Diyarbakır’da, yaşayan Sıdıka Dayan (77), kalp kasındaki kalınlaşmaya bağlı olarak yaşadığı rahatsızlık nedeni ile Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi’ne başvurdu.
Tekerlekli sandalye ile hastaneye getirilen Dayan’ın, çarpıntı, nefes darlığı ve göğüs ağrısı şikayetinin olduğu tespit edilerek tedavi altına alındı. Hastanede görevli Doç. Dr. Hakkı Şimşek, Dayan’ı açık kalp ameliyatı yapmasına gerek kalmadan, kalınlaşan kalp kasını alkol ile incelten, ‘septal ablasyon’ yöntemiyle sağlığına kavuşturdu. Hastaneye 3 gün önce tekerlekli sandalye ile gelen ve kişisel ihtiyacını bile karşılayamadığı belirtilen Dayan yapılan tedavinin ardından yürüyerek hastaneden taburcu olacağı belirtildi.
Diyarbakır’da yaşayan Sıdıka Dayan, kalp rahatsızlığı nedeniyle Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi’ne başvurdu. Tekerlekli sandalye ile hastane getirilen Dayan’ın yapılan muayenesinde, çarpıntı, nefes darlığı ve göğüs ağrısı şikayeti olduğu tespit edildi. Kalp Hastanesi’nde görevli Doç. Dr. Hakkı Şimşek, Dayan’a açık kalp ameliyatı yapmasına gerek kalmadan, ‘septal ablasyon’ yöntemiyle sağlığına kavuşturdu. Doç. Dr. Hakkı Şimşek, kalp kasındaki kalınlaşma hastalığına daha önce cerrahi yöntemlerin uygulandığını dile getirerek, “Hastamızı yaşlıydı. Yaşlılık, tek başına büyük bir risk faktörüdür bizim kardiyatrik girişimleri için. Hasta, 77 yaşında. Hipertrofik kardiyomiyopati dediğimiz hastalığı mevcut. Bu hastalığa eskiden cerrahi yöntemle müdahale edilirdi. Son zamanlarda ‘septal ablasyon’ dediğimiz, kapalı yöntemle müdahale etme imkanı oluştu ve gittikçe de yaygınlaşarak, cerrahiye alternatif olmaya başladı. Bu hastalıkta kalp kası oldukça kalınlaşmakta ve kalbin vücuda kan pomlamasına engel olmakta ve kalbin önünde bir yük olmaktadır. Bu da nefes dağlığı, göğüs ağrısı gibi şikayetlere yol açmaktadır. Hastamız çarpıntı şikayeti üzerine bize gelmişti. 3 gün önce kendisine yaptığımız müdahalenin ardından bugün taburcu edeceğiz” dedi.
‘BÖLGEDEKİ HASTALARIN BATI İLLERİNE GİTMESİNE GEREK KALMADI’
Doç. Dr. Şimşek, kalp kasındaki kalınlaşma hastalığı yaşayanların daha önce İstanbul ve Ankara’ya gittiklerini, bu durumunda hastaya ciddi bir maliyete neden olduğunu da ifade ederek, “Bu hastalığa kapalı yöntem dediğimiz ‘septal ablasyon’ yöntemi belli başlı merkezlerde yapılabilmekte. Çok nadir olarak görülen bir hastalık olduğu için, müdahalesi de nadir merkezlerde yapılıyor. Hastanemizde 15 ayda yaptığımız ikinci müdahale oldu. Oldukça başarılı geçti. İlk hastamızı da takip ediyoruz. En son müdahale ettiğimiz hastamızın, şikayeti olan çarpıntı, nefes darlığı şikayetleri büyük ölçüde geriledi. Geldiğinde, kendi ihtiyaçlarını tek başına gideremeyen hastamız, şu an günlük rutin ihtiyaçlarını kendi başına giderebilir. Biz hastayı tekerlekli sandalye ile kabul ettik, yürüyerek taburcu edeceğiz. Tabii 77 yaşında olan hastamıza eşlik eden hastalıklar nedeniyle, genç bir hastada forksiyonel kapasitesinin ulaşmasını beklemiyoruz. Bizim için bu hastanın kalpteki çıkış noktası değeri 20-30’a düşmesi yeterli. Tedavi ettiğimiz en son hastamız da muhtemelen Ankara ve İstanbul’a gidecekti. Beraberinde 2 kişi de gidecekti. Çünkü, hasta yürüyemeyecek bir vaziyetteydi. 3 kişinin gitmesi hasta ve hasta yakınlarına ciddi bir masraf oluşturacaktı” diye konuştu.
‘ALKOL İLE KALP KASI İNCELTİLDİ’
“Septal ablasyon” yönteminde, kateter ile kalbe girilip daralma yapan kalp kası bölgesini besleyen damarın tespit edilerek balonla tıkandığını, çok kontrollü bir şekilde alkol verilerek o bölgedeki kas kitlesinin inceltilmesiyle kalbin çıkış yolundaki darlığın azaltıldığını aktaran Şimşek, Dayan’ın da bu yöntemle tedavisinin sağlandığını kaydetti.