İzmir’deki depremde yıkımın fazla olmasını “imar affının” sonucu olduğunu değerlendiren Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu, ülke çapında gerekli tedbirlerin bir an evvel alınmasını talep etti.
Bileşenleri arasında mühendis ve mimarların bağlı olduğu meslek kuruluşlarının ile diğer meslek kuruluşlarının yer aldığı Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu, İzmir’de şu ana kadar 85 kişinin öldüğü ve onlarca yapılanın yıkıldığı 6.6 şiddetindeki depreme ilişkin basın açıklaması yaptı.
Maden Mühendisleri Odası Diyarbakır Şubesi’nde bir araya gelen Platform üyeleri adına açıklama yapan Diyarbakır Tabip Odası (DTO) Sekreteri Mustafa Mesut Kaya, İzmir’de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremde birçok binanın yıkılıp hasar görmesiyle birlikte can kayıplarının yaşandığını hatırlatarak, başta İzmirli yurttaşlar olmak üzere depremden etkilenen herkese geçmiş olsun dileklerinde bulundu.
‘YIKIM İMAR AFFININ SONUCUDUR’
İzmir’deki depremin şiddetinin çok yüksek olmadığına işaret eden Kaya, bu şiddetteki bir depremden bu kadar can kaybı ve hasarın yaşanmasının yanlış uygulamalar, mühendislik çalışmalarından yararlanılmadığı ve imar politikalarından kaynaklandığını kaydetti. Depremdeki yıkımın fazla olmasını imar affıyla ilişkilendiren Kaya, “Buna ilaveten afet yönetiminde kayda değer bir ilerleme yaşanmadığı da ortaya çıkmıştır. İmar affı adı altında, ruhsatsız ve depreme dayanıklılığı tartışmalı birçok yapının, İzmir’deki yapı stokunun içerisine dahil edildiği malumdur. Maalesef yaşanan yıkım, imar affının sonucudur” diye konuştu.
‘TEDBİRLER BİR AN EVVEL ALINMALIDIR’
Bir ülkede depremin değil, binaların insanları öldürdüğünü kaydeden Kaya, “Deprem değil rantçı politikaların yol açtığı ihmaller öldürüyor. Ülkemizde bilimi hiçe sayan, rantçı politikalar sebebiyle bugüne kadar depremlerde binlerce insanımızı kaybettik. Başta İstanbul’da ve tüm Türkiye’de gerekli tedbirler bir an evvel alınmalıdır” ifadelerini kullandı.
‘RUH SAĞLIĞINI ETKİLİYOR’
Doğal afetlerin insan sağlığı üzerindeki büyük bir etkisinin olduğunu, özelikle deprem gibi yıkıcı etkisi olan afetlerin insanların tedbirsizliğinden kaynaklı daha da arttığını dile getiren Kaya, bu tür doğa olaylarının ruh sağlığında ciddi bir etkilenmelerin olduğunu belirtti.