Diyarbakır’daki Sağlık STK’ları, Kurban Bayramı sonrası görülmeye başlayan deri şarbonu vakalarıyla ilgili ortak bir açıklama yapıldı. Açıklamada, Sorunun ölümlere neden olacak kadar büyük ve ciddi bir hal aldığına işaret edilerek, “Yetkilileri daha fazla ölüm yaşanmadan ilgili meslek örgütleri ile işbirliği içinde ve bilimsel bilgiler ışığında önlem almaya davet ediyoruz” denildi.
Aralarında Diyarbakır Tabip Odası, Diyarbakır Veteriner Hekimler Odası, Diyarbakır Diş Hekimleri Odası ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri sendikası Diyarbakır Şubesi (SES)’in bulunduğu STK’lar, DÜ Tıp Fakültesi Hastanesinde Bitlis Güroymak’tan gelen 10 yaşındaki bir çocuğun yapılan tetkiklerinde bağırsak şarbonuna bağlı ölümü ile Diyarbakır’da görülmeye başlanan deri şarbonu vakalarıyla ilgili ortak bir basın açıklaması yapıldı.
“KAYGI VE ENDİŞELERİMİZ ARTIYOR”
Açıklamada, Kurban Bayramı’ndan sonra her gün bir şehirde şarbon hastalığı teşhisi konulmuş insanların ya da karantinaya alınan şarbonlu hayvanların haberlerini alındıklarını ifade edilerek, Bu gelişmeler ve yetkililerin ithal edilen hayvan sayısı, bu hayvanların dağıldığı yerler ve karantinaya alınmaları, şarbon teşhisi konmuş insanlar ve sağlık durumları ile ilgili bilgileri paylaşmaması hepimizde endişe uyandırmaktadır. İlimiz Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde Bitlis Güroymaktan gelen 10 yaşındaki bir çocuk hastanın kan-gaita tetkikleri ile kanıtlanmış Bağırsak şarbonuna bağlı ölümü endişelerimizi artırmıştır. Yine ilimizde de görülmeye başlanan ancak bildirimi yapılmadığı için yokmuş gibi görünen deri şarbonu vakalarındaki artış İthal etlerin ilimizde de piyasaya sürüldüğü duyumları ile birlikte değerlendirdiğimizde kaygı ve endişelerimizi daha da artmaktadır” denildi.
“MEVCUT TARIM POLİTİKALARINA BAĞLI OLARAK YETERSİZ”
Tarım ve hayvancılığa çok uygun olan ülkede ne yazık ki beslenmek için ihtiyaç duyulan hayvan ve tarım ürünlerinin yetiştirilmesi mevcut tarım politikalarına bağlı olarak yetersiz olduğunun altının çizildiği açıklamada, “İhtiyaç duyulan et ve tarımsal besinler ithal edilerek karşılanmakta ve ithal edenlere destek sunulmaktadır. 28 Nisan 2018 tarihli bir düzenleme ile ithal edilen hayvanların sağlık denetimlerinde veteriner hekim zorunluluğunun kaldırılarak ziraat mühendisi, orman mühendisi, kimya mühendislerine de yetki verilmiştir. Böylelikle hastalığı tanıyan meslek grupları olan veterinerler ve zooteknistler denetimden uzaklaştırılmıştır. Bu değişiklik öncesinde yapılan “ithal edilecek hayvanların, ihracatçı ülkede Bakanlık çalışanı veteriner hekimlerin kontrolünden geçmeleri, sınır bölgelerinde veteriner kontrolünde kurulan karantina bölgelerinde tutularak olası bir hastalığın ortaya çıkması ve hayvana mikrop bulaşmış ise hastalığın ortaya çıkması için gereken 21 günlük kuluçka süresinin tamamlanması ve ülkeye girmeden önce de laboratuvar tetkiklerinin tekrarlanması işlemlerinin” artık yapılmayacağı anlaşılmaktadır” denildi.
ŞARBON HASTALIĞI HAYVAN VE İNSANLAR ARASINDA YAYILMAYA DEVAM EDİYOR
Açıklamada, Şarbon hastalığının denetimden kaldırılan bu uygulamalar nedeniyle hem insanlar hem de hayvanlar arasında yayılmaya devam edildiği belirtilerek, şöyle denildi:
“Bayram öncesinde Brezilya’dan ithal edilen hayvanların laboratuvar sonuçları alınmadan, 21 günlük karantina işlemlerinin tamamlanmadan ülkeye sokulması hastalığın ülkeye sokulması demektir. Şarbon veteriner denetimi olmadan yapılan kurban kesimleri nedeniyle insanlara bulaşmıştır. Şimdi de karantina uygulamasının yurtiçindeki hayvancılık işletmelerinde yapılmış olması nedeni ile hem hayvanlar arasından yayılmaya, hem de insanlara bulaşarak hasta etmeye devam etmektedir. Canlı hayvan ithalatına geçişle birlikte ithal edilen canlı hayvanlarda deli dana, mavi dil, pasterolloz gibi hastalıkların olduğu DSÖ ve başka ülkelerin kaynaklarından öğrenilmiştir. Bu hayvanların ne olduğu; uygun biçimde yok edilip edilmedikleri, iade mi edildikleri yoksa ülkemizde tüketime mi sunulduklarına ilişkin bilgi alınamamıştır. Genel kanı ise başka yollardan ülkeye getirilerek tüketimimize sunulduğudur.
“GIDA İTHALATINA BAĞIMLILIK ORTADAN KALDIRILMALIDIR”
Tarım ve hayvancılık üretimi desteklenmeli, gıda ithalatına bağımlılık ortadan kaldırılmalıdır. Gıda denetimleri yapılmalı, sonuçlar kamuoyu ile paylaşılmalı ve sağlıklı olmayan besinler piyasadan çekilmeli, üreten ve sağlıksız olduğunu bilerek satışını yapanlar cezalandırılmalıdır. Besin maddeleriyle ilgili tüm denetimler ilgili uzmanlıkların meslek örgütleri tarafından bağımsız ve tarafsız biçimde yapılmalıdır. Kurbanlık hayvanlar da dâhil olmak üzere tüm hayvan kesimleri veteriner kontrolünde yapılmalıdır. Günümüzün sorunu olan şarbon hastalığı ile ilgili olarak Brezilya’dan kaç hayvan ithal edildiği, bu hayvanların nerelere dağıldığı, dağıldıkları yerde karantinada tutulup tutulmadıkları, kaç tanesinin kesildiği ve tüketime sunulduğu gibi tüm toplumu ilgilendiren sorulara ivedilikle cevap verilmelidir. Güvenli besine ulaşmak hepimizin hakkıdır. Devlet güvenli besine ulaşmamızı sağlayan düzenlemeleri yapmak ve uygulamak zorundadır. Sorun ölümlere neden olacak kadar büyük ve ciddi bir hal almıştır. Yetkilileri daha fazla ölüm yaşanmadan ilgili meslek örgütleri ile işbirliği içinde ve bilimsel bilgiler ışığında önlem almaya davet ediyoruz”