Sanayi Çalışanlarına Bağımlılık ile Mücadele eğitimi

Diyarbakır Yeşilay Şubesi tarafından Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı çerçevesinde İl Müftülüğü ile yapılan ortak çalışmada Sanayi Sitesi’nde, Sanayi çalışanlarına Madde Bağımlılığı ve Tütün Bağımlılığı eğitimi verildi.

Yeşilay Diyarbakır Şube Başkanı ve aynı zamanda Diyarbakır İl Müftülüğü Bağımlılıkla Mücadele Koordinatörü Yahya Öger, bir hafta boyunca Okulda yaptıkları TBM eğitim programında Madde Bağımlılığını ve Tütün Bağımlılığını konuştuklarını ifade ederek, “Üzülerek söylüyorum ki madde bağımlılığı hala bu toplumdan ciddi manada zararlarının bilinmediğine şahit oluyoruz. Sanayi çalışanlarının arasında tütün bağımlılığı çok basit alınabilmektedir.” diye konuştu.

BAĞIMLILIK CİDDİ BİR İŞTİR CİDDİYE ALINMALIDIR

Tütün bağımlılığın toplumda hiçbir karşılığının olmadığını yapılan çalışmalardan tütün bağımlılığına bakışın çok basit olduğu gerçeği ile karşı karşıya kaldıklarını vurgulayan Öger, şöyle dedi: “Acı olan şudur ki; insanlar ya bile bile kendini bu ateşin içine atmaktadırlar yada bu bağımlılığın ciddiyetinin hala farkında değiller ve elbetteki bu bağımlılık farkında olunduğunda çok geç kalınmış olunabilir. Anne ve babalar bu anlamda rol model olma noktasında söylem ve fiil ikilemini çocuklarına yaşta biliyorlar bir taraftan Sigaranın zararlarını anlatan anne-babalar öte tarafta sigara içiyorlarsa bu ciddi manada çocuğun hafızasında problem teşkil etmektedir

BİR ŞEYİN ZARARLARINI ANLATANLAR LÜTFEN ONU KULLANMASIN

Okullarda yaptığımız eğitim çalışmalarında okul İdaresi ve öğretmenleriyle beraber sigaranın, maddenin zararlarını eğitim salonlarında anlatıyoruz. Bu tür Madde kullanımının insana herhangi bir faydasının olmadığını anlatmak için saatlerce dil döküyoruz. Ancak bunu anlatan öğretmenimiz, idarecimiz, din görevlisi, hocamız sunum sonrasında bahçede veya çevresinde sigara kullanıyorsa kimse kusura bakmasın bu mücadelede verim alamayız. Gerçekten toplumda bu tür madde ve tütün, alkol kullanımının olmaması noktasında çaba sarf ediyor isek söylediklerimiz ile yaptıklarımız arasında bir zıtlık bir tezat olmamalıdır. Davranışlarımızla bu işin zararlı olduğunu muhataplarımıza göstermek zorundayız”