Diyarbakır Kasaplar Odası Başkanı Hacı Atlı, kayıt dışı esnafın kayıt altına alınması ve denetimlerin düzenli yapılmasını istedi.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ‘Taklit ve Tağşiş’ listesi Diyarbakır’da da geniş yankı buldu. Adı listede yer alan esnaflar konuya ilişkin haberlere tepki gösterirken, lokantacılarla kasaplar karşı karşıya geldi. Lokantacıların kasaplara yönelik ithamlarının asılsız olduğunu belirten, Diyarbakır Kasaplar Odası Başkanı Hacı Atlı, kayıtlı esnaflardan kaynaklı bir sorun yaşanmayacağının altını çizdi.
Diyarbakır’da 200’ün üzerinde kayıtlı kasap olduğunu ancak buna karşın 500’e yakın kayıt dışı kasap bulunduğunu ve ara sokaklarda kayıt dışı çalışan esnaftan kaynaklı kırmızı ette ciddi sıkıntıların yaşanabileceğini kaydetti.
Geçtiğimiz günlerde Tarım ve Orman Bakanlığı ‘Taklit ve Tağşiş’ listesini yeniledi. Son tahlillerde 618 firmaya ait 1211 parti üründe taklit ya da tağşiş yaptığı tespit edildi. İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere birçok şehirdeki denetimlerde rastlanan hileler tek tek açıklanırken, Diyarbakır’dan da 56 işletmenin adı listede yer aldı.
Diyarbakır Kasaplar Odası Başkanı Hacı Atlı, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ‘Taklit ve Tağşiş’ listesine ilişkin değerlendirme yaptı.
“KABAHATİ KASAPTA ARAMAK DOĞRU DEĞİL”
‘Taklit ve Tağşiş’ listesinde adı geçen esnafların kasapları suçladığına ilişkin duyumlar aldıklarını belirten Atlı, şunları söyledi: “Lokantacı arkadaşlarımız bir kasaba geldiğinde hangi eti istediyse onu alır. Odamıza kayıtlı olan 200’ün üzerinde kasap esnafımız var. Kayıtlı esnafımızda böyle bir sıkıntı yaşanmasına ihtimal vermiyorum. Diyarbakır’da kayıt dışı esnafımız çok var ve bunlarda sıkıntı yaşanabilir. Yalnız kasaptan aldığı dana etini lokantasındaki müşteriye kuzu eti diye verirse bunda da kasapları sorumlu tutmamak lazım. Biz Kasaplar Odası olarak gerekli denetimlerimizi yapıyor, kasap esnafımızı dolaşıyoruz. Vatandaşlarımızı da sürekli olarak, hazır kıyma alınmaması konusunda uyarıyoruz. Vatandaş, daima hazır kıymadan uzak dursun, almasın. Kasaplarımıza giden lokantacı esnafımız, hangi eti isterse onu alır. İsterse but alır, isterse kıyma alır, isterse kaburga alır. Burada kabahati kasapta ya da Kasaplar Odasında aramak doğru bir yaklaşım değildir.”
UCUZ ETE DİKKAT!
Tek tırnaklı etlerin piştikten sonra tespitini yapmanın çok zor olduğunu ifade eden Atlı, şöyle konuştu: “Tek tırnaklı hayvan eti piştikten sonra bir Kasaplar Odası Başkanı olarak ben dahi tespit edemem. Bunun tespiti ancak alınan numunenin laboratuar tespitinde ortaya çıkar. Bunun yanında, lahmacunun porsiyonunu 15 TL’ye veren lokantalar var. Peki, bu fiyat o esnafları nasıl kurtarıyor, bunu bir açıklasınlar. Kıymanın kilosunun 50 TL olduğu bir yerde, bir porsiyon lahmacun 15 TL ise burada bir vatandaş olarak durup düşünmemiz lazım.”
“YETERLİ DENETİMLER YAPILMIYOR, HER ŞEY GÖSTERMELİK YAPILIYOR”
Bakanlığın açıkladığı listede yer alan esnaflara ilişkin olarak ise Atlı şunları söyledi: “Bir insan doğru çalışırsa zaten doğrudur, burada bir sıkıntı çıkmaz. Ama bir insan Allah’tan korkmuyorsa ve bunu yapıyorsa zaten haram işliyor demektir. Onun yaptığı da kazancı da haramdır. Bunu kasap da yapsa lokantacı esnaf da yapsa haramdır. Esnafımızın dürüst çalışması lazım. Bugün bakanlık bunu tespit etmişse ve böyle bir liste açıklamışsa bunda bir sıkıntı vardır. Bu konunun üzerinde durulması lazım. Halk sağlığı bizim için çok önemlidir. Ama maalesef Diyarbakır’da bu konuda yeterli denetimler yapılmıyor ve gerekli tedbirler, önlemler yeterince alınmıyor. Yeterli denetimler yapılmıyor, her şey göstermelik yapılıyor. Bu da yerel yönetimlerden kaynaklanıyor. Biz gerek Büyükşehir Belediyesi gerekse de Bağlar Belediyesine defalarca bu konuda dilekçeler yazdık. Yaşanan sıkıntıların önüne geçilmesi için denetimlerin arttırılmasını istedik. Ama maalesef gerekli çalışmalar yapılmadı. Belediye denetimleri nedense hep kayıtlı esnaflara yapılıyor. Ama zaten sıkıntı da kayıt dışı esnaftan kaynaklanıyor. Kayıt dışı esnafa ise denetim yok. Kayıtlı olan esnaf arkadaşlarımızdan zaten bir sıkıntı yok. Onlarla ilgili zaten herhangi bir şikâyet almıyoruz. Sorunun kaynağı kayıt dışında. Diyarbakır’da 500’e yakın kayıt dışı esnaf var ve asıl denetim buralara yapılmalı. Biz belediyeden kayıt dışı esnafın kayıt altına alınmasını istiyoruz. Kayıtlı esnaflarımıza gerekli denetimleri Oda olarak zaten biz yapıyoruz. Kayıt dışı esnaf kayıt altına alındığında herhangi bir sıkıntı yaşanmayacağına inanıyoruz.”
“KIYMA MAKİNELERİNİN AYRILMASI İÇİN GEREKLİ ÇALIŞMALARI BAŞLATACAĞIZ”
Kasaplarda kırmızı et ve tavuk reyonlarının ve et doğranma alanlarını ayrılması gerektiğini belirten Atlı, “Tavuk etinin doğranma yeri ile kırmızı etin doğranma yerinin ayrı olması için kasaplarımıza yönelik bir çalışma başlatacağız. Yine kırmızı et çekilen makine ila tavuk eti çekilen makine aynı olamaz. Burada ne yapsanız etler birbirine karışır. Bunların da ayrı olması gerekiyor. Vatandaş tavuk etinin kıymasını istiyor ve kırmızı etin çekildiği aynı makine ile çekiliyor. Burada sorun var; kırmızı et ile tavuk etinin karışması sağlık açısından uygun değil. Bu sorunu aşmak için esnaf arkadaşlarımızla gerekli görüşmeleri yapacağız ve kıyma makinelerinin ayrılması için gerekli çalışmaları başlatacağız.” diye konuştu.
“EĞER 10 TL VE ALTINDA ET DÖNER SATILABİLİYORSA BURADA BİR SIKINTI VAR DEMEKTİR”
Döner tezgâhlarında tüketilen etler konusunda vatandaşı uyaran Atlı, şu ifadeleri kullandı: “Daha önceleri döner yapıldığı zaman, lokantacı arkadaşlar etlerini kasaplardan kendileri alır ve terbiyesini yapıp döneri kendileri takarlardı. Ama şimdi birçok esnaf hazır döner alıp tezgâhında satıyor. Döner tezgâhında kırmızı etin porsiyonunun 30 TL’den aşağı olmaması gerekir. Ama bakıyoruz, 10 TL’nin altında et döner satan yerler var. Köşe başlarında ucuz döner satan yerlerin denetlenmesi lazım. Eğer 10 TL ve altında et döner satılabiliyorsa burada bir sıkıntı var demektir. Döner etinin içinde dana ciğer eti dediğimiz eti kullanan esnaflar olabildiğini biz geçmiş yıllardan biliyoruz. Vatandaşın ucuz dönere dikkat etmesi lazım. İster kasaplardan kaynaklı olsun ister lokantacı esnaftan kaynaklı olsun her kim ki, usulsüz bir iş yapmışsa ve halkın sağlığı ile oynamışsa gerekli cezai işlem yapılsın. İster kayıtlı ister kayıt dışı hangi esnaftan kaynaklı bir sorun yaşanmışsa bu konuda asal ihmale gelmez, taviz verilemez. Vatandaşı sağlığı söz konusu olduğunda kimsenin gözünün yaşına bakılmaz.”
“DENETLEMELER SADECE GÖZ BOYAMAK İÇİN ANA ARTERLERDEKİ BİRKAÇ ESNAFA YAPILMASIN”
Vatandaşı ucuz et konusunda uyaran Atlı, “ İnsanlarımız sağlıklı et tüketebilmek için her şeyden önce ucuz olana dikkat etmeli. Diyarbakır’da köklü olan ve kaliteden ödün vermeyen esnaflarımız var. Tabii bir insan hile yaparsa, harama yönelirse bunun önüne geçmek çok zor. Eğer bir esnaf tek tırnaklı etini lokantasındaki müşterisine verecek kadar vicdandan yoksunsa bunu onların vicdanına bırakıyorum. Müşteri pişmiş eti tüketirken, bunun ne eti olduğunu anlayamaz. Bu ancak gerekli inceleme sonucunda ortaya çıkar. O yüzden de denetimler çok önemli ve sürekli olarak yapılmalı. Bayramdan bayrama denetim olmaz. Günlük tüketilen bir yemeğin denetimi aynı gün yapılmalıdır. Denetiler konusunda biz Büyükşehir ile de Tarım İl Müdürlüğü ile de sürekli istişare halindeyiz. Denetimler konusunda taviz olmaz. Denetimler sadece kayıtlı esnafa yapılmasın. Ana arterlerde işletmesi olan bazı esnaflarımız var ve iki günde bir denetleme yapıldığını söylüyorlar. Denetlemeler sadece göz boyamak için ana arterlerdeki birkaç esnafa yapılmasın. Bütün esnaflar, özellikle de ara sokaklardaki kayıt dışı esnaflar denetlensin. Çünkü sorunun kaynağı kayıt dışı.” diye konuştu.
“TAŞIMA SIRASINDA ÖLEN HAYVANLARIN ETLERİNİN SATILDIĞI BİR PİYASA VAR BAĞLAR’DA”
Kayıt dışındaki esnafın kayıt altına alınması için gerekli çalışmaların titizlikle yapılması gerektiğinin altını çizen Atlı, Bağlar ilçesinde yapılan kan dondurucu bir soruna işaret etti. Atlı, “Bağlar ilçesi için belediyeye defalarca dilekçe yazdık. Kaçak et kesimi orada yapılıyor, ölü hayvan piyasası orada kuruluyor. Taşıma sırasında ölen hayvanların etlerinin satıldığı bir piyasa var Bağlar’da. Bu esnafların ne bize ne esnaf sanatkâr odasına herhangi bir kayıtları yok. Biz onlara denetim yapamıyoruz ama belediyeler oralara denetim yapabilir. Belediyelerin kayıt dışı esnaf üzerinde durması lazım.” İfadelerini kullandı.
“KIRMIZI ET EN AZ YÜZDE 15 ZAMLANACAK”
Et ve Süt Kurumu’nun depolarının ithal etle dolu olduğunu ve yerli üreticiden yeterince et almadığını ifade eden Atlı, olası et zammına ilişkin şunları söyledi: “Et ve Süt Kurumu’nun depoları ağzına kadar ithal etle dolu. