Diyarbakır’daki sağlık sendikaları ve odalarından oluşan Amed Sağlık Platformu, Aile Hekimliği Yönetmeliği’ne karşı 5 günlük iş bırakma eylemine başladı. Taleplerinin karşılanmaması durumunda, 2-6 Aralık arasında daha büyük eylemler düzenleneceğini duyurdu.
DİYARBAKIR GAZETE- Diyarbakır’daki sağlık sendikaları ve odalarından oluşan Amed Sağlık Platformu, 2-6 Aralık tarihleri arasında başlattıkları iş bırakma eylemi ile Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etti. Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Veysi Ülgen, Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü bahçesinde düzenlenen basın açıklamasında, bu yönetmeliğin sağlık çalışanları ve halk sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratacağına dikkat çekti.
YÖNETMELİK HALK SAĞLIĞINA ZARAR VERECEK
Dr. Veysi Ülgen, yaptığı açıklamada, Ekim ayında Resmi Gazete’de yayınlanan Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı duydukları endişeleri dile getirdi. Ülgen, yönetmeliğin halkın sağlığını, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin özlük haklarını iyileştirmek bir yana, mevcut sorunları daha da derinleştireceğini ifade etti. “Aile Sağlığı Merkezlerindeki sağlık hizmetleri ücretli olma yolunda hızla ilerliyor” diyen Ülgen, bu durumun sağlık hizmetlerine erişimi zorlaştıracağını ve sağlık çalışanlarını daha da mağdur edeceğini belirtti.
HEKİMLERİN VE ÇALIŞANLARIN TALEPLERİ
Amed Sağlık Platformu, daha önce de 3 günlük bir uyarı eylemi yapmıştı ancak taleplerinin karşılanmaması nedeniyle 2-6 Aralık tarihlerinde iş bırakma eylemini genişletti. Sağlık çalışanları, bu yönetmeliğin geri çekilmesini talep ediyor ve şu beş ana taleplerini yineledi:
“Kamusal Hizmet: Birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbi donanımının kamu tarafından sağlanması gerektiği ifade edilerek, Aile Sağlığı Merkezlerinin de kamuya ait olması gerektiği vurgulandı.
Yeterli Zaman ve Olanak: Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan sağlık personeline yeterli zaman ve olanak sağlanarak, koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelikli olması gerektiği belirtildi. Ayrıca, Aile Sağlığı Merkezleri’nin nüfus başına 2000 kişiyi aşmaması gerektiği ifade edildi.
Kadrolu İstihdam: Sağlık çalışanlarının güvenceli ve kadrolu olarak istihdam edilmesi gerektiği, ayrıca aile sağlığı merkezlerinde yeterli sayıda hemşire ve teknisyen bulunması gerektiği vurgulandı.
İnsanca Yaşamaya Yetecek Maaş: Sağlık emekçilerine, emekliliğe yansıyacak, insanca yaşamaya yetecek bir maaş verilmesi gerektiği talep edildi. Ayrıca, hastalık, izin gibi durumlarda maaşların kesilmemesi gerektiği ifade edildi.
Sağlıkta Şiddet: Sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalı ve şiddeti önleyecek etkili tedbirlerin alınması gerektiği belirtildi. Bu bağlamda, şiddet yasasının çıkarılması ve sağlıkta şiddetle mücadele edilmesi gerektiği ifade edildi.
YENİ KANUN TEKLİFİ ENDİŞELERİ ARTIRDI
Amed Sağlık Platformu’nun açıklamalarına göre, 25 Kasım’da TBMM’ye sunulan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda yapılan değişikliklerle birlikte, Aile Hekimliği Kanunu’nda önemli değişiklikler yapılması planlanıyor. Platform, bu değişikliklerin birinci basamak sağlık hizmetlerini tamamen piyasa koşullarına teslim edeceğini ve sağlık hizmetlerinin kalitesinin düşeceğini belirtiyor. Ayrıca, yasa teklifiyle, geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarının aile hekimliği birimlerinde mesai dışında paralı olarak yapılabilmesi gündeme geliyor. Bu durumun, etkili ve güvenilir bilimsel verilerle desteklenmeyen uygulamalara yönlendirmeye ve toplum sağlığını riske atmaya yol açacağı ifade ediliyor.
EYLEMLER DEVAM EDECEK
Sağlık çalışanları, TBMM’de görüşülmekte olan yasa teklifinin yasalaşması durumunda, aile hekimliği hizmetlerinin tamamen ticari bir hale geleceği ve halkın daha fazla ödeme yapmak zorunda kalacağı konusunda endişelerini dile getiriyor. Eylemciler, sağlık hizmetlerinin nitelikli ve bilimsel olmasını talep ediyor ve halkın sağlık hakkını savunuyor. Diyarbakır’daki sağlık çalışanları, 2-6 Aralık arasında alanlarda olacaklarını ve kamuoyundan destek beklediklerini belirtti.
SAĞLIK HAKKI İÇİN MÜCADELE
Amed Sağlık Platformu, halkın sağlık hakkını savunurken, sağlık çalışanlarının da meslek onurlarını ve özlük haklarını koruyacaklarını vurguladı.
