Yaklaşık 7 ay önce Diyarbakır’ın Çınar İlçesi’ne atanan ve kısa sürede gönülleri fethederek Çınar’ın ‘Kaymakam Ablası’ olan Kaymakam Sinem Güher Büyüknalçacı ile hedeflerini, projelerini, futbolculuğunu, sporculuğunu ve kadınlara yönelik çalışmalarını www.diyarbakirgazete.com editörü Sait BAYRAM’a anlatı:
Çınar Kaymakamı Sinem Güher Büyüknalçacı ile yaptığımız röportajın detayı;
Göreve ne zaman başladınız? Göreve başladıktan sonra ne yaptınız?
“77 BİN NÜFUSLU ÇINAR’IN ¾’ÜNE DİREK TEMAS ETMİŞ OLARAK GÖREVİMİ TAMAMLAMAK İSTİYORUM”
27 Temmuz 2020 tarihinde Çınar’da göreve başladım. Yaklaşık
7 aydır 45 mahalle gezdim, mezralar haricinde. Mezraları da en az köyleri kadar
büyük ve nüfus olarak da fazla hatta ilçe merkezinden büyük ya da köyden büyük
mezraları da var. Daha çok şu anda dezavantajlı olan gruplarımızı gezmeyi
yeğliyorum. Onların yerinde ihtiyaçlarını tespit etmeyi yeğliyorum. Çünkü gördüğünüz
zamanla anlatılan birbirinden farklı olabiliyor. Gözümle görüp ihtiyacını tam
olarak tespit edip sorunun asıl kısmını çözmeyi tercih ediyorum. Şimdilik iyi
gidiyoruz. İnşallah bundan sonra da 55 mahallem kaldı mezralarım da hala var.
55 mahallemin tamamını tamamlayıp vatandaşımızın tamamıyla direkt temas halinde
77 bin nüfusun en azından 3/4 ile direkt temas etmiş halde görevimi tamamlamak
istiyorum.
Gittiğiniz köy, mezra veya mahallelerde halk sizi nasıl karşılıyor veya tanıyor mu?
“ÇINAR’LILAR DEVLETİNİ SEVİYOR”
Beni tanıyor vatandaş. Ya da daha sonra tanıdığı zaman da
inanılmaz saygı duyuyor Kaymakamına… Kaymakamını seviyor, daha doğrusu Devleti
seviyor. Saygıda da asla kusur etmiyor. Kimi vatandaşımız, bazen çok fazla
saygıdan asıl ihtiyacını söyleyemeyebiliyor. Belki evinde misafir olduğunu
düşündüğü için asıl ihtiyaçlarını söyleyemeyebiliyor. Burada en büyük
avantajımız şu; kadın olduğum için eve gittiğim zaman kadınlarımızla yalnız
kalma imkanı elde edebiliyorum. Onlarla sohbet ederken onların ihtiyaçlarını
emin olun beylerin yanında olduğundan daha rahat söyleyebiliyor. Bu konuda
büyük bir avantajım var. Her gittiğim yerde bazen uğrayamayacağım
vatandaşlarımız balkondan bile selam veriyorlar. Son derecede güzel
karşılanıyorum öyle söyleyeyim. Çınar halkından ben çok memnunum.
“KADIN OLARAK ZORLUK ÇEKMEDİM”
Çınar’ın ilk kadın Kaymakamı olarak bunun zorlukları oldu mu?
Hiçbir zorluğu ve dezavantajı yok. Çınar’da kadın kaymakam olmak çok daha avantajlı tabi her açıdan.
“GÖREVE BAŞLAMADAN ÇINAR’DAN TEBRİK MESAJLARI ALDIM”
Bunu göreve başladıktan sonra mı anladınız?
Göreve başlamadan önce anladım. 14 Temmuz akşamında kararname
yayınlandığının ertesi gününden itibaren Çınar’lılardan tebrik mesajları aldım.
Özlemle bekliyoruz diye mesajlar aldım. Bu zaten benim kafamda çınar için bir
alt yapı oluşturmuştu. Özlenerek bekleniyor olmakta beni heveslendirdi benim
şevkimi arttırdı buraya çok büyük heves ve istekle geldim. Buraya geldikten
sonra da vatandaşın karşılaması bambaşka bir şey. Ayakta karşılıyorlar herkes
çay ikram etmek istiyor sohbet etmek istiyor ben de zamanın el verdiği müddetçe
imkanların el verdiği müddetçe hafta içi hafta sonu vatandaşlarımızla
birlikteyim. Çünkü problemleri orada öğrenebiliyorum sohbet esnasında bana
söylenen bir cümleden bir ıstırabı anlayabiliyorum bir ihtiyacı anlayabiliyorum
bir isteği anlayabiliyorum o sebeple daha rahat yaptığımı söyleyebilirim.
“BENİ BAĞIRLARINA BASTILAR”
Yani bir sinerji oluşturdunuz diyebilir miyiz?
Bence oluşturdum. Ama vatandaşında bundaki katkısını göz ardı etmemek lazım bu şevki bu isteği veren de vatandaşımız. O kadar güzel bağrına bastılar ki kadar güzel karşıladılar ki benim üzerime düşen en iyi hizmeti vermek.
Çınar’ın Kaymakam ablası da oldunuz!
Oldum inşallah.
“MAHALLE TAKIMININ VAZGEÇİLMEZ KALECİYDİM”
Bir de futbolcu geçmişiniz var galiba. Hükümet konağı önünde top oynayışınızın sosyal medyada yayınlanmasıyla birlikte bayağı ses getirdi.
Futbolculuğum var. Ancak ben asıl lisanslı bisiklet sürücüsüyüm. Asıl spor dalında ilgilendiğim alan bisiklet ama futbolculuğum çok çok eskiye dayanıyor. Yaklaşık 6-7 yaşımdan beri futbol oynarım. Ben mahalle takımının vazgeçilmez kalecisiydim. Karadeniz Teknik Üniversitesinde bunu biraz daha ilerlettim. Orta saha forvete doğru kaymaya başladım. Karadeniz Teknik Üniversitesinin İlk kadın takımındaydım Meslek hayatıma başladıktan sonra da bunu olumlu yönde çocuklarımızla beraber olma yönünde eğitimin en iyi sporla olabileceğini, çocuğun kalbine giden en iyi yolun oyunun onlarla birebir diyalog olduğunu düşünenlerdenim 20 bin tane öğrencimiz var. Bu ada Çınar’ın nüfusunun 1/3’ine tekabül ediyor. Ben ¾’ne ulaşmayı taahhüt ettim az önce size. 20 bin tane öğrencimizle zaten direkt temas halinde olacağımız için zaten 2/3 de ısrarcıyım ve kararlıyım da onlara daha rahat ulaşabilmek için sporcu tarafımı da kullanmıyor değilim, hoşuma da gidiyor. Hem kendimi geliştiriyorum hem onların yeteneklerini tespit ediyorum. Daha önceki görev yerlerinde de yaptım bunu. İlk defa Diyarbakır’da yapmadım.
“ÇINAR’DA NEDEN MİLLİ BİR SPORCU KADIN YA DA ERKEN ÇIKARMAYALIM!”
Hatta bir tane çocuğumuzu bir takımın spor okuluna da
gönderdim çok da yetenekli bir çocuk. Eminim ki ileride milli takımda da
oynayabilecek bir çocuk, şu anda alt yapıda böyle çocuklarımız çok fazla
Diyarbakır’da neden bir milli sporcu çıkarmayalım Diyarbakır Çınar’dan neden
Karacadağ bölgesinden, leblebi taştan, gümüş taştan belki şu anda
Diyarbakırlıların bile ismini bilmediği bir mahallemizden bir milli sporcu hanımefendi
veya bir delikanlı çıkarmayalım.
