Türk Tabipler Birliği (TBB) Merkez Konsey Üyesi Halis Yerlikaya, koronavirüs vakalarına ilişkin açıkladığı verilerin en az 10 katı kadar hasta sayısı, en az 3 katı kadar da vefat sayısı olduğunu düşündüklerini söyledi.
Diyarbakır Tabip Odası, Zoom üzerinden “Temmuz-Ağustos Kovid-19 Raporu’nu” yayınladı. TTB Merkez Konsey Üyesi Halis Yerlikaya, Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan’ın katıldığı Zoom toplantısında, raporu Turan açıkladı. Turan, Türkiye’de resmi olarak doğrulanmış ilk vakanın açıklanmasından sonra geçen 6 aylık süreçte pandeminin bütün yıkıcı etkisi ile devam ettiğini belirterek, “Ne yazık ki salgının birinci dalgası bastırılamadı. İlimizde de birçok faktöre bağlı olarak pandeminin yıkıcı etkisini katmerli bir biçimde yaşıyoruz.” dedi.
Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, Türkiye’de toplam vaka sayısının 270 bin 133, toplam vefat sayısının ise 6 bin 370 olarak bildirildiğini ifade eden Turan, sürecin başından beri şeffaf bir yönetim biçiminin sergilenmediği, kentteki Kovid-19 vakaları ve ölüm sayılarını öğrenemediklerini söyledi. 1 Haziran sonrası önlemlerin gevşetilmesi ile birlikte kentte vakaların çok hızlı bir şekilde arttığına işaret eden Turan, hastanelerden aldıkları bilgilere göre Diyarbakır’da bazı günler 650-700 olmak üzere ortalama 400-450 hastada PCR pozitifliğinin saptandığını kaydetti. 700’ün üzerinde hastanın hastanelerin kliniklerinde, 135’in üzerinde hastanın ise yoğun bakım ünitelerinde yattığını açıklayan Turan, bu süreçte ulaşabildikleri kadarıyla 600’e yakın sağlık çalışanına Kovid-19 tanısı konulduğunu duyurdu.
‘TOZPEMBE BİR GÖRÜNTÜ’
Kısıtlamaların kaldırılması ve ticari-ekonomik kaygılarla tozpembe bir görüntü çizilmesi hasta sayısını dramatik bir şekilde arttırdığını vurgulayan Turan, “Halkın ekonomik kaygılarını gidermeden “evde kal” çağrıları yapılmış, artan vaka sayılarının sebebi olarak her fırsatta halkın tedbirsizliği gösterilmiştir. Hükümetin salgının yayılmasını engellemektense ekonomiyi öncelemesi salgının bütün yükünü sağlık emekçilerinin omuzuna yüklemiştir. Sağlıkçının sağlığı ve tükenmişliği umursanmamış, suni kahramanlık hikâyeleri, görev-cephe kutsallaştırmalarıyla geçiştirilmiştir.” diye konuştu.
‘EKİPMAN DAĞITIMI DURDURULDU’
2 ve 3’üncü basamakta uygulanan katı MHRS nedeniyle ASM’lerde hasta yoğunluğunun arttığı kaydeden Turan, “Hasta sevkleri ciddi sorun alanı haline gelmiştir. Raporlu ilaçların ASM’lere gelmeden direk eczanelerden alınabilmesi ile ilgili pandeminin ilk dönemlerinde SGK tarafından alınan karar 65 yaş üstü-18 yaş altı ile sınırlandırılarak daraltılmıştır. ASM’lerde görev alan sağlık çalışanlarına koruyucu ekipman dağıtımının durdurulduğu, tüm talep ve girişimlerimize rağmen sahada çalışan sağlıkçıların güvenliğinin göz ardı edildiği tespit ettiğimiz önemli konulardan biridir.” ifadelerini kullandı.
İŞYERLERİNİN DURUMU
Fabrika ve atölyelerde Pandemi başında işverenlerin dağıttığı maske ve koruyucu ekipmanların, ulaşılabilirliğin artması bahane edilerek çalışan tarafından temin edilmesi istendiğini belirten Turan, “Kovid pozitif işçi sayılarının artması denetime yönelik bir çabaya sebep olmamış; aksine, semptomsuz temaslılara test yapılmayarak ekonomik gerekçelerle salgının yayılmasına göz yumulmuştur. Kovid testi pozitif gelen personellere temaslıların isimlerinin verilmemesi konusunda yapılan işveren baskısı olağanlaşmıştır. Fabrikalarda yapılması gereken filyasyon çalışmalarının yerinde değil telefon üzerinden yapılmaya çalışılması, pozitif vaka sayısının fazla olduğu fabrikalarda vardiyalı-mesafeli çalışma, gereklilik halinde üretime ara verilmesi konusunda il sağlık müdürlüğünün önlem almaktan kaçınması, iş sağlığı alanında salgın yönetimindeki dikkat çekici kusurlardandır.” şeklinde konuştu.
TEDAVİDE AKSAKLIKLAR
Özel hastanelerde teste ulaşım probleminin devam ettiğini vurgulayan Turan, şunları söyledi: “Şehrimizdeki bazı özel hastaneler Kovid pozitif hasta kabul etmemektedir. Mevcut durumda pandemi hastanesi olarak kabul edilen merkezlerde yer kalmadığı, yatırılarak takip edilmesi gereken hastaların evlerine gönderilerek tedavi edilmeye çalışıldığı tespitlerimiz arasındadır. Ayrıca Kovid dışı hastaların takibi ve tedavisi konusunda ciddi aksaklıklar olmaktadır. Covid ve Kovid dışı hastaların tedavisinin eş güdümlü devam etmesi, Kovid dışı özellikli hasta ve takip (onkoloji, çocuk, travma, gebe gibi) gruplarının mağdur olmamaları adına sağlık emek örgütleri ile ortak bir program oluşturulması gerekmektedir. Pandemiye karşı bütünlüklü bir yaklaşım ile mücadele edilmeli, Kamu hastaneleri ve Dicle Üniversitesi hastanelerinin olanakları uygun biçimde kullanılmalıdır.”
‘HASTA SAYISI 10 KAT DAHA FAZLA’
TTB Merkez Konsey Üyesi Halis Yerlikaya ise şu an resmi rakamlara göre günde ortalama 50 kişinin yaşamanı yitirdiğine dikkat çekerek, Pandeminin genel anlamada kötü yönetildiğini Diyarbakır’ın en kötü yönetilen illerden birisi olduğunu vurguladı. Türkiye genelinde rakamların gizlendiğini ve başarı algısı yaratılmaya çalışıldığına dikkat çeken Yerlikaya, “Biz TTB olarak Sağlık Bakanlığının açıkladığı verilerin en az 10 katı kadar hasta sayısı, en az 3 katı kadar da vefat sayısı olduğunu düşünüyoruz. Bakanlık doğruları söylemiyor” dedi.