AYM’nin “Barış akademisyenleri” kararının önemini dile getiren İHD Diyarbakır Şubesi Başkanı Abdullah Zeytun, yüksek mahkemeyi olumlu kararlar almaya teşvik etmek gerektiğini ve demokratik işleyişi tıkayan TMK’nin kaldırılması gerektiğini söyledi.
Anayasa Mahkemesi (AYM), “Bu suça ortak olamayacağız” bildirisine imza atan 10 akademisyenin yaptığı bireysel başvuruda, düşünce ve ifade özgürlüğü hakkının ihlal edildiği yönünde verdiği karara ilişkin tartışmalar sürüyor. Kararın yerel mahkemeler tarafından bir an önce uygulanması gerekirken, iktidar çevresi karşı atağa geçerek şaibeli bir şekilde topladığı “1071” imzayla mahkemeyi eleştirdi.
‘TÜRKİYE AÇISINDAN ÖLÇÜT BİR KARAR’
AYM’nin kararını ve oluşan tepkileri değerlendiren İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Başkanı Abdullah Zeytun, AYM’nin aldığı her türlü kararı yerel mahkemelerle birlikte iktidar, devlet ve devletin bütün kurumları bağladığını hatırlattı. AYM’nin verdiği kararın Türkiye’deki demokrasi, hukuk ve adalet açısından bir ölçüt olması gerektiğini ifade eden Zeytun, “Sokağa çıkma yasaklarının yaşandığı bir dönemde tabii ki de insan haklarını savunan, yaşamdan yana olan bütün akademinin böyle bir metni imzalaması çok doğaldır. Bilim insanı, aydın ve akademisyen olarak kendilerinden de beklenen budur. Ancak kendine görev ve misyon yükleyen yargı, birçok akademisyen hakkında soruşturma, gözaltı ve tutuklama gerçekleştirdi” dedi.
‘AYM’Yİ OLUMLU KARARLARA TEŞVİK EDİLMELİ’
Kararın, yargının iktidarın tekelinde olduğu tartışmalarını öteleyecek, AYM ve yüksek yargı makamlarınca “Türkiye’de hukuk ve adalet mekanizması işliyor” düşüncesiyle de verilmiş olan karar olduğuna dikkati çeken Zeytun, “AYM’yi olumlu kararlara teşvik etmek gerekiyor. Kararı bütün yerel mahkemelerin uygulaması gerekiyor” diye konuştu.
‘AYM HERKESİ BAĞLAR!’
Karara karşı bildiri yayınlayan üniversiteler ve imzalayan akademisyenlerden toplumsal sorunlara çözüm üretme beklentisi içerisinde olunmaması gerektiğini sözlerine ekleyen Zeytun, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda en üst yargı birimi olarak AYM bulunmaktadır. AYM’nin almış olduğu her tür ihlal kararı mahkemeleri bağladığı gibi siyasi iktidarı, üniversiteleri, her kurumu ve bu kurumlarda çalışan herkesi bağlar. AYM’nin almış olduğu karar yerindedir, tartışmaların bu yönlü yapılması gerekiyor. İhlal kararının gerekliklerinin bir an önce yerine getirilmesi gerekiyor. Düşünce ve ifade özgürlüğü anlamında hak ihlaline uğramış olan herkesin de karardan yararlanması gerekiyor” diye belirtti.
‘TMK DEMOKRATİK İŞLEYİŞİ TIKIYOR’
AYM Başkanı Zühtü Arslan’ın “Yasal değişiklikler kaçınılmaz hale geldi” ifadelerini anımsatan Zeytun, toplumun her kesiminin değişiklikler konusunda beklenti içerisinde olduğu dile getirerek, şunları söyledi: “Başta 1982 Anayasası olmak üzere, Türkiye’deki bütün kanuni düzenlemeler o günün iktidarını koruyan, demokratik bir işleyin sürmesine olanak vermeyen yasa ve düzenlemelerdir. Uluslararası mahkemeleri verdiği ihlal kararları doğrultusunda, kapsamlı yasal değişikliklerin yapılması gerekiyor. Öncelikle düşünce ve ifade özgürlüğüne, demokratik gerekliklerin işleyişine aykırı olan Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) kaldırılmasıdır. Kanunun kaldırılmasıyla birlikte ifade ve düşünce özgürlüğüne ilişkin anayasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor.” (MA)