Diyarbakır’da 2000’li yıllarda başlattığı site tarzı konut yapısıyla dikkat çeken ve örnek olan iş adamı Mehmet Çelik, Diyarbakır’daki konut kalitesinin İstanbul ve metropol kentlerin önünde olduğunu söyledi.
Çeysa Yönetim Kurulu Başkanı Çelik, model haline gelen kentteki konutların batı illerinde ve Avrupa’da yaşayan hemşerilerinden dahi alıcı bulduğunu dile getirdi.
Diyarbakır’da 2000’li yıllarda başlattığı site tarzı konut yapısıyla dikkat çeken ve bu alanda önemli bir rol model olarak değerlendirilen iş adamı Mehmet Çelik, kentte günden güne artan konforlu ve mimari, estetik değeri yüksek konut projeleri hakkında gazetemize önemli açıklamalarda bulundu. Diyarbakır’daki konut kalitesinin İstanbul ve metropol kentlerin önünde olduğunu söyleyen Çelik, model haline gelen kentteki konutların batı illerinde ve Avrupa’da yaşayan hemşerilerinden dahi alıcı bulduğunu dile getirdi, tek üzüntüsünün inşaat ve alt yapı malzemelerinin Diyarbakır OSB’de üretilmemesi olduğunu anlattı.
“1990’LI YILLARDA İŞÇİ OLARAK İSTANBUL’A GİTTİM”
İnşaat sektörü ile çok erken yaşta tanıştığını belirten Çelik,”Diyarbakır Kulp’luyum. Ailem halen Kulp’ta yaşıyor. Çalışma hayatına ve ticarete çok erken yaşta başladım. Önceleri köy işleriyle uğraşıyordum. 1990’lı yıllarda Kulp’tan İstanbul’a gittim. İnşaat sektöründe amelelik ve işçilik dahil her işi yaptım. Daha sonra sıva, alçı, boya alanlarında taşeronluk yapmaya başladım. İstanbul’un her semtinde iş yaptım, taşeron olarak yüzlerce ekibim vardı.
“BASAMAKLARI SABIRLA ÇIKARAK BU DURUMA GELDİK”
Açıkçası bu işe başlarken bugün geldiğimiz noktayı hiç hayal etmemiştim. Fakat zamanla inşaat sektöründe kendimizi geliştirince ve taşeron olarak başarılı işlere imza atınca, ‘’İstanbul’da bunu yapanların neyi bizden fazla?” diyerek kendime olan özgüvenim gelişti ve müteahhitliğe karar verdim. Ticarette fazla hırs iyi değil, sabır ve azimle basamakları planlı şekilde yükselmek lazım. Biz de bunu yapmaya çalıştık. Hayal etmezseniz, bunun için çalışmazsanız hedefe ulaşamazsınız” dedi.
“SİTE TARZI KONUT YAPISINI BİZ DİYARBAKIR’A GETİRDİK”
2000’li yıllarda müteahhit olarak Diyarbakır’a döndüğünü hatırlatan Çelik, site tarzı konutların eksikliğini görerek bu alanda projeleri hayata geçirdiğini ifade etti. Çelik,”İstanbul ve batıdaki konut sektörü ile Diyarbakır’ı kıyasladığımızda Diyarbakır için önemli bir eksiği tespit ettim. Diyarbakır’da bizden önce site anlayışı gelişmemişti. Hele içinde havuz ve sosyal alanların olduğu site tarzı konut alanları hiç yoktu. Bu alanda doğru düzgün ve kente layık projeler yoktu. Bu alandaki açığı biz kapattık, bunun öncüsü olduk. Bizden sonra başka meslektaşlarımız da bizi örnek aldı,sonra bu iş büyümeye başladı. Modern villalar, iş merkezleri,konut projeleri yaptık. Bu alanda konut sektörüne güven, cesaret verdik. Bu işin marka değerini yükselttik. Çeysa 17 yılda büyüyerek konut alanında,inşaat sektöründe marka oldu” diye konuştu.
“DİYARBAKIR’DAKİ KALİTE VE UCUZLUK BATIDA YOK”
Diyarbakır’ın konut kalitesi ve ucuzluğu bakımında örnek olduğunu dile getiren Çelik,”Ben şuna inanıyorum. Diyarbakır’daki konut kalitesi, modernitesi ve aynı paralelde ucuzluğu batının çok önündedir. Bugün burada yaptığımız konutların, projelerin kalitesi İstanbul’da yok. Yine iddia ediyorum bugün Diyarbakır’da 500’e mal ettiğimiz konutu batıda, İstanbul’da 1.5 milyona alamazsınız. Sadece Çeysa için demiyorum, tüm meslektaşlarımız için diyorum. Üstelik İstanbul’da müteahhitlerin kâr marjı daha yüksek, biz kâr marjı olarak daha az kazanmamıza rağmen bunu yapıyoruz. Sektörümüzün avantajları olduğu kadar dezavantajları da var. Riski iş alanı olup zarar etme ihtimali her zaman yüksektir. Bunun için tecrübe, birikim, işin uzmanı olma, sabır, azim, dürüstlük, kalite şart. Aksi takdire bu işte kalıcı olamazsınız. Çeysa bir günde bu hale gelmedi. 17 yıldır Çeysa olarak varız ama dediğim gibi öncesinde de bu işi yaptığımız için tabiri caizse çekirdekten yetiştik” ifadelerini kullandı.
“YURT DIŞINDA YAŞAYAN HEMŞERİLERİMİZ GELECEĞE YATIRIM İÇİN ALIYOR”
Diyarbakır’da inşa edilen konutların ülkenin batısından ve yurt dışından bile talep aldığına dikkat çeken Çelik, Çeysa olarak kalitelerinden ve bugünlere gelmelerini sağlayan prensiplerden taviz vermediklerini kaydetti. Çelik, şöyle devam etti;”Diyarbakır’daki konut projeleri sadece bu kentte yaşayanların ilgi alanına girmiyor. Diyarbakır, coğrafi olarak büyük bir bölgeye hitap ediyor. Çevre kentlerden hatta batıdan ve yurt dışından gelip konut alan oluyor. İnsanlar bu işi yatırım aracı olarak görüp konut alıyor. Yurt dışına çalışmaya giden, yine Türkiye’nin batısında yaşayan hemşerilerimiz ilerisi için konut almayı tercih ediyor, kendisine yatırım yapıyor.
“ELİT BİR MÜŞTERİ PROFİLİMİZ VAR”
Bizim Çeysa olarak inşa etme ve satma sorunumuz yok. Genelde inşaatlarımızı küçük gecikmeler hariç zamanında bitirerek teslim ediyoruz, çok şükür elde kalmıyor ve satışları hemen hemen zamanında gerçekleşiyor. Bu da güven, kalite ve cesaretle alakalıdır. Elit müşteri profilimiz var. Geliri yüksek olanlar tercih ediyor. Arsa konumu güncel olan ve iyi olan yerlerde projeler yaptığımız için daha fazla tercih ediliyoruz. İskan ruhsatı veriyoruz, zamanında hak sahiplerine teslim ediyoruz.”
“YENİ VE MODEL PROJELER HAYATA GEÇİRECEĞİZ”
Yeni projeleri hayata geçirmeye çalıştıklarını da açıklayan iş adamı Mehmet Çelik,”Düşük profilli konut projelerini hiç yapmadık ve düşünmüyoruz. Onu yapan meslektaşlarımız zaten var, biz kendi yolumuzda, çizgimizde ilerlemeye devam etmek istiyoruz. Önceliğimiz elimizdeki projeleri bitirmektir. Sonra yeni projelere yöneleceğiz. Dicle Vadisi kıyısında Ferit Köşk mahallesinde düşündüğümüz çok kaliteli bir proje var. Yasal engeller olmadığı takdirde bunu hayata geçireceğiz. Diyarbakır için yeni bir örnek ve rol model olacak.” diyerek sözlerini devam ettirdi.
“DİYARBAKIR’DA İNŞAAT MALZEMESİ ÜRETEN YER YOK”
Çelik, Diyarbakır’da inşaat malzemelerinin üretilmemesini de önemli eksiklik olarak değerlendirdi. Çelik,”İnşaat sektörünün tabi önemli sorunları var. Mesela inşaat ve alt yapı malzemelerini temin etme konusunda sorun yaşıyoruz. Diyarbakır dışından getirmek zorunda kalıyoruz. Ben buna üzülüyorum açıkçası. Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi’nde bu anlamda maalesef ciddi eksikler var. Keşke inşaat ve alt yapı malzemeleri burada üretilse,hem biz batıdan getirmek zorunda kalmayalım, hem de bu kent bu alanda kazansın. Bunun giderilmesi lazım.” dedi.
“İSTİHDAM VE EKONOMİYE BÜYÜK KATKI SUNUYORUZ”
Konut ve inşaat sektörünün kentin ekonomisine ciddi katkılar sunduğunu belirten Çelik, ‘’Büyük bir istihdam ve iş hacmimiz var. İnşaat sektörü Diyarbakır’ı ayakta tutan, ekonominin ana direği olan sektördür. Bugün inşaat sektörü olmazsa sanayinin olmadığı bu kent ekonomik olarak ölür. Yaptığımız projelerde binlerce insan çalışarak istihdam ediliyor. Bununla beraber büyük ve küçük esnafa da ekonomik olarak ciddi katkımız oluyor. Bunların hepsi birbirlerini besliyor. Nihayetinde kazanan Diyarbakır oluyor” diyerek her şeye rağmen gelecekten umutlu olduğunu dile getirdi.
Kaynak: Tigris Haber Gazetesi