Bir kadın Kaymakam olarak muhtemelen kadınlara biraz daha pozitif ayrımcılık yapacaksınız. Bu anlamda hizmet olarak ele alırsak kadınlarımıza yönelik devletimizin yapacağı bir iş veya işler olacak mı? Kadın kooperatifi var biliyorsunuz sayın valimizin direktifleriyle kurulan bazı ilçelerde kuruldu, Çınar’da kurulacak mı?
“KADININ DA ÜRETİMİN DE ADI YOKTU”
Bizim çok daha önce böyle bir çalışmamız oldu. Göreve
başladığım zaman müdürlerime sorduğum soru kaç tane kooperatifimiz var. Bana
taşıma kooperatifimden bahsettiler. Üretim kooperatifinin hiç olmadığını
bırakın kadın kooperatifini kooperatifin hiç olmadığını söylediler. Kadının adı
yok üretimin de adı yok. Yani üretimin bir birliği yok diyelim. Üretim var ama
bu birliği sağlayacak bir mekanizma yok. Hemen kadınlarımızdan bir kooperatif
kurarak, Zerzevan tatlımızı ürettirmeye başladık. Üretimdeyiz ve şu anda daha
yavaş ve sağlam ilerliyoruz. Şu anda sadece tatlı üzerinde gidiyoruz. Diyarbakır’daki
bazı restoranlarla anlaştık. Onlarında tatlımıza sunacağı bir takım böyle
değişiklikler olabilir. Onları da öğrenerek biz kadınlarımıza ürettiriyoruz
inşallah restoranlarımızda da bu sergilenmeye ve tattırılmaya da başlayacak.
Bir diyetisyen hanımefendiyle de görüştüm. Kendisine anlattım tatlımızı. Kendisine
de zaten hem tarifi ile beraber hem davet edeceğiz, hem göstereceğiz. Kendisi
de eminim buna inanıyordur. Bu balla yapılan bir tatlı. Balın doğal olduğu
sürece sağlığa da faydası var. Kendisi de bunu inşallah diyetinde önerebileceği
tatlılardan olur. Böyle bu şekilde de Türkiye piyasasına da açılmayı
düşünüyoruz. Sosyal medyayı kullanıyoruz biraz da takipçileri bol olan kişilere
tatlımızı göndereceğiz. instagram, Facebook ve twitter’da 24 saat boyunca artık
biliyorsunuz reklamlar o usulle yürümeye başladı sosyal mecralarda. Biz
reklamlarımızı bu şekilde yapmayı planlıyoruz. Şu anda üretim kapasitemizi
yeterli bulmadığım için kooperatifimizi riske atmak istemiyorum. Bir süre
restoranları idare edelim. Bir süre sonra kadınlarımız da gelişip hızlandıktan
sonra artık Türkiye’ye açılacağız.
“GENÇLERE YÖNELİK SPOR PROJELERİMİZ VAR”
Peki, ilçedeki erkeklere ya da gençlere yönelik projeleriniz olacak mı?
Gençlere yönelik spor projelerimiz var. Daha çok sporla uğraşmalarını istihdam dışında bahsediyorum, sporla uğraşacak gençler yetiştiriyoruz. Gençlerimizi kötü arkadaşlıklardan kötü bağımlılıklardan kurtarmaya yönelik projelerimiz var. Milli Eğitim ile Gençlik ve Spor İlçe Müdürlükleriyle beraber yürüttüğümüz projelerimiz de var daha çok onlara proje ürettirip kaymakamlıkça bu projeleri destekleme yönünde faaliyetlerimiz var. Kendilerini kaymakamlık içerisinde rahat hissettirme devletin himayesinde rahat hissettirme sonuca ulaştırma, biraz tembellikten kurtarıp üretime geçirme faaliyetlerimiz var.
Çınar diğer ilçelere oranla çok fazla araziye sahip bir bölge. Çiftçilere ve besicilere yönelik projeniz var mı?
BESİCİLER VE ÇİFTÇİLERE YÖNELİK PROJELERİMİZ VAR
Besicilere yönelik projemiz var. Çiftçilere yönelik bir
kooperatif kurmayı düşünüyorum rekabeti arttırabilmek için bunu daha önceki
görev yerinde yaptım. Bir zeytin kooperatifi kurdum bu kooperatif üzerinden GEKA
Kalkınma ajansından hibe aldık ve zeytin tatlandırma merkezi kurduk. Artık
eskiden 25 kuruşa sattıkları ham zeytini şu anda 1 liraya 1.1 liraya satma
imkanı buldular. Burada biraz daha o üründe rekabeti arttırabilmek için
tesisleri kurabilmemiz için bir kooperatif kurmamız ve halkı bir araya
getirebilmemiz gerekiyor. Ona yönelik çalışmalarımız var. Pirinçle ilgili
Karacadağ pirincimizin protein açısından da tescillenmesi ile artık babadan
kalma usulle değil de daha bilimsel bir usulle yapmak gerektiğini, belki bu
kooperatif vesilesi ile Çin ile bir bağlantı kurulabilir. Çin ile biraz daha bu
işleri nasıl yapıldığına biliyorsunuz Çin pirincin daha yoğun tüketildiği bir
ülke belki öyle bağlantılar kurularak, daha profesyonelce yürüteceklerini
düşünüyorum. Onun dışında kaymakamlığımızın halk eğitim merkezimizde arıcılık,
budamacılık gibi kurslarımız da açıldı. Çiftçiler eğitilmektedir. Bu eğitimler
daha profesyonel anlamda akılcı üretim ve rekabeti sağlayıcı anlamda
projelerimiz var.
Çınar’ı nasıl bir gelecek bekliyor?
ÇINAR HER ANLAMDA MEZOPOTAMYA’NIN MERKEZİ OLACAK
Çınar Mezopotamya’nın merkezi olacak her anlamda kültürel anlamda, ekonomik anlamda da. Bizim topraklarımız çok verimli. Kral kızı projesinden sonra 6 bin hektar arazinin sulanacağı sulanmaya başlayacağı. Burada hem devletimiz hem de üreticimiz ciddi anlamda bir verim elde edecek. Bir kere tarım alanında öncü olacak her şeyden önce bunu artık biliyoruz.
ZERZEVAN UNESCO’NUN ASIL LİSTESİNE GİRECEK
Kültür anlamında da Zerzevanın önemini UNESCO’ya girecek artık geçici listeden çıkıp asıl listeye geçecek. Hali hazırda bir ilgi var Zerzevana, bu ilgi emin olun 3 4 katına çıkacak bizim burada yapmaya çalıştığımız şey Zerzevana ilgi artarken çınar halkının da çınarda yaşayan kardeşlerimin de bu ziyaretlerden gelir elde edebilmesi. Öncelikli amacımız o.
ESNAFIMIZI EĞİTİYORUZ
Çınar merkezinde bir takım çalışmalar yapıyoruz bunun için. Esnafımızı da eğitiyoruz turizm konusunda. Pandemide özellikle sıfır vaka açıklamamın nedenlerinden birisi burası güvenli bir yer özellikle Diyarbakır’ın en güvenli ilçelerinden birisi. Buraya rahatlıkla gelebilirsiniz, burada rahatlıkla dolaşabilirsiniz, rahatlıkla tatilinizi yapabilirsiniz. Bir yandan da esnafımıza gelen misafirlerimize nasıl davranmaları gerektiğine yönelik onları nasıl ağırlamalarını gerektiğine yönelik bir takım sohbetlerden bahsediyoruz bunlar ön hazırlık. Çınar merkeze çekmeye çalışıyoruz özetle. Bu sene pandemiden dolayı 120 bin turist geldi, bunların 30 bini yabancıydı. 120 bin kişinin en azından çınara uğrayıp çınarı merak edip çınardan alışveriş veya yemek yemesini sağlayacak ortam oluşturmaya çalışıyoruz yani Zerzevana gelen misafirlerin artık çınarda da sonuçlarını görsün yani geçiş yolu olarak kullanılmasın çınar çünkü bunu hak ediyor ve gelecekte de Mezopotamya’nın merkezi olacak. Yani bu coğrafyanın merkezi olacak. Buna canı gönülden inanıyorum çok ciddi ve güzel bir gelecek bekliyor. Tabi bunun için birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var.
O hat oluşturuldu mu?
O hat var. Tabi ufak tefek bir takım sıkıntılar yaşanıyor ama biz vatandaşlarımızla yapmayı düşünüyoruz. Yatırımları konuştuğumuz zaman akıllarına yatıyor onlar da bu işin içerisinde olmak istiyorlar. Bunun gerisinde kalmak istemiyorlar. Çok şükür ki huzur ortamını yakaladık biz çınarla. Kaymakamıyla müdürüyle çoluğuyla çocuğuyla vatandaşıyla herkes hastalıkla mücadele ediyor herkes artık bu huzur ortamından memnun bu huzur ortamında yaşamak istiyor. Ailemizle çocuklarımızla gençlerimizle bu işi başaracağımıza inanıyorum ben. Emin olun çınar çok iyi bir yere gelecek hiç aklınıza gelemeyecek inanmayacağınız şeyler gerçekleşecek. Bizim gerçekten önemli projelerimiz var ama bu projelerimiz zaman alıyor 6-7 ayla çözülecek şeyler değil. Belki de o kooperatifi tatlandırma merkezinin kurdelesini ben kesemedim bir sonraki kaymakamımıza nasip oldu ama oldu çok şükür önemli olan vatandaşın ne kazandığı. Vatandaş odaklı çalışıyoruz biz.
ÇINAR’A YÜKSEKOKUL MÜJDESİ
Yüksekokul açıyoruz örneğin YÖK aşamasında görüşmelerimiz devam ediyor yüksekokul projemiz var yerimiz hazır. İlk sene 200 ikinci sene 400, üçüncü sene 500-550 öğrencimizi ağırlayacağız. Burada çocuk gelişimi bölümü var örneğin üniversitesinde de çocuk gelişimi açacağız. Buradan profesörler çıkacak ileride. Buradan liseyi bitiren bir çocuk üniversiteyi bitirecek oradan da belki doktorasını yüksek lisansını yapabilecek. Dışarıdan gelen öğrencileri düşünün hem ekonomik faydasını hem sosyal faydasını düşünün birer fahri elçi olarak gelecek öğrencilerimiz buraya. Çınarımızı anlatacaklar tanıtacaklar. 400 olacak 1600, 1600 olacak 16 bin. Büyüyerek gelişecek. Devletimiz sayesinde sayın Cumhurbaşkanımızın bize tanıdığı imkanlar, Sayın Bakanımızın sağladığı imkanlar sayesinde bunların hepsi devletimizin bize verdiği yetkiler ve imkanlar sayesinde oluyor.
“ANKARA’YA GİTTİĞİMDE ÇINAR İÇİN VERDİĞİM PROJELER İÇİN ELİ BOŞ DÖNMÜYORUM”
Emin olun biz Diyarbakır’da çalışan biz kaymakam olarak ben Ankara’ya gittiğim zaman verdiğim hiçbir proje eli boş dönmüyor. Diyarbakır Çınar olduğu için dönmüyor. Sayın cumhurbaşkanımızın ve Sayın Bakanımızın özel ilgileri var buraya. Bu ilgiyi doğru yerlere kanalize etmek önemlidir. İlçemizde görev yaptığım müddetçe bir taşın üzerine bir taş koyabilirsem ne mutlu bana.
Sait BAYRAM’ın Özel Röportajı
