Karacadağ eteklerinde yüzyıllardır hayvancılık yaparak yaşamlarını sürdüren göçerler, enerji ihtiyaçlarını çadırların kenarlarına kurdukları güneş panellerinden sağlıyor.
Diyarbakır ile Şanlıurfa’nın Siverek ve Viranşehir ilçeleri arasında yer alan Karacadağ eteklerinde yüzyıllardır hayvancılık yaparak yaşamlarını sürdüren göçerler, enerji ihtiyaçlarını çadırların kenarlarına kurdukları güneş panellerinden sağlanan elektrik ile karşılıyor.
Diyarbakır’ın hemen yanı başında bulunan ve Evliya Çelebi’nin Diyarbakır gezisinde söz ettiği, Osmanlı döneminde kır gezileri ve pikniklerin yapıldığı Karacadağ, yüzyıllardır bölgede geçimlerini hayvancılıkla sağlayan göçerlerin yaşam alanı.
Her yıl ilkbaharla birlikte Karacadağ’a çıkan yüzlerce aile, kurdukları kıl çadırlarda Sonbaharın başına kadar burada yaşamlarını sürdürürken, hayvancılıkla uğraşarak peynir, tereyağı gibi hayvansal ürünlerden elde ettikleri gelirle geçimlerini sağlıyorlar.
Sonbahar başladığı zaman Karacağ’dan inen göçerler, burada kaldıkları 6 ay boyunca enerjilerini ise kıl çadırların hemen yanına kurdukları güneş panellerinden karşılıyorlar.
Geçmiş yıllarda çıra yakarak veya gaz lambalarıyla aydınlatma ihtiyaçlarını karşılayan göçerler, şimdi ise kurdukları güneş panellerinden elektrik enerjisi üretiyorlar. Üretilen enerji, çadırlarda kurulan televizyon ve buzdolapları için de önemli.
Çocukluğundan bu yana ailesiyle birlikte her yıl ilkbaharın başlangıcı ile birlikte Karacağ’a çıkan göçer Tekin ailesinin kadın reisi Zara Tekin, güneş enerjisi kullanmaya başladıktan sonra özellikle kadınların rahata erdiklerini söyledi.
Ailece her yıl Karacağ’a hayvancılık yapmak için çıktıklarını ve burada kıl çadırlar kurarak, hayvanlarına barınak yaparak yaşamlarını sürdürmeye çalıştıklarını kaydeden Zara Tekin, güneş panelleri kurarak elektrik enerjisi kullandıktan sonra kısmen de olsa rahata erdiklerini söyledi.Geçmiş yıllarda aydınlatma için sadece meşale ya da gaz lambası kullanabildiklerini belirten Tekin, “Bu sistem sayesinde kısmi rahatlık yaşadık. Telefonlarımızı şarja takıyoruz. Bazen pervaneleri çalıştırıyoruz. Gece çadırlarımızda gaz lambaları yerine, ampuller yanıyor. Çadırlara isteyen televizyonunu, isteyen buzdolabını getiriyor. Elektrikle çalışan ev aletlerini kullanabiliyoruz. Karacadağ’ın başında kıl çadırlarda elektrik kullanmak bizim için bulunmaz bir nimet” şeklinde konuştu.
(Aziz FİDANCI’nın Özel Haberi)