Diyarbakır’daki Sivil toplum örgütleri, Karanovirüse yönelik vatandaşları uyararak, Kovid-19 Pandemisine karşı hep birlikte dur deme çağrısında bulundu.
Aralarında DTSO, Ticaret Borsası, DESOB, OSB, gibi odalar, Sivil toplum örgütleri ve iş insanları derneklerinin bulunduğu oluşumlar, Diyarbakır’da yeniden artış gösteren Kovid-19’a vatandaşları uyardı.
“NORMALLEŞME SONRASI VAKA SAYISINDA CİDDİ ANLAMDA ARTIŞ OLDU”
Korona virüs Pandemisinin başlangıcında vaka sayısının en düşük olduğu kentlerden biri olan Diyarbakır’da 1 Haziran normalleşme sürecinden sonra vaka sayısında çok ciddi bir artış gözlendiğine işaret edilen açıklamada, “Normalleşme sürecinden sonra vatandaşlarımızın maske takmadan ve en önemlisi de fiziki mesafe kurallarına uymadan gündelik yaşama geçmeleri bu artışın en önemli nedenlerinin başında yer almaktadır. Bununla birlikte bulaşmayı tetikleyen sosyal ve kültürel etkinliklerin (düğün, nişan, nikah ve sünnet törenleri, mevlit, taziye, bayramlaşma vb.) yanı sıra diğer hijyen kurallarına (el yıkama, maske takma) uyulmaması tehlike boyutunu daha çok tırmandırmıştır. Vaka sayısının artış seyrine girmesi ile birlikte İl Hıfzıssıhha Kurulunun 10 Haziran 2020 tarihli kararı ile sokağa maskesiz çıkmama yasağı getirilmiştir. Ancak buna rağmen vatandaşlarımızın kurallara uymamaları tehlikenin boyutunu her geçen gen gün daha çok arttırmaktadır” denildi.
“TEDBİRLERE UYALIM”
Açıklamada, son günlerde daha çok artan vaka sayısındaki artışı engellemek, can kayıplarını önlemek ve kentin sosyo ekonomik yaşamının sekteye uğraması önlemek şu önerileri sıraladı:
“Unutmayalım ki kendi sağlığımız kadar eş, dost, akraba ve bir bütün olarak toplumumuzun sağlığını da korumak zorundayız.
Korona virüs için yapılan aşı çalışmalarından olumlu sonuçlar alınana kadar maske kullanımı ve sosyal/fiziki mesafe kurallarına uyalım, bunu gündelik yaşamımızın bir parçası haline getirelim,
Evimizden çıkmak zorunda kaldığınız her an maskemizi takmayı, ellerimizi sıkça sabunla yıkamayı ihmal etmeyelim,
Önümüzde kurban bayramı var. Toplumsal ve dini kültürümüzün en önemlilerinden olan bayramlaşmayı bu bayramda da yapmayalım, teknolojik iletişim kanallarını (telefon, SMS, WhatsApp) kullanarak bayramlaşalım.
Kurban kesme ve dağıtımında hijyen kurallarına çok büyük bir titizlikle uyalım,
Bu süreçte hasta kişilerle karşılaşmamıza ve hastalığın yayılmasına neden olacak sosyal ve kültürel faaliyetlerimizi (ev ziyaretleri, düğün, nikâh, nişan, mevlit, piknik vb.) kısıtlayalım, mümkün olduğunca erteleyelim,
Düğün ve nişan gibi yakın mesafe gerektiren etkinliklerde halay, govend, dans gibi oyunları oynamaktan kaçınalım,
Evlerde, açık veya kapalı mekânlarda mevlit ve taziye etkinlikleri yapmayalım, toplu yemek dağıtımında kaçınalım.
Taziye ziyaretlerinin yeni taziyelere neden olmaması için taziye dileklerimizi telefon ile iletelim,
İnsanlarla temas ettiğimiz her yerde ağız ve burnumuzu kapatacak şekilde maske takalım,
Toplu taşıma araçlarına, alış-veriş merkezleri gibi yerlerde sosyal/fiziki mesafe kurallarına (en az 1.5 metre ara) titizlikle uyalım.
Hepimizin birbirimize ihtiyacı olduğu bir süreçten geçtiğimizi unutmadan, kişisel değil toplumsal yaşama uygun davranıp uzmanların ve ilgili kurumların uyarılarına riayet edelim”