Saadet Partisi Diyarbakır Milletvekili Adayı Seyyit Haşim Haşimi, diğer siyasi partilerin programlarında hep aynı şeyleri tekrar ettiğini, birbiriyle kavgalı siyasi partilerin halkın sorunlarını çözemeyeceğini ifade etti.
Saadet Partisi Diyarbakır Milletvekili Adayı Seyyit Haşim Haşimi, diğer siyasi partilerin programlarında hep aynı şeyleri tekrar ettiğini, birbiriyle kavgalı siyasi partilerin halkın sorunlarını çözemeyeceğini ifade etti. Haşimi, “Kürt ve Zazalar’ın sorunlarının çözülebilmesi için, çözüm zemininin oluşması için herkesle konuşabilecek Saadet Partisi’nin Meclis’te olması zorunluluktur. Müzakerenin, çözümün çimentosu olacağız” dedi.
KÜRT MESELESİ İÇİN UYARILARDA BULUNDU
Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nin iftar davetinde konuşma yapan Saadet Partisi Diyarbakır Milletvekili Adayı Seyyit Haşim Haşimi, Türkiye’nin gidişatından Kürt Meselesi’ne kadar önemli açıklamalarda bulundu.
Türkiye siyasetindeki kötü gidişatın en önemli sebeplerinden birinin Kürt Meselesi’ndeki tıkanma olduğunu söyleyen Haşimi, Türk ve Kürt halklarının çıkarlarının ortak olduğunu, Türkiye’de bugün oluşan havanın bu ortaklık algısını zedelediğini ifade etti. Yaşanan krizlerin iki tarafa da kaybettirdiğini ifade eden Haşimi, “İhtiyacımız olan iki şey vardır, samimiyet ve gerçeklik. Bölgenin sorunlarını cesurca aktaracak, Meclis’te gündem belirleyecek temsilcilere ihtiyacımız var. Slogan atmak, acılardan siyaset devşirmek kolaydır. Fakat Kürtlerin daha fazlasına ihtiyacı var” dedi.
HAŞİMİ’NİN AÇIKLAMALARINDAN SATIR BAŞLARI BÖYLE:
Çözüm zemini kurulması için Saadet Partisi’nin Meclis’te olması zorunluluktur.Hayal görmeye gerek yok, çözüm zeminini kurmak zorundayız. Ve bu zemini birbiriyle kavgalı, asla konuşamayan partiler oluşturamaz. Saadet Partisi olarak halkımızın sorunlarını çözmek için herkesle konuşmaya hazırız. Diyarbakır’ın sosyal ve siyasal haklarını korumak için, TBMM’yi çözümün zemini haline getirmek için Meclis’e gidiyoruz.
“İRADEMİZİ MARJİNAL SÖYLEMLERE KURBAN EDEMEYİZ”
Slogan atarsak kendimizi rahatlatırız. Siyaseti tavır koymaktan ibaret zannedersek, kendimizi marjinalize ederiz. Kürtlerin ve Zazaların hakkı böyle savunulamaz. Bu siyasetin başarısızlığı ortadadır. İdeolojik davranma lüksümüz yok. Kimseyle kavga etme lüksümüz de yok. Acılarımıza sahip çıkacak, kimliğimizden ve değerlerimizden asla taviz vermeyeceğiz. Diyarbakır’ın sosyal ve siyasal haklarını korumak için, çözüm eksenli siyaset üreteceğiz.
“BARIŞ DİYEN, HUZUR DİYEN HERKES BAŞIMIZIN TACIDIR”
Çok defa seçime girdim, iki dönem milletvekilliği yaptım. Fakat siyasi hayatımda ilk kez oy istiyorum. Sorunların alıp başını yürüdüğü, halkımızın doğru temsiliyete, adalete, huzura muhtaç kaldığı bu kritik süreçte daha önce bize oy vermemiş kesimlerden bir defaya mahsus ödünç oy istiyoruz. Bize oy versin ya da vermesin, siyasi görüşü ne olursa olsun barış diyen, huzur diyen, kardeşlik diyen herkes başımızın tacıdır. Meclis’te Diyarbakır’ı değerleriyle, adabıyla temsil etmeye gidiyoruz. Zaman stratejik düşünme zamanıdır, geleceğimizi düşünme zamanıdır.
SAADET PARTİSİ’NİN TBMM’DE OLMASI HERKESİN HAYRINADIR
Biz biliyoruz ki, bu ülkenin her kesimi barıştan, huzurdan, kardeşlikten yanadır. Çünkü biz ya birlikte kazanacak, ya da birlikte kaybedeceğiz. Meclis’in bu talebe karşılık vermesi, sorunları çözecek iklimin sağlanması zorunluluktur. Saadet Partisi belli kitlelerin değil, tüm Diyarbakır’ın, tüm Türkiye’nin oylarına taliptir. Meclis’te kim oluyorsa olsun, ama yanında Saadet Partisi de olsun. Müzakere için, çözüm için orada olsun. Saadet Partisi’nin TBMM’de olması, tüm Türkiye’nin hayrınadır.”