Diyarbakır İl Müftüsü Karabayır Yavuz Selim Karabayır, 5 Temmuz ile 20 Ağustos’u kapsayan Yaz Kur’an Kurslarını ve Kuran kurslarının amacını değerlendirdi. Gözlerimizin nuru, Gelecek teminatımız olan evlatlarımızın dini duygularını geliştirecek, Onlara dinimizi, Kur’an-ı Kerim’i, Hz. Peygamber’in sünnetini ve ahlakını öğretecek bir ortam hazırladıklarının altını çizen İl Müftüsü Karabayır, “Dolayısıyla her annenin, babanın duyarlı her müminin birinci vazifesi evlatlarını, çocuklarını İslamiyet’e uygun bir şekilde yetiştirmek ve dini olarak da bütün bilgilerini vermektir” dedi.
Diyarbakır İl Müftüsü Yavuz Selim Karabayır, 20 Ağustos’ta sona eren Yaz Kuran Kurslarını ve Kurslarda yapılan hizmetleri değerlendirdi. Vatandaşları, Kuran’ı Kerim öğrenmek için Kuran Kurslarına davet eden Müftü Karabayır, “Biz güzel ahlaklı bir nesil yetiştirmek durumundayız. Eğer neslimizi güzel yetiştirmezsek, biz vebalde olacağız. Dinimizi kaybederiz, vatanımızı kaybederiz. Çünkü çocuklar bizim geleceğimizin teminatıdır. Eğer onları sağlam yetiştirirsek o zaman çocuklarımıza milli ve manevi değerlerimizi sağlam bir şekilde gözümüz arkadan kalmayacak şekilde teslim etmiş oluruz” diye konuştu.
İl Müftüsü Karabayır ile yaptığımız röportajın detayı şöyle;
“ÇOCUKLARIMIZA DİNİMİZİ, KURAN-I KERİM’İ VE HZ. PEYGAMBERİ’İN SÜNNETİNİ ÖĞRETECEK BİR ORTAM HAZIRLIYORUZ”
Bir yaz Kur’an kursu dönemini de bitirmiş oluyoruz. Malum olduğu üzere Diyanet İşleri Başkanlığımızın Taşra Teşkilatları olarak müftülüklerin yaptığı en büyük hizmetlerden bir tanesi de Kur’an eğitimidir. Ve bunun en önemli safhası da Yaz Kur’an Kurslarıdır. Gözlerimizin nuru, Gelecek teminatımız olan evlatlarımızın dini duygularını geliştirecek, Onlara dinimizi, Kur’an-ı Kerim’i, Hz. Peygamber’in sünnetini ve ahlakını öğretecek bir ortam hazırlıyoruz. Dolayısıyla her annenin, babanın duyarlı her müminin birinci vazifesi evlatlarını, çocuklarını İslamiyet’e uygun bir şekilde yetiştirmek ve dini olarak da bütün bilgilerini vermektir.
“YAZ KURSLARIMIZ PANDEMİYE RAĞMEN DOLU DOLU GEÇTİ”
Yaz Kurslarımız her sene olduğu gibi Pandemiye rağmen dolu dolu geçti hamd olsun. Her yıl en az 70 bin öğrencimiz kayıt oluyordu. Kayıt dışı öğrencilerimizle birlikte bu daha fazla sayıya ulaşıyor. Bu yıl pandemi olmasına rağmen geçen yıl ki sayının altında olmuş olsa da çocuklarımız camilerimizi şenlendirdiler. Kur’an Kurslarımız dolu dolu geçti. Aynı zamanda biz belediyenin imkanlarıyla Valiliğimizin, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğümüzün bize açtığı imkanlarla çocuklarımızın yaz kursunda sadece bilgi edinme değil de öğrenirken de eğlenmelerini de sağlamış olduk. Teşvik mahiyetinde Büyükşehir Belediyemizin Elazığ’ın Gezin’deki kampında, Gençlik ve Spor Müdürlüklerimizin havuzlarında Halı sahalarında, gençlik spor merkezlerinde çocuklarımız çok güzel bir yaz geçirdiler.
