Borçları nedeniyle elektrik aboneliği iptal edilen Pir Sultan Abdal Kültür ve Cemevi Diyarbakır Şubesi’nin aboneliğinin yenilenmesi için mahkemeye yapılan “ihtiyatı tedbir talebi” reddedildi
Cemevlerinin resmi olarak ibadethane statüsüne alınıp, elektrik giderlerinin devlet tarafından karşılanması amacıyla Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvuran Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ve Cemevi Diyarbakır Şubesi’nin elektrikleri, yargılama sürerken borçların ödenmemesi nedeniyle Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ) tarafından 14 ay önce kesilip, aboneliği iptal edildi. Bunun üzerine daha önce başkanlığını yaptığı derneğin avukatı Cafer Koluman, DEDAŞ aleyhine Diyarbakır Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’nde “İhtiyati Tedbir Talepli” dava açtı. Yargılama sürerken Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi verdiği ara kararında “İhtiyatı Tedbir Talebi”nin reddine hükmetti.
Mahkeme yargılamanın özünü oluşturan cemevinin ibadethane olup, olmadığı konusuna girmeden kararının aldığı ara kararının gerekçelerini şöyle savundu: “Dava dosyasının yapılan incelemesinde; davacı tarafından telafisi imkansız zararların ne olduğunun belirtilmediği, iddia edildiği üzere aboneliğin iptal edildiği Ekim 2018 ile dava tarihi arasında bir yılı aşan bir sürenin geçtiği, dava dilekçesinde 3331664 numaralı abonenin olduğu ve bu aboneliğin iptal edildiği iddia edilmesine karşılık buna dair dosyaya herhangi bir delil ve belgenin sunulmadığı, yine davan kurumun tüm girişimlere rağmen abone vermediği iddia edilmiş ise de buna dair müracaat edildiğine ve müracaatın davalı kurum tarafından reddedildiğine dair herhangi bir belgenin sunulmadığı, yaklaşık ispatta tam ispat aranmamakla birlikte beyana dayalı bir iddianın da yeterli kabul edilemeyeceği, 6446 sayılı Enerji Piyasası Kanununun Genel aydınlatma başlıklı geçici 6. Maddesinin 3, Fıkrasında ‘Güvenlik amacıyla yapılan sınır aydınlatmalarına ait tüketim ve yatırım giderleri, İçişleri Bakanlığı, bütçesine konulacak ödenekten, toplumun ibadetine açılmış ve ücretsiz girilen ibadethanelere ilişkin aydınlatma giderleri ise Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanır.’ şeklinde düzenlendiği, anılan düzenleme uyarınca aydınlatma giderinin Diyanet İşleri başkanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanacağı. bunun için de dava konusu yerin toplum ibadetine açılmış, ücretsiz girilen ve ibadethane özelliğinin bulunması gerektiği, dava dilekçesindeki talebin ise Cemevi binası, morg, cenaze yıkama yeri, taziye yeri, yönetim odası ve Cem Salonu olarak geçen bölümler olarak belirtildiği, her bölümün bir bütün veya ayrı ayrı olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceğinin davanın esasına girmek ve yargısal faaliyetin sonucunda tespit ile mümkün olacağı anlaşıldığından ihtiyati tedbir talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.”
Av. Cafer Koluman, henüz ellerine ulaşmadığını belirttiği kararla birlikte Bölge İstanaf Mahkemesi’ne başvuracaklarını kaydetti. (MA)