirildiğini, avukatların dosyaya ulaşamadığını ve delillerin eksik bırakılması, delillerin toplanmamasının müsebbibinin savcılık olduğunu vurguladı. Tüm yazışmalarda Yıldırım’ın “havaya ateş açılırken” öldüğünün yazıldığına dikkati çeken Çelebi, bilirkişinin keşif raporunda, “hava ateş açmakla ölümün gerçekleşmeyeceğine” yer verdiğini işaret eden Çelebi, olaya ilişkin delillerin toplanmamasının sebebinin karakoldan ateş açılması olduğunu kaydetti.
Sanığın amirlerin emirleri doğrultusunda Medeni Yıldırım’ı öldürdüğünün açık olduğunu vurgulayan Çelebi, sanığın hapisle cezalandırılmasını ve hükümle birlikte tutuklanmasını talep etti.
‘SUÇTA TEK BAŞINA DEĞİL’
Bir grup yurttaşın protesto hakkını kullandığını ve ancak kolluk güçlerince ataş açıldığını ve Medeni Yıldırım’ın yaşamını yitirdiğini kaydeden Avukat Mehmet Emin Aktar, “Devlete düşen görev, Medeni Yıldırım’ı öldüreni bulup cezalandırmaktır. Ancak fiiliyatta tam tersi yaşanmakta. Cezasızlık pratiği devam ettirilmektedir” dedi.
Dosyadaki eksikliklerin tamamlanmadığını ve tamamlanmayan dosyada karar verilemeyeceğini kaydeden Aktar, sanığın bu suçta tek başına olmadığını söyledi. Yıldırımı yaralayan merminin aşağıdan yukarıya doğru bir seyir izlediğini ve bunun da ateşle birlikte kitlenin eğilerek kaçıştığını belirterek, “Burada önümüze çıkan tek şey karakoldaki askerlerin kitleyi bizzat hedeflediklerini bize göstermektedir. Burada doğrudan kasıtla işlenen bir cinayet söz konusudur” diyerek sanığın kasten öldürmekten cezalandırılmasını istedi.
‘BEN BUNU KABUL ETMİYORUM’
Esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunan anne Fahriye Yıldırım, “6 yıldır ben buradayım, metanet ile sizi dinliyorum, ancak hiç bir adalet görmedim. Sanığın ifadesini alırken sanki katili övüyorsunuz, bizim ifademizi alırken sanki bizi suçluyorsunuz. Askerlerin ‘Bir tane daha vurdum’ demesi üzerine komutanların ‘Vurun vurun’ diye karşılık verdiğini duydum. Katili azat ediyorsunuz ancak ben bunu kabul etmiyorum.” diye konuştu.
DELİL YETERSİZLİĞİNDEN BERAAT
Sanık Adam Çiftçi’nin avukatı Kasım Kutboğa, dosyadaki delillerin suçlama için yetersiz olduğunu söyleyerek, mütalaaya katıldıklarını ve müvekkilinin beraatini istedi. Sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, mahkumiyetine yeterli kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle Çiftçi’nin beraatine karar verdi.