Diyarbakır mutfağının unutulmaya yüz tutmuş lezzeti Lüle Kebabı yeniden ilgi odağı oluyor. Oda Başkanı Haşim Elkaan, Lüle Kebabının, ciğerden daha doyurucu ve tamamen Diyarbakır’a özgü bir lezzet olduğunu ifade ederek, “Coğrafi tescil için çalışmalarımızı başlattık” dedi.
DİYARBAKIR GAZETE- Diyarbakır mutfağının önemli unsurlarından biri olan Lüle Kebabı, ciğer kebabının gölgesinde kalsa da yeniden gün yüzüne çıkmaya hazırlanıyor. Diyarbakır Lokantacılar ve Tatlıcılar Odası Başkanı Haşim Elkaan, Lüle Kebabı’nın hem geçmişteki önemine hem de şehrin gastronomi kimliğindeki yerine vurgu yaparak, bu eşsiz kebabın coğrafi işaret tescilini almak için başvuruda bulunduklarını açıkladı.
“LÜLE KEBABI, CİĞERİN ABİSİDİR”
Haşim Elkaan, Lüle Kebabı’nın Diyarbakır’a özgü ve 40 yıl öncesine dayanan geleneksel bir lezzet olduğunu belirtti. Lüle Kebabı’nın unutulmasının, ciğer kebabına verilen yoğun ilgiden kaynaklandığını ifade eden Elkaan, “Bizim asıl kebabımız Lüle Kebabı’dır. Ancak son yıllarda ciğer kebabına yoğun ilgi nedeniyle bu lezzet biraz geride kalmış durumda. Lüle Kebabı’nın en belirgin özelliklerinden biri şişinin kalın olması ve içinde sarımsak, maydanoz, soğan, pul biber gibi tatların dengeli bir şekilde bulunmasıdır. Bu kebap, ciğerin bir kardeşi değil, abisidir. Lezzet açısından ciğerden daha doyurucu ve özeldir” ifadelerini kullandı.
“LÜLE KEBABI, DİYARBAKIR’IN GASTRONOMİSİ İÇİN ÖNEMLİ BİR DEĞERDİR”
Elkaan, Lüle Kebabı’nın Diyarbakır gastronomisi için önemli bir değer olduğunu ve bu eşsiz lezzeti tanıtmak adına çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, “Kadayıf ve ciğer gibi Lüle Kebabı da şehrimizin gastronomi anlamındaki markalarından biri olacak. Misafirlerimize bu kebabı denemelerini kesinlikle tavsiye ediyorum” dedi.
DİYARBAKIR GASTRONOMİSİ ZİRVEYE YÜKSELİYOR
Diyarbakır’ın son yıllarda gastronomi alanında büyük bir atılım gerçekleştirdiğini belirten Elkaan, 58 coğrafi tescilli ürünle Diyarbakır’ın Türkiye’nin gastronomi şehirleri arasında önemli bir yere geldiğini söyledi. Elkaan, “Bir dönem Diyarbakır’ın sadece karpuzu biliniyordu. Ancak bugün kadayıfımızdan ciğerimize, pekmezimizden peynirimizi kadar birçok ürünümüz tescil aldı. Lüle Kebabı da bu listeye eklenmek için sırada. Gençlerimizin bu değerimizi tanıyıp sahip çıkması için çalışmalarımıza hız verdik” diye ekledi.
HAZIRLIK SÜRECİ VE LEZZETİN DETAYLARI
Diyarbakır’da Lüle Kebabı yapan az sayıdaki lokantalardan biri olan Hazrolu Mehmet Et Lokantası İşletmecisi Cengiz Bitmiş, kebabın yapım sürecini anlattı. Bitmiş, “Lüle Kebabı bıçak kıyması kullanılarak hazırlanır. Bir porsiyon 200 gramdır ve isteğe bağlı olarak acılı ya da sade olarak sunulur. Hazırladığımız kebap harcında sarımsak, soğan, maydanoz ve pul biber kullanıyoruz. Ancak yeni nesil bu kebabı pek tanımıyor, genelde Adana ya da Urfa kebabı sipariş ediyorlar. Biz ise bu eşsiz kebabı yaşatmak ve tanıtmak için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.
“MİSAFİRLERİNİZİ LÜLE KEBABI İLE AĞIRLAYIN”
Bitmiş, Lüle Kebabı’nın Diyarbakır’a özgü bir lezzet olduğunu vurgulayarak, “Bu kebap, ciğerin lezzetli bir alternatifi ve Diyarbakır’ın kültürel mirasıdır. Gelen misafirlerimize bu kebabı sunmak için özenle çalışıyoruz. Lüle Kebabı, Diyarbakır’ın unutulmaya yüz tutmuş bir değeri, ancak yeniden hak ettiği yere ulaşacak,” ifadelerini kullandı.
DİYARBAKIR’IN İLK TESCİLLİ ÜRÜNLERİ
Diyarbakır’ın ilk tescil edilen gastronomi ürünü kadayıf olmuş, ardından ciğer kebabı tescil edilmişti. Lüle Kebabı’nın da bu listeye dahil edilmesiyle, Diyarbakır mutfağı daha da zenginleşecek. Bu çalışmalar, şehrin yalnızca yerel halk değil, yabancı turistler tarafından da daha iyi tanınmasını hedefliyor.
“DİYARBAKIR’A GELENLER İÇİN ÖZEL BİR DENEYİM”
Lüle Kebabı’nın tanıtımı ve coğrafi işaret alımı için yapılan çalışmaların, şehrin gastronomi turizmine katkı sağlayacağı düşünülüyor. Diyarbakır’ı ziyaret edenlerin, bu eşsiz lezzeti tatmadan şehirden ayrılmamaları öneriliyor.