Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun mesleki sorunların çözüm getirmediği gibi eğitim sorunlarını ağırlaştıracağını belirten 300 bin üyeli 14 eğitimci sendikası, Öğretmenlik Meslek Kanunun iptali için 2 Kasım’da bir günlük iş bırakacak.
Sorunlarına aradıkları çözümün Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun getirmediği gibi eğitim camiasının sorunlarını daha da ağırlaştırdığı ve başöğretmen, uzman öğretmen, ücret farkı gibi sorunların eğitim camiasında iş barışını tahrip edeceğini belirten 14 eğitimci sendikası Türkiye genelinde 2 Kasım’da bir günlük iş bırakma kararı aldı. Eğitim sendikaları, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun iptal edilmesini istiyor. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası’nın (Eğitim Sen) çağrısına olumlu yanıt veren 14 sendikanın dışında kalan ve MHP’ye yakınlığıyla bilinen Türk Eğitim Sen çağrıya olumsuz yanıt verirken, hükümete yakın Eğitim Bir-Sen ise, ayrı olarak 1 Kasım’da 1 derse girmeme kararı aldı.
Eğitim İş, Eğitim Sen, Hürriyetçi Eğitim Sen, Teç Sen, Anadolu Eğitim Sen, Özgür Eğitim Sen, Eğitim Hak Sen, Eksen Eğitim Sen, İdeal Eğitim Sen, Eğitim Söz Sen, Eğtimde Birlik Sen, Eşit Haklar Sendikası, TÖB Sen ve Engelsiz Eğitim Sen, çağrıyı kabul edip güç birliğine gitti. Çağrıcı sendika Eğitim Sen Diyarbakır 1 No’lu Şube Eşbaşkanı Zülküf Güneş, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun eğitim camiasının sorunlarının çözmeye yetmediği, bu sorunlara yeni sorunlar eklediğini belirterek, bu Kanun iptal edilmesi gerektiğini dile getirdi. İş bırakmanın sendikal bir hak arayışı olduğunu vurgulaya Güneş, Atılması gereken en acil adımlardan birinin 19 Kasım’da yapılacak olan kariyer sınavının iptal edilmesi olduğunu söyledi.
İŞTE EĞİTİMCİLERİN TALEPLERİ
Güneş, Kendilerine danışılmadan hazırlanan ve içeriğinin öğretmenlerin sırtında yük olduğunu belirttiği Öğretmenlik Meslek Kanunun geri çekilmesini, eğitim sendikaları ile tüm eğitim çalışanlarının görüşlerinin de yansıyacağı şekilde yeniden düzenlenmesini istedi. Ülkedeki enflasyonun tüm vatandaşları olduğu gibi eğitim camiasını etkilediğinin altını çizen Güneş, “Ülkedeki gerçek enflasyonda eğitim çalışanlarının alım gücünün ne kadar düştüğü de açıktır. Oysa insanlık onuruna yaraşır ücretler alarak çalışmak bir haktır ve ay sonunu getiremeyen, kirasını ödeyemeyen, faturalarını ödemekte zorlanan bir eğitim çalışanının mesleğini sağlıklı şekilde yapabilmesi mümkün değildir. Tüm eğitim çalışanlarının yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret artışına ilişkin düzenlemeler yapılmalı ve 1. dereceye gelmiş tüm kamu çalışanlarına 3600 ek gösterge verilmelidir. Ayrıca eğitim-öğretim yılına hazırlık ödeneği, ayrım gözetmeksizin tüm eğitim çalışanlarına yılda 2 defa birer maaş tutarında ödenmelidir.Sosyal devlet ilkesi gereği, tüm eğitim çalışanlarına giyim, ulaşım, barınma, beslenme, yakıt, kira yardımı yapılmalı ve aile çocuk yardımı tutarları iyileştirilmeli, vergi dilimi adaletsizliğine son verilmelidir.Kamuda mülakat uygulamasına derhal son verilmeli, her kadro hak edilerek alınmalıdır.” şeklinde taleplerini sıraladı.
TÜM EĞİTİMCİLERE İŞ BIRAKMAYA DAVET
Başöğretmen ve uzaman öğretmen gibi uygulamaların öğretmenler arasında bir hiyerarşi oluşturacağını ve veli ve öğrencilerin öğretmenlere bakış açısında sorun yaratacağı ve iş huzurunu ve barışını bozacağını dile getiren Güneş, aldıkları iş bırakma kararına bütün eğitim camiasını davet etti.
Salih YEŞİL’in Haberi