Diyarbakır’da küçük yaşta evlilik yapan 26 yaşındaki T.E, erken yaşta evlilik yapması nedeniyle cezaevinde bulunan kocasının yolunu 3 çocuğuyla gözlüyor.
Merkez Bağlar ilçesinde 12 yıl önce 14 yaşındayken o dönemde 25 yaşındaki M.E. ile evlenen T.E, evliliğinden 2 yıl sonra ilk çocuğunu hastanede doğurdu.
T.E’nin 18 yaşından küçük olması nedeniyle yapılan şikayet üzerine M.E. hakkında kamu davası açıldı. Dava sürecinde iki çocukları olan, 2011 yılında T.E. ile resmi nikah yapan M.E, yargılandığı davada 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılarak 2017 yılında cezaevine gönderildi. Eşi cezaevine gönderildiğinde 3’üncü çocuğuna 2 aylık hamile olan T.E, maddi ve manevi mağduriyet yaşadı.
T.E, yaşadığı mağduriyete ilişkin yaptığı açıklamada, çocuklarının ayda bir kez babalarını cezaevi ziyaretinde 40 dakika gördüğünü belirterek, bazen imkanları olmadığında görüşe de gidemediklerini söyledi.
“Eşim cezaevine girmeden çok mutlu bir yuvamız vardı. Çocuklarım derslerinde çok başarılıydı. Babaları gittikten sonra psikolojileri bozuldu. İçine kapanarak kimseyle konuşmaz oldular.” diyen T.E, “Biz sevdik yuva kurduk. Erken yaşta evlenmenin suç olduğunu bilmedik. Şimdi bizim yaptığımız hatanın bedelini evlatlarımız ödüyor. Her gün ‘babamız ne zaman gelecek’ sorusu karşısında boğazım düğümleniyor, cevap bile veremiyorum.” ifadelerini kullandı.
“EŞİMİN NEDEN CEZAEVİNDE OLDUĞUNU ÇOCUKLARIMA SÖYLEYEMİYORUM”
T.E, çocuklarını görüşe götürdüğünde babalarının cezaevinde çalıştığını söylediğini aktardı.
“Kanunları bilmeden evlendik.” diyen T.E, eşinin cezaevinde olması nedeniyle düzenlerinin bozulduğunu kaydetti. T.E, eşinin cezaevine girmeden önce çalıştığını ve maddi durumlarının iyi olduğunu anlatarak, şunları söyledi:
“Eşim cezaevine girdikten sonra çalışmak zorunda kaldım. Çocuklarımı kayınvalideme bırakıp günlük olarak tekstil işinde çalıştım. Çok zorluklar çektim. Hem anne hem baba olmak çok zor. Eşime para göndermek, kirayı ödemek, çocukların okul masraflarını karşılamak çok zor. Eşimin neden cezaevinde olduğunu çocuklarıma söyleyemiyorum. Yıllardır çok zorluklar çektik ve çekmeye devam ediyoruz. Bayramlarda çocuklarımın boynu bükük oluyor. Karne alınca herkesin babası yanlarında, benim çocuklarımın babası yok. Çocuklarımın gözü hep yaşlı. Bazen geceleri çocuklarımın gizli gizli ağladığını görüyorum. Neden ağladıklarını sorduğumda ‘Anne babamızı çok özledik, ne zaman gelecek?’ sorusuyla karşılaşıyorum. Yakında gelecek, az kaldı diyorum.”
“TECAVÜZCÜLERE AF ÇIKSIN İSTEMİYORUM”
T.E, severek kendi rızasıyla evlendiğini dile getirerek, “Yıllar sonra verilen ceza ailemi darmadağın etti. Yasaları bilseydik beklerdik. Eşimizin cezaevine girmesine, çocuklarımızın babasız kalmasına izin vermezdik. Kanunları bilmedik, cahillik ettik. Küçük yaşta evlendiğim için 3 çocuğumla cezaevi yolu gözlüyorum. Tecavüzcülere af çıksın istemiyoruz. Biz severek ve isteyerek, kanunları bilmeden evlendik. Geriye dönük tek seferliğine resmi nikahlı eşimiz affedilsin.” şeklinde konuştu.
İnfaz düzenlemesine ilişkin kanunun Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini hatırlatan T.E, bu kapsamda yaşadıkları mağduriyetin giderilmesi için destek beklediklerini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA