FETÖ’nün siyasi ayağı ile ilgili sert tartışmalar sürerken, İYİ Parti Genel Bakan Yardımcısı Siyasi İşler Başkanı Salim Ensarioğlu, bu yapının İslamiyet’e nasıl zarar verdiğini rakamlarla ortaya koydu.
Cuma namazına katılım oranlarıyla ilgili, parti olarak yaptırdıkları araştırma sonuçlarına dikkat çekerek, “Önceden Cuma namazına gidenlerin oranı yüzde 56 idi. Bu rakam yüzde 36’ya düşmüş” dedi. Kürt sorununun çözümüyle ilgili olarak,” Şiddet ve bölünme ortadan kaldırılsın, herkes şiddete ve bölünmeye karşıyım desin. Ortak noktamız demokrasi olsun” dedi.
Siyasi gelişmeleri değerlendiren Ensarioğlu, şunları söyledi.
CEMAATLERİN BAZI HAREKETLERİ DİNE DE DEVLETE DE ZARAR VERİYOR
Cemaatlerin bazı hareketleri dine de, devlete de zarar veriyor. İYİ Parti olarak 3 aylık periyotlarla anket yaptırıyoruz. Çok orijinal veriler ortaya çıkıyor. Önceden Cuma namazına gidenlerin oranı yüzde 56 idi. Bu rakam yüzde 36’lara kadar gerilemiş. Cemaatlerin bir kısmı dini siyasete alet ediyor, bir kısım hocalar da Cuma namazında siyaset yapıyor. Vatandaşın bir kısmı da FETÖ olayına kızıyor. Irk ve din konusu, Türkiye’nin gündeminden çıkarsa Türkiye büyür. Eskiden Cuma günleri eylem yapılıyordu. Şimdi olmuyor. Ama yeniden yine başladı. 15 yıldır olmuyordu. Demek ki birileri, bir yerden düğmeye basıyor. Türkiye’de de birileri de buna ayak uyduruyor.
DEMİRTAŞ’IN DAVASI HIZLANDIRILARAK KARARA BAĞLANMASI GEREKİR
Yürürlükteki yasayla dokunulmazlığı kaldırılmış. Etik mi değil mi? Siyasi etiğin hukukta yeri yoktur. Ancak. Bu gibi davaların hızlandırılarak karara bağlanması gerekir.
ŞİDDET VE BÖLÜNME ORTADAN KALDIRILSIN
Şiddet ve bölünme ortadan kaldırılsın. Herkes ‘ şiddete ve bölünmeye’ karşıyım desin. Herkesin ortak noktası demokrasi olsun. Herkesle oturup tartışmalıyız ve çözmeliyiz. Ne talep ediliyorsa… İki şey hariç, şiddet ve bölünmeyle ilgili açıklama yapılsın. Şiddet ortadan kalktığı zaman, oturup her şeyi tartışabiliriz. Eksikliği, yanlışlığı düzeltebiliriz. Bunu da şeffaf, millete açık yapalım.
BÖLÜNME VE ŞİDDET DAHA ÇOK KÜRTLERE ZARAR VERİYOR
Bölünme ve şiddetin daha çok Kürtlere zarar verdiğini düşünüyorum. Ben İstanbul’u bırakıp niye başka yere gideyim. HDP Anayasa teminatı altında kurulmuş bir siyasi partidir. Tepki oyları oraya gidiyor. Bölgede siyasi partilerin varlığı yok. O tepki oyları nedir? Nedir o eksiklik, onları eksikliği tespit etmek gerekir. Tespit edilen bu eksiklikleri de yerine getirmek gerekir. Her yerde, işsizlik, sağlık sorunu vardır. Ama burada, daha fazla itilmişlik vardır… İnsanlar rencide ediliyor. Bunun yanında 40 yıldır Olağanüstü haller, sıkıyönetimler var burada. Ekonomi yok, bankalar kredi vermiyor. Batı da ekonomi 5 yıldır bağırıyorsa, Güneydoğuda 40 yıldır bağırıyor.
HAYIR DİYECEĞİZ!
Biri dağa gel gel diyor, biri de ‘dağa gidersen seni öldürürüm’ diyor. Bunları ‘nasıl dağa göndermeyeceğiz’ bunu yapalım. Bunu yaparken de ‘şiddete ve bölünmeye hayır’ diyeceğiz.
“SİLAHLARIN PATLADIĞI YERE İŞ ADAMI GELMEZ”
Silahın patladığı yere iş adamı nasıl gelsin? 1 milyon 800 bin hektar arazi var. HES barajları, termik santralleri var. İstanbul’da çılgın projeler yapılıyor. Buraya da para gönderilirse, GAP bitirilirse, 3 milyon insan köyüne geri dönebilir. Bölge yatırım için cazip hale getirilirse… İtalya Sicilya gibi, hep söylendi ama hayata geçirilmedi. 10-15 yıl vergi, enerji, sigorta primini almayacaksın. Biri dağa gel gel diyor. Biri de dağa gidersen seni öldürürüm diyor. Bunları nasıl dağa göndermeyeceğiz bunu yapalım. Bunu yaparken de şiddete ve bölünmeye hayır diyeceğiz.
KHK’LAR DA YANLIŞ ŞEYLERDE YAPILDI
Kanun Hükmün de Kararname kullanılabilir. Ama yanlış şeylerde yapıldı, davada beraat edenler işe dönemiyor. Buna hepimiz üzülüyoruz. Adaleti hızlandırmak gerekir. Ama FETÖ farklı bir olaydır. Ben halen devam ettiğine inanıyorum.
KÜRDÜM-ZAZAYIM
PKK olaylarında PKK bana bir şey diyemedi. Ben zaten Kürdüm, Zazayım, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım, bununla da iftihar ediyorum. Müslümanım, tüm dinlere saygılıyım. Kürtlüğümden dolayı da engellenmemişim. Direkt Allah’ıma ve devlete bağlıyım. Vatan herkesin vatanıdır.
NAKŞİBENDİYİM
Nakşibendi tarikatına bağlıyım. Herkes bilir bunu. O dönem FETÖ; Bedüizaman’ın müridiydi. Babam, Nakşibendi’nin lideriydi. Bir liderin oğlu, nasıl bir müride biat eder. O ancak bana biat edebilir”
Kaynak: Gazete İstasyon