“HEM KUR’AN-I KERİM’İ ÖĞRENDİLER, HEM DE ZAMANLARINI MEŞRU DAİREDE EĞLENEREK GEÇİRDİLER”
Hem Kur’an-ı Kerim’i öğrendiler, hem de zamanlarını meşru dairede eğlenerek geçirmiş oldular. Bu manada bize bu desteği veren herkese de teşekkür ediyoruz. Velilerimizi, çocuklarımızı tebrik ediyoruz. Cenabı Hak çocuklarımızı acılarını göstermesin. Onların maddi hallerini düşündüğümüz gibi Ayeti Kerime’de Haşr suresinde, “Ey İman edenler, Allah’tan korkun ve kendinizi yarına hazırlayın” Yarından kastımız ertesi gün değildir. Bu bizim yarınımız, ahiretimizdir. Ahiretimizi düşünmek zorundayız. Bir çok ayeti kerimede Rabbimiz ailece birlikte olabileceğimizi bize müjdeliyor. Bunu yaşayabilmemiz için de çocuklarımızın İslamiyet’i en doğru şekilde yaşayabilmeleri ve İslamiyet’e yakışır doğrulukta da davranmaları gerekir. Günümüzde buna çok önem veriyoruz. Herkes İslam adına konuşuyor, yorumlar yapıyor. Ayet ve hadisleri kendi siyasi ve ideolojik veya dünyevi bakışıyla pervasızca olumsuz değerlendirebiliyor. Ama biz bunu bildiğimiz için Diyanet İşleri Başkanlığı olarak dinimizi esas kaynaklardan ve yetkin kişilerden öğrenmeyi tavsiye ediyoruz. Ve bu bizim resmi görevimiz olduğu için de bunu biz camia olarak severek yapıyoruz zaten.
“KUR’AN-I KERİM HER ZAMAN ÖĞRETİYORUZ”
Aynı zamanda, şunu da vurgulamak istiyorum; Yaz kurslarımız 5 Temmuz-20 Ağustos tarihleri arasında yapıldı ama sanki camilerde kurs imkânı kapandı gibi algılanmamalı. Bu resmi olarak böyle ilan edildi. Çünkü çocukların Yaz tatilinde biraz da hani eğitim olmaksızın dinlenmeleri kast edildi. Aynen Milli Eğitim Bakanlığımızın yaptığı gibi Başkanlığımızda böyle bir şey yaptı. Bir de görevli arkadaşlarımızın izinlerini kullanabilmeleri için bir boşluk bırakıldı. Bu böyledir. Ancak camilerimiz kurslarımız açık. Cemaatimiz hangi yaşta olursa olsun, özellikle çocuklarımız yavrularımız; camilerimize gidip de “ben Kur’an öğrenmek istiyorum” dediklerinde bizler, bütün camiamız, imamlarımız, müezzinlerimiz, kuran kursa hocalarımız, vaizlerimiz, bu hizmete hazırız ki bu bizim vazifemizdir. Çünkü camilerde imam arkadaşlarımızın bu görevi yapmaları da sorumluluklarıdır. Bunu da hatırlatıyoruz. Yaz Kursları resmi olarak 20 Ağustos’ta bitmiş olsa da Caminin açık olduğu her gün çocuklarımız bu beş vakittin hangisinde müsaitlerse gidip camilerde bu eğitimi alabilirler. Ayrıca bizim kuran kurslarımız A, B, C ve ihtiyaç odaklı diye bölüm bölümdür. A ve B kurslarımız yatılı ve hafızlık olan belli şartlara haiz olan kurslarımızdır. İhtiyaç odaklı kurslarımızda şöyle bir özellik var. Bize talep olduğunda, 12 kişi gelip bize kuran öğrenmek istiyoruz dediklerinde kendilerine çalıştıkları yerlerde uygun bir mekan varsa biz hemen bu kursu açabiliyoruz. Şimdi, bir kişi gelip yine bize; “Mesai dışında ders almak istiyorum. Haftada 30 saat gelemem. Haftada ben en az 5-6 saat gelebilirim” biz bunu da yapıyoruz. Ek programlarımız var. Bu ek programlarımızın dâhilinde Müftülüklerimize müracaat eden dostlarımız bir grup halinde bunu talep edebilirler. Bizde onlara haftanın 6 günü birer saat yada haftanın 3 günü ikişer saat olmak üzere biz rahatlıkla bu programı yapabiliriz. Aynı zamanda kış mevsiminde yani eğitim sezonunda Camilerimizde Kuran eğitim adı altında eğitimlerimiz devam ediyor. Dolayısıyla şuan hem bizim açımızdan resmi olarak Kur’an-ı Kerim’i öğretme vazifesini alan bizlerin hem de Kur’an-ı Kerim’i öğrenmemiş kimselerin veya ilgililerin “Kur’an-ı öğrenemiyorum” diye bir bahanesi yoktur. Biz eğitim vermekten kaçamayız, onlarda öğrenmekten kaçamazlar. Manen sorumlu olurlar. Gazetenizin vesilesi ile okuyan bütün dostlarımıza bu bilgileri aktarıyorum ve onların Diyarbakır’ımızın güzel insanlarının bu manada emirlerinde olduğumuzu söylemek istiyorum. İlgi ve alakalarını bekliyorum.
“KUR’AN-I KERİM’İ ÖĞRETMENİN YANI SIRA MANASINI VE SİYER DERSLERİNİ VERİYORUZ”
Biz Kur’an-ı Kerim’in lafzını yanında mealini, yerine göre tefsirini, özellikle Efendimiz (S.A.V)’in hayatı yani siyer bilgisi bir de fıkıh bilgisi dediğimiz ilmihal bilgilerini yani bir müminin ihtiyaç duyduğu Kur’an-ı Kerim’in lafzını öğrenme ve manasını okuma tekniklerini öğretiyoruz. Onu çok güzel öğreniyorlar. İkincisi de Efendimiz (S.A.V)’in Siyerini özette olsa teşvik edici bir şekilde anlatıyoruz ki daha sonra dostlarımızın, öğrencilerimizin gidip de evlerinde işte kitap aldıklarında Hadis kitapları aldıklarını, siyer kitapları alırken, Efendimizin o güzel güzide hayatını okuduklarını görüyoruz. Zaten bizim de gayemiz bu. Yani biz bir anahtar veriyoruz. Dostlarımız gidip tesvir okuyabiliyorlar, Efendimizin hayatını bütün boyutlarıyla ciltlerle dolu eserlerden okuyabiliyorlar. İlmihal dersleri veriyoruz. Yani öz dini bilgiler veriyoruz. Onlarda merak edip külliyatlarda okuyabiliyorlar.
“4-6 YAŞ KUR’AN KURSLARIMIZDA GÜZEL ÇOCUKLAR YETİŞTİRİYORUZ”
Bizim bir de 4-6 yaş kuran kurslarımız var. Okuyucularımızın dikkatine sunmak istiyorum. 7’den 70’e diyordum ya; şimdi 4’ten 70 ve 100’e olursa olsun bir engeli yok. 4-6 yaştaki öğrencilerimizin de çok güzel yetiştiklerini görüyoruz. Velilerin çok ciddi geriye dönüşümleri oluyor. Memnuniyetleri oluyor. Bir kaçını paylaşmak isterim; Mesela bir esnaf kardeşimiz Şehitlik tarafından mahalle arasında güzel bir dostumuz; “Hocam ben Kayapınar’da ev aldım, ama taşınmayacağım” Niye diye sorduğumda; “Benim çocuğum 5-6 yaşlarında Kur’an Kursuna gidiyor. Öğretmenleri çok ilgileniyor. Çocuk o kadar güzel şeyler öğrendi ki, evimizin havası değişti. Hocam ben yeni evde olsa, çocuğum bu eğitimi bitirinceye kadar gitmeyeceğim” dedi.
“VELİLERİMİZİN DUA’LARINI ALIYORUZ”
Bir başka ablamız ise “Hocam Bize çok yanlış şeyler öğretiyorlardı; şöyle, Kur’an kurslarına gitmeyin, terörist yetiştiriyorlar’ diyorlardı. Ama şimdi gördük ki, benim bu küçücük kızım, benim hem öğretmenim oldu, hem de kızım” Niye dedim ablam? Dedi ki; “Hocam biz küçükken yaz tatillerinde ders almıştık. Sürelerimi de dualarımı da İlmihal bilgilerimi de unuttum. Evimizde böyle ibadetsiz gidiyorduk. Fakat şimdi benim kızım okula gidince ve kitaplarla gelince o derslerine çalışınca, bende onu derslerine çalıştırma bahanesi ile bilgilerimi ve ezberi yeniledim. Ve namaza başladım. Elhamdülillah evimizde kızımızın vesilesi ile bir mutlu hava oluştu ki sormayın. Eşim ile konuşurken dikkat ediyoruz. Sesimizi yükseltmiyoruz, şakadan da olsa yalan söylemiyoruz. Kızımız hemen uyarıyor. O yüzden ben size çok teşekkür ediyorum” dediler.
“HAYIRSEVER DOSTLARIMIZINDA 4-6 YAŞ KURAN KURSU BİNALARI YAPMALARINI BEKLİYORUZ”
Bu 4-6 Yaş Kur’an-ı Kerim kursumuzun varlığını da hem ilgili anne ve babaların bilmesin istiyoruz hem de bize destek verip maddi imkanı olan abilerimizin, işadamlarımızın bize hayır olarak, amel defterlerinin sevaplarının kıyamete kadar kapanmasını istemeyen güzel abilerimizin imkanı olan abilerimizin dostlarımızın bize 4-6 yaş kuran kursa yapmalarını tavsiye ediyoruz, bekliyoruz.
“GELİN NESLİMİZİ GÜZEL YETİŞTİRELİM”
Çünkü biz nesil yetiştirmek durumundayız. Eğer neslimizi güzel yetiştirmezsek, biz vebalde olacağız. Dinimizi kaybederiz, vatanımızı kaybederiz. Çünkü çocuklar bizim geleceğimizin teminatıdır. Eğer onları sağlam yetiştirirsek o zaman çocuklarımıza milli ve manevi değerlerimizi sağlam bir şekilde gözümüz arkadan kalmayacak şekilde teslim etmiş oluruz. Bu vesile ile bir ayeti kerime okumak istiyorum. Tahrim süresinden bir ayeti kerime, “Ey İman edenler! Kendinizi ve çocuklarınızı yakıtı insanlar olan ve taşlar olan Cehennem ateşinden koruyunuz”
“EN BÜYÜK SIĞINAĞIMIZ İMANIMIZDIR”
Bu ayeti kerime son derece önemli. Biz ateş derken sadece Cehennem ateşini anlamıyoruz. Dünyada ayrılık ateşini anlıyoruz. Yani bugün çocuklarını iyi yetiştiremediği için çocuklarının çok olumsuz yönlere gittiklerini ve bu manada evlatlarının ateşte olduklarını bilip de çok üzülen ailelerimiz var. O yüzden bizim en büyük sığınağımız İmanımızdır, Kuran’ımızdır, Sünneti seniyedir. Bu bizim birlik ve beraberliğimizin harcıdır. Dili, dini, ırkı, rengi ne olursa olsun İslam Sancağı altında toplanmış olan kardeşlerimizin, bizim manevi değerlerimize sahip çıkmamız ve bunu da çocuklarımıza çok iyi öğretmemiz lazım.
HAYDİ! DİYARBAKIR KUR’AN-I KERİM ÖĞRENMEYE
Şuan da biz 13 Eylül’ü hasretle bekliyoruz. Geçen yıl yüz yüze eğitim yapamamıştık. Hafızlık kurslarımız bile uzaktan olmuştu. Şimdi onun heyecanı içerisindeyiz. Bütün kurslarımızla birlikte Özellikle bayanların da gelebilecekleri Kuran kurslarımız, 4-6 yaşlarımız, hafızlık kurslarımız ve İmam Hatip Liselerimizde hafızlık yapan hafızlık ortaokullarımızla biz Diyarbakırlı hemşerilerimizi kurslarımıza bekliyoruz. Özellikle hanım ablalarımızın kurslara gelince mutlu olduklarını görüyoruz. Evde boş kalacağına, mahallelerinin kuran kurslarına gidiyor, hem bir sosyal hayat içerisine etkin girdiği için mutlu oluyor. Hatta bu vesile ile Kuran kursuna gittiği için kullandığı tansiyon ve psikolojik ilaçları terk edenleri biliyoruz. Bu vesile ile haydi Diyarbakır Kuran öğrenmeye diye bir çağrıda bulunuyorum. Bende bu vesile ile Gazetenize, çalışanlarına, size ve büyüklerime ve dostlarımıza böyle bir fırsat verdiği için de çok teşekkür ediyorum”
Sait BAYRAM’ın Özel Haberi