Hizbullah ana davasında sanık olarak yargılanan ve tutuklu olarak kaldığı Diyarbakır E Tipi Cezaevi’nden, 2011 yılında tahliye edilen Edip Gümüş ve beraberindekilerin yurt dışına kaçmasına yardımcı oldukları iddiasıyla yargılamaları süren Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) yöneticileri Bahattin Temel, Sait Şahin ve Fikret Gültekin’e verilen 6’şar yıl 3’er ay hapis cezası Yargıtay tarafından onandı. HÜDA-PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, Yargıtay kararına tepki göstererek, parti yöneticilerinin gerekçesiz kararlarla mahkum edildiğini söyledi.
2011 yılında, çıkarılan yasa ile tahliye edilen sanıklar arasında bulunan HÜDA-PAR yöneticileri Bahattin Temel, Sait Şahin ve Fikret Gültekin’in, cezaevinden tahliye edilen ve daha sonra yurt dışına kaçan terör örgütü Hizbullah sanıklarından Edip Gümüş ve arkadaşlarına yardım ettikleri iddiasıyla, tutuksuz olarak yargılanmaları devam etti. İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan 3 sanığa verilen 6’şar yıl 3’er ay hapis cezası Yargıtay tarafından onaylandı.
HÜDA-PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, 3 parti yöneticileri hakkında verilen hapis cezasının Yargıtay tarafından onanmasını, partisinin Diyarbakır il Başkanlığı’nda düzenlediği basın toplantısında değerlendirdi. Sağlam, “2011 yılı başında on yıllık tutukluluk süresi dolduğu için bazı şahıslar tahliye olmuştu. Bu şahısların yurt dışına çıkmalarına yardımcı olanları bildiren imzasız, sözde ihbar maillerinin emniyet birimlerine gönderildiği iddia edilmişti. Kanaatimizce bizzat emniyet içindeki bazı unsurlar tarafından tertip edilen bu isimsiz ihbar mailleri gerekçe gösterilerek Genel Başkan Yardımcılarımız Sait Şahin ve Mehmet Bahattin Temel ile Gazeteci Fikret Gültekin hakkında yapılan yargılama sonucunda, yasadışı örgüte üye olmak suçunu işledikleri gerekçesiyle cezalandırılmalarına karar verilmişti. İstanbul Anadolu 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği mahkumiyet kararının Yargıtay tarafından onandığı ve bu şekilde kararın kesinleştiği bilgisi bize ulaşmıştır” dedi.
‘HAKİM VE SAVCILARIN FETÖ SORUŞTURMASINDA ADI GEÇİYOR’
Davaya bakan hakim ve savcıların FETÖ soruşturmasında adlarının geçtiğini anlatan Sağlam, şunları söyledi: “Bu arkadaşlarımız hakkında işlemleri yürüten kolluk görevlilerinin neredeyse tamamı FETÖ üyesi oldukları gerekçesiyle meslekten çıkarılmış, bazıları halen tutuklu olarak yargılanmaya devam ediyor. İddianameyi hazırlayan savcı Hakan Karaali ve arkadaşlarımızın cezalandırılmalarını talep eden duruşma savcısı İsmail Tandoğan 15 Temmuz darbe girişiminden saatler sonra 16 Temmuz günü ilk etapta açığa alınan savcıların arasında olması bu şahısların kimlikleri ve niyetleri hakkında yeterince bilgi vermektedir. Adı geçen bu iki savcı ile beraber bu arkadaşlarımıza örgüt yöneticisi oldukları gerekçesiyle ceza veren mahkemenin başkanı Hadi Çağdır üyeler Mustafa Başer ve Mesut Özcan da HSYK’nın 24 Ağustos 2016 tarih ve 426 sayılı kararıyla meslekten çıkarılmışlardır. Meslekten atılmalarının gerekçesi, terör örgütüyle üyelik, irtibat ve iltisaktır. Yani hakim savcı cübbesi ve polis üniforması giyen teröristlerin oluşturduğu dosya üzerinden yürütülen bir yargılama sonucunda arkadaşlarımıza terörist damgası vurulmuştur. Olağanüstü kanun yollarını kullanma, davayı Anayasa Mahkemesi’ne götürme, iç hukuk yollarının sonuç vermemesi halinde uluslararası mekanizmaları kullanma dahil, bu işin peşini bırakmayacağız ve gidebileceği son noktaya kadar hem hukuken hem siyasi olarak bu davanın takipçisi olacağımız bilinmelidir.”
HÜDA-PAR Genel Başkan Yardımcısı Avukat Hüseyin Yılmaz, “Hukuki dayanağı olmayan FETÖ komplosu sonucu, kurulan kumpas ile yeniden yargılanmaya başlanan arkadaşlarımızı yargılayan, hakim, savcı ve emniyetçilerin isimleri FETÖ davalarında geçiyordu. FETÖ mağduru olan arkadaşlarımız bir kez daha mağdur edilmiştir” diye konuştu.