Gündemi değerlendiren Saadet Partisi (SP) Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan, İktidarın 18 yıldır yaz boz tahtasına dönderdiği başarısız bir eğitim sistemi mevcut iken bir de üstüne Covit-19 da gelince tamamıyla felç olmuş bir eğitim sistemiyle karşı karşıya kalındığını söyledi.
18 yıldır bu ülkeyi AKP iktidarı yönettiğini ifade eden Bozan, “18 yılda tam 7 Bakan değişti. Her gelene bir önceki sistemi eleştirip yeni bir sistem getirdi. Ancak Bakan değişti sistem değişti ama “Eğitimdeki karmaşa ve başarısızlık” hiç değişmedi. Reform diye getirdikleri her sistem, bir öncekini aratır oldu. LGS, OKS, SBS, TEOG, YDS, YGS, LYS, DGS, TUS, DUS, LES, ALES, KPDS, KPSS gibi başlı başına bir bulmacaya soru cevap olacak kadar, sınav çeşidi oluşturdular. Yıllardır, öğretmen, öğrenci ve velileri nasıl bir plan ve metotla çalışacaklarını bilemez hale getirdiler. 18 yıldır, Eğitim Sistemini yazboz haline getireceğinize, Eğitimde dünyanın en başarılı ülkeleri olan, Kanada, Japonya, Kore, İngiltere, ABD, Avustralya, Finlandiya Norveç ve Lüksemburg gibi ülkelerin eğitim sistemlerini araştırıp milli ve manevi değerlerimize uygun bir şekilde uyarlayamaz mıydınız?
“BİR ÜLKENİN EN BÜYÜK SERVETİ GENÇLERDİR”
Herkesçe kabul görüldüğü gibi, bir ülkenin en büyük serveti gençliğidir. Eğer gençliğinizi doğru ve nitelikli yetiştirirseniz, bu gençlik size, barış olur, huzur olur başarı olur, kalkınma olur, uçak, olur, füze olur, fabrika olur, teknoloji olur, doktor olur kısacası her derdinize ilaç olur… Aksi durumda ise, size suç olur, kurşun olur, kalbinizde diken olur, dert olur, yük olur, Eğitim sisteminin içinde bulunduğu yapısal sıkıntıları aşağı yukarı herkes bildiği için tekrar burada saymaya gerek duymadan, Saadet Partisi olarak geleceğimiz gençlerimizin doğru bir eğitim alması ve nitelikli yetişmesi için iktidara şu önerileri yapıyoruz” diye konuştu.
“GENÇLERİ SINAV KAZANMAYLA DEĞİL, HAYATA HAZIRLANMALI”
Başkan Bozan, Gençleri sınav kazanmayla değil, hayata hazırlanması gerektiğine işaret ederek, “Evlatlarımızı sınava değil hayata ve geleceğe hazırlayacak kalitede bir müfredat ve eğitim metodu oluşturulmalıdır. Eğitimde, fakir zengin, doğu batı, güney kuzey gözetilmeden, herkese kaliteli eğitim ve fırsat eşitliği sağlanmalıdır. Okulların teknik, teknolojik, fiziki imkânları ve sınıf mevcutları nitelikli öğretime uygun hale getirilmelidir. Başta yöneticiler olmak üzere, eğitimin her kademesinde, yapılan atamalarda, adamcılık yerine liyakat esas alınmalıdır. Özelikle Diyarbakır’da İl Milli Eğitim Müdürü sık sık değişmekte, eğitim kalitesini yükseltmek yerine, ehliyet ve liyakata bakılmaksızın, adamcılık il ve ilçelerdeki milli eğitim müdürleri ve okul müdürlerinin değiştirilmesiyle uğraşılmaktadır. Bir ülkenin eğitiminin kalitesi öğretmenlerinin nitelikleri ile doğru orantılıdır. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu nitelikli öğretmen yetiştirme konusunda ciddi adımlar atılmalıdır. Öğretmenlerin meslek onuruna yakışır şartlarda çalışabilmesi ve görevlerini aşk ve şevkle ifa etmeleri için öğretmen maaşları ve özlük hakları acilen yeniden düzenlenmelidir. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkarılması ve söz verilen 3600 Ek Gösterge konuları ivedilikle gündeme alınarak çözülmelidir. Öğretmenler arasında ücretli, kadrolu ve sözleşmeli gibi tüm ayrımlar ortadan kaldırılmalı. Tüm öğretmenler kadrolu öğretmen olarak istihdam edilmelidir. Öğretmen performansı objektif kriterlerle, sürekli ölçülmelidir. Devlet okullarının kaybettiği itibar, isabetli reformlarla yeniden kazandırılmalı ve okullarda verilen destekleme/yetiştirme kurslarının niteliği artırılmalıdır. Öğrenciler, hem okulla hem de etüt ve kurslara gitme mecburiyetinden, veliler de parasal yükten kurtarılmalıdır. İmam hatip liselerinin planlaması ihtiyaçlar dikkate alınarak yapılmalı. Sadece seçilmiş olanlarda değil, tüm imam hatip liselerinde eğitimin kalitesi ve niteliği yükseltilmelidir. Çocuklar ilkokuldan itibaren ilgi ve yeteneklerine göre mesleki okullara yönlendirilmelidir. Meslek liseleri de, ilgili sektörlerin ara teknik eleman ihtiyaçlarını dikkate alarak planlanmalı ve meslek liselerindeki eğitimin niteliği hem mesleki hem de akademik anlamda artırılmalıdır. Pandemi ve benzer acil durumlara karşı eğitim sisteminin alt yapısı güçlendirilerek, uzaktan eğitim ve diğer eğitim modelleri üzerinde etkili, verimli ve güven veren planlamalar acilen yapılmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Uzakta eğitim programı olan EBA yoğunluktan dolayı maalesef ilk günde çökmüş durumda. Eğitim sisteminin tüm yapı taşlarının, siyasi popülizmden uzak, gerçekçi ve uygulanabilir bir sistemin inşası önem arz etmektedir. Eğitim sistemi sınav stresinin cenderesinden kurtarılmalıdır. Öğrencilerin, test sorularının değil bilgi ve hakikatin peşinden koşmasını sağlayacak bir sınav sistemi getirilmelidir. Eğitimdeki amaç; öğrencilerimizi uluslararası alanda akranlarıyla rekabet edebilecek birikim ve donanıma ulaştırmak. Ahlaki ve insani değerlerle donanmış bireyler olarak yetiştirebilmek olmalıdır. Eğitim sistemimizin sorunları yüzeysel değil; köklü ve kroniktir. Dolayısıyla alınacak tedbirler de günü kurtarmaya yönelik pansuman tedbirler değil tüm paydaşların katılımıyla köklü, kalıcı ve cesur reformlar olmalıdır.
ANADİLDE EĞİTİM HAKKI
18. Kürt Halkının en doğal hakkı olan “Anadilde eğitim imkanı” da Kürt halkının çocuklarına veya her isteyene sağlanmalıdır. Yine Kürt halkının çocuklarına Kürt Tarihini, Kürt Dil Tarihini, Sanatını, Müziğini ve Kültürü öğretilmeli veya öğrenme seçeneği sunulmalıdır. Elbette bunun uygulama şeklini ilgililerce yapılacak iştişre, araştırma, kadro ve talep doğrultusunda planlanır. Bu adım, bölünmeyi değil, aksine birlikteliği, eşitlik ve kardeşlik duygusunu güçlendirecek ve ülkemizdeki barışın sağlanmasınada da katkı sağlayacaktır” dedi.