Dicle Üniversitesi hastanesinde son 2 günde 20 sağlıkçının testi pozitif çıktı. Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şubesi yaptığı yazılı açıklamada 285 sağlık çalışanının enfekte olduğunu ifade etti.
Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şubesi, kentteki koronavirüs vakalarına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
‘DİYARBAKIR’DA 285 SAĞLIK ÇALIŞANININ 80’İ DİCLE ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ’NDEN’
Açıklamada, “Dicle üniversitesi hastanesinde son iki günde 20, son bir haftada ise toplamda 30’dan fazla sağlık emekçisi Covid-19 virüsü ile enfekte oldu. Sürecin başından bugüne kadar bilgilerine ulaşabildiğimiz enfekte olan sağlık çalışanı sayısı Diyarbakır’da 285 oldu ve bunların 80’i Dicle Üniversitesi Hastanesinde çalışan sağlık emekçileridir. Özellikle son haftalarda artan bu durumun en temel sebebi 1 Haziran 2020 itibari ile yürürlüğe giren mevcut bakanlık yönetmelikleri ve “normalleşme”dir. Covid servisinde çalışanlara izolasyon izni verilmemesi bu süreci tetiklemiştir. Covid Birimi ve yoğun bakımında çalıştıktan sonra karantina uygulanmadan başka servislere görevlendirme yapılmasının sonucudur. Biz, bu çalışma şeklinin hem sağlıkçıların hem de toplumun sağlığını tehlikeye attığını defalarca dile getirdik. Yine özellikle bu süreçte sağlık emekçilerinin sayısının arttırılması gerektiğini söylerken, bu süreci öngören bir noktadan yaklaşmıştık ve bugün gelinen noktada haklı çıktığımız aşikârdır. Hastanelerde her gün yeni arkadaşlarımız enfekte olurken bakanlık üç maymunu oynamamalı ve sorumluluğunu yerine getirmelidir” denildi.
‘TOPLUM SAĞLIĞI EKONOMİYE KURBAN EDİLİYOR’
Kentteki gerçek tablonun farklı olduğunun belirtildiği açıklamada, “Diyarbakır’daki vaka sayısı ve vefat sayısı her gün bir önceki günün rekorunu kırarken Türkiye geneli gösterilen tablonun inandırıcılığı kalmamıştır. Daha dün Gazi Yaşargil EAH’nde Covid’den dolayı vefat eden bir hastanın ölüm sebebi, kayıtlara böbrek yetmezliği olarak geçirildi. Bunun gibi onlarca vaka biliyoruz. Ya bilmediklerimiz? Yöneticilerin sürecin başından itibaren oluşturmaya çalıştıkları Başarı Öyküsü maalesef tutmamıştır. İlk başlarda 20 yaş altı ve 65 yaş üstüne yönelik kısıtlamalar, okul ve camilerin kapatılması önemli ve olumlu hamlelerdi. Ancak 1 Haziran sonrasındaki yetersiz planlama ve pazarın hareketlenmesi için yapılan hızlı hamleler, toplum sağlığını ekonomiye kurban etmiştir” ifadeleri kullanıldı.
‘TOPLUMU SÜRÜ BAĞIŞIKLIĞINA MI TERK ETTİNİZ?’
Koronavirüs tablosuna ilişkin yetkililere şeffaflık çağrısında bulunulan açıklamada, şu sorular yöneltildi:
“-Neden gerçek rakamları kamuoyuyla paylaşmıyorsunuz, Sermaye sahiplerinden mi çekiniyorsunuz?
-Gerçek rakamların ilk günden itibaren şeffaf bir şekilde paylaşılmasına yönelik talep ve önerilerimizi görmezden gelmeseydiniz halk bu kadar rahat davranır mıydı, Vaka sayısı bu kadar artar mıydı?
-Pandemi sürecini hala kontrol edebildiğinizi düşünüyor musunuz, Yoksa toplumu sürü bağışıklığına mı terk ettiniz?”