Elçi anmasına katılan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) eski Yargıcı Rıza Türmen, Elçi soruşturma dosyasının etkin bir şekilde yürütülmemesinin AHİM yolunu açtığını söyledi.
Diyarbakır Barosu, eski başkanları Tahir Elçi’nin öldürülmesine ilişkin her hafta Diyarbakır Adliyesi önünde düzenlediği eylemin 148’incisini gerçekleştirdi. Eyleme Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) eski Yargıcı Rıza Türmen destek verdi.
Tahir Elçi cinayeti soruşturmasında “arpa boyu yol kat edilmediğini” dile getiren Diyarbakır Barosu Başkanı Cihan Aydın, “Burada bizim, baromuzun, Türkiye insan hakları gündeminde olan kurumların bir sorumluluğu yok. Biz bu konuda üzerimize düşeni yaptık. Bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Bu durgunlukta bu sessizlikte kimlerin payı var, elbette biliyoruz. İşlemeyen yargı sistemin payı var bunu da biliyoruz.” dedi.
Aydın’ın sözü verdiği AİHM eski Yargıcı Rıza Türmen. “Tahir Elçi için kurulan bu kürsü çok önemli bir kürsüdür” diyerek sözlerine başladı. Tahir Elçi’yle aralarındaki dostluğu anlatan Türmen, “Tahir Elçi bir hukuk adamıydı. Bir hukuk mücadelesi veriyor, hukukun her şeyin üstünde olduğuna inanıyordu. Ama hukukun olmadığı yerde hukuk mücadelesi vermek çok zor bir iştir.” ifadesini kullandı.
Tahir Elçi’nin bütün sorunların konuşularak çözüleceğine inanan barış insan olduğunu söyleyen Türmen, “İşte Tahir Elçi bunlara inanmayanlar tarafından öldürüldü” diye belirtti.
ETKİN BİR SORUŞTURMAYI AHİM MADDE MADDE BELİRTMİŞTİR!
Tahir Elçi cinayetinin üzerinde 3 yıl geçtiğini ve bu 3 yıl içinde cinayetin faillerinin bulunamadığını hatırlatan Türmen, böyle durumlarda devletin bir sorumluluğu olduğu yorumunu yaparak, “Devletin sorumluluğu etkili bir soruşturma yürütmektir. Soruşturmanın etkili olmasını sağlamaktadır. Soruşturma ne zaman etkili olur, bunu gösteren bir liste vardır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, etkili soruşturma için nelerin yapılmasını gerektiğini, teker teker, madde madde sayan listeler hazırlamıştır.” diye konuştu.
ETKİN SORUŞTURMA YOKSA DEVLET YAŞAM HAKKINI İHLAL ETMİŞTİR!
Konuşmasının devamında AİHM’in etkili soruşturma için ön gördüğü şartları sıralayan AİHM eski Yargıcı Türmen, “Mutlaka görgü tanıklarının ifadesinin alınması gerekir, balistik muayene yapılması gerekir. Bunun gibi uzun bir liste vardır. Bunlar yapılmış mıdır? Bunlar yapılsaydı şimdi sonuç başka türlü olurdu. Fakat görünen o dur ki ortada etkili bir soruşturma yoktur. Etkili bir soruşturma olmaması tabii ki devletin yaşam hakkını ihlal ettiği sonucunu doğurur. Eğer Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde dava açılırsa bugün, soruşturmanın etkili olmaması nedeniyle devletin yaşam hakkını ihlal ettiği sonucuna varacağına dair hiçbir tereddüt yoktur.” ifadelerini kullandı.
ETKİLİ SORUŞTURMANIN OLMADIĞI YERDE AHİM YOLU AÇILIR!
Soruşturmanın etkili olmamasının başka sonuçları olduğunu vurgulayan Türmen, “Soruşturma etkili değilse yargı yolları da etkili değildir, iç yargı yolu da yoktur demektir. Soruşturma yoksa hangi mahkemeye gideceksiniz? Neyin davasını açacaksın? O yüzden etkili soruşturma yoksa eğer iç yargı yolunu tüketmeden de Anayasa Mahkemesine ondan sonra da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gitme yolu açılmış demektir. Bu cinayet biliyorsunuz ki böyle gece yarısı, gizli failler tarafından yapılmadı. Gündüz, herkesin gözü önünde, kameralar önünde yapıldı bu cinayet. Onun için kimin cinayeti işlediğini bulmak kolay olması, mümkün olması lazım. Halbuki böyle olmuyor.” şeklinde konuştu.
Türmen, Diyarbakır Barosunun Tahir Elçi kürsüsünü kurmasının çok önemli bir adım olduğunu sözlerine ekleyerek konuşmasını sonlandırdı. Tahir Elçi, kürsünün gündemdeki önemli gelişmelerin konuğu sağlık meslek örgütleri oldu. Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Mehmet Şerif Demir, içinde “sağlıkta şiddeti düzenlemelerinin de yer aldığı torba yasa tasarısına” ilişkin tepkilerini dile getirdi.
Yapılan konuşmaların ardından açıklama, Tahir Elçi anısına yapılan oturma eylemiyle sona erdi.