Diyarbakır’a gelen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Biz diyoruz ki, iki ayrı egemen devletle ancak Kıbrıs’ta bir anlaşma olabilecektir. O egemen devletin biri de, kuzeydeki Türk devletidir. Dolayısıyla, bizim siyasetimiz bu anlamda Türkiye’nin de bize verdiği destekle, çok daha anlamlı hale gelmiştir. Kıbrıs Türk halkı vardır, var olacaktır. Hakkını, hukukunu sonuna kadar koruyacaktır” dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Diyarbakır’ın Eğil ilçesinde Kur’an-ı Kerim’de isimleri geçen Zülkifl ve Elyesa Peygamberlerin kabirlerini ziyaret etti. Burada yetkililerden bilgi alan Tatar, daha sonra Dicle Baraj Gölü’nde tekne turuna katıldı. Tatar’a ziyaretinde Dışişleri Bakanlığı Diyarbakır Temsilcisi İbrahim Mete Yağlı, AK Parti MKYK Üyesi Alaattin Parlak, Eğil Kaymakamı İdris Arslan ve beraberindeki heyet eşlik etti.
Ziyaretine ilişkin değerlendirmede bulunan Cumhurbaşkanı Tatar, Diyarbakır’ı ilk defa ziyaret ettiğini belirterek, duyduğu mutluluğu dile getirdi. Diyarbakır’ın çok önemli bir şehir olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, şöyle konuştu:
“Biz hep Türkiye sevgisiyle, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde, Kıbrıs Türk halkı olarak var olduk. Türkiye Cumhuriyeti’yle her zaman iyi ilişkilerimiz olmuştur. Bundan sonra da, inşallah aramızdaki köprüler ve gönül bağı, daha da güçlenecek. Kurban bayramının ilk günü olan 20 Temmuz, Kıbrıs Barış Harekatı’nın da yıl dönümü. O gün iki bayramı beraber kutlayacağız. Bu törenlerde inşallah Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve heyeti de, Kıbrıs’ta bizlerle olacak ve beraber iki bayramı bir arada kutlayacağız. Ortak zenginliğimizle, var olmaya ve daha da güçlü olmaya gayret ediyoruz. Diyarbakır halkına, güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti’nin, her zaman güçlü bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için, fevkalade önemli olduğunu da buradan belirtmek istiyorum. Çünkü çeşitli oyunlar oynanmaktadır. Bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bir devletimiz vardır. Bu devletin yaşayabilmesi, Doğu Akdeniz’deki haklı çıkarların korunması bakımından önemlidir. Dolayısıyla, Türkiye Cumhuriyeti’yle iyi ilişkiler ve Türkiye’nin bir garantör olması, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs’taki varlığı ve dolayısıyla Kıbrıs Türk halkının güvenliği bakımdan, çok önemli. Kıbrıs Türk halkı ile Türkiye arasındaki bağların kopartılması noktasında, üzerimize yöneltilen baskıların, Cumhurbaşkanı seçilmem dolayısıyla defteri artık kapanmıştır. Biz diyoruz ki, iki ayrı egemen devletle ancak Kıbrıs’ta bir anlaşma olabilecektir. O egemen devletin biri de kuzeydeki Türk devletidir. Dolayısıyla bizim siyasetimiz bu anlamda Türkiye’nin de bize verdiği destekle çok daha anlamlı hale gelmiştir. Kıbrıs Türk halkı vardır, var olacaktır. Hakkını, hukukunu sonuna kadar koruyacaktır”