HDP Sözcüsü Günay Kubilay, 23 Haziran seçimine ilişkin yaptığı açıklamada “Beklentimiz yerel demokrasinin güçlendirilmesi, demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü bir yerel yönetim anlayışının önümüzdeki döneme yön vermesidir” dedi.
İstanbul seçimine ilişkin açıklama yapan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Günay Kubilay, resmi olmayan sonuçlara göre yarışı kazan Ekrem İmamoğlu’na çağrı yaptı. Kubilay, İmamoğlu’na başarılar temennisinde bulunarak “Bizim oy desteği yaptığımız bütün şehirlerde beklentimiz yerel demokrasinin güçlendirilmesi, demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü bir yerel yönetim anlayışının önümüzdeki döneme yön vermesidir” diye konuştu.
Resmi olmayan sonuçlara göre CHP İstanbul Adayı Ekrem İmamoğlu, yüzde 54,21 ile İstanbul seçimini kazandı. HDP Sözcüsü Günay Kubilay, parti genel merkezinde, seçim sonuçlarını değerlendirmek üzere toplanan Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı arasında basın toplantısı düzenledi.
“HALKI ÇOK SERT TEPKİ GÖSTEREREK SİYASİ İRADESİNİ GERİ ALDI”
Kubilay, 31 Mart seçimleri sonrası AK Parti-MHP’nin metropolleri ve kayyum atanan büyükşehir belediyelerini kaybettiğini vurgulayarak, “Kürt illerinde kayyımlar geldiği yere gönderilmişti. AKP-MHP iktidar bloğu İstanbul’daki seçimi YSK eliyle yeniletme kararı aldırmış oldu. İstanbul’da gerçekleştirilen sandık darbesiyle hukuk dışı gayri meşru bir seçimle İstanbul halkının iradesi gasp edilmişti. İstanbul halkı 6 Mayıs’ta gasp edilen siyasi iradesini çok sert bir tepki göstererek geri aldı. Bu sadece bir belediye seçimi olmadı, bütün eksikliklerine rağmen, Türkiye’de bütün teamüllerine rağmen seçimle gelenin seçimle iktidarı bıraktığı bir geleneğin ısrarcısı olduğunu da gösterdi” dedi.
HDP’NİN BEKLENTİSİ
CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun 23 Haziran seçimini büyük bir farkla kazandığına vurgu yapan Kubilay, HDP olarak İmamoğlu’na başarılar temennisinde bulundu. Kubilay, HDP olarak seçimlerde izledikleri stratejileri gereği yerel yönetimler siyaseti bakımından beklentilerini ifade ederek, “Sadece İstanbul’da değil Adana, Mersin, Yalova, İzmir gibi bizim oy desteği yaptığımız bütün şehirlerde beklentimiz yerel demokrasinin güçlendirilmesi, demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü bir yerel yönetim anlayışının önümüzdeki döneme yön vermesidir. Bunun içerisinde önümüzdeki süreci izleyeceğiz ve yerel yönetim çalışmalarını değerlendirmeye tabii tutacağız. Darbe ve demokrasi ikilemi içerisinde kazanan demokrasi olmuştur. Halk büyük bir oy farkıyla büyük bir tepki göstermiştir” diye konuştu.
“BUNUN İYİ ANLAŞILMASINDA FAYDA VAR”
Kubilay, 23 Haziran değerlendirmesine şöyle devam etti: “Biz umuyoruz ki bundan sonra hiç kimse halkın demokratik iradesini zor yoluyla ortadan kaldıracak herhangi bir adıma tevessül etmeyecektir. İstanbul’da sadece demokrasi kazanmamış İstanbul’un kaybedenleri de vardır. İstanbul’un kaybedeni iktidar bloğudur, İstanbul’da üstenci ve kibirli dil kaybetmiştir. Çatışmacı ve kutuplaştırıcı siyaset kaybetmiştir. Kara ve ranta dayalı belediyecilik anlayışı kaybetmiştir. Kentsel dönüşüm adı altına başta İstanbul olmak üzere büyük metropolleri sürgün şehri haline gelen kentlerin tarihini kimliğini yok eden tekçi, monolitik anlayışlar kaybetmiştir. Bunun iyi anlaşılmasında fayda vardır.”
Abdullah Öcalan’ın İmralı Cezaevi’nden gönderdiği mektuba değinen Kubilay, “İster Sayın Öcalan’ın mektubunda önerdiği gibi olsun, ister HDP’nin önerdiği demokrasi ittifakı olsun tam da bu zeminin üzerine oturmaktadır. Türkiye kendi bulunduğu konumuyla barışmak zorundadır.Sorunları silahla değil, şiddetle değil, bir demokratik müzakere yoluyla, uygarlaşmış bir toplum niteliği taşıyarak çözmek zorundadır. İstanbul seçimi bütün Türkiye’ye yeni bir imkan sunmuştur. Biz bu imkanı herkese değerlendirebilecek bir projeksiyon sunuyoruz. İstanbul küçük bir Türkiye’dir. İstanbul’da çıkan sonuç Türkiye’nin genel ortalamasını vermektedir. Bu ortalamayı biz iktidar bloğunun doğru okuması gerektiğini öneriyoruz. Başta Erdoğan olmak üzere Bahçeli’nin ısrarla sürdürmeye çalıştığı Cumhur İttifakı’nın tekçi politikaları, savaşa ve şiddete dayalı politikaları artık iflas etmiştir buradan dönüş gerekmektedir” dedi.
“HER CÜMLEYİ FIRSATA DÖNÜŞTÜRMEK GEREKİR”
Kubilay, Öcalan’ın mektubuyla ilgili değerlendirmesini şu ifadelerle sürdürdü:
“Bu noktada Sayın Öcalan’ın İmralı’dan kurduğu her cümleyi, söylediği her sözü yüzeysel değil, kısır parti politikalarının arasında faydacı bir politikayla değil, tarihsel perspektifle ele almak ve fırsata dönüştürmek gerekmektedir. Kürt halkı bir kez daha, İstanbul seçiminde de Kürt sorununda da çözümün muhatabının Sayın Öcalan olduğunu göstermiştir. Dolayısıyla Sayın Öcalan’la oturup konuşmak, tartışmak, optimum noktada çözüm yolu bulmak ve Türkiye halklarının eşit, özgürlükçü anlayışa göre çözüm bulmak gerekir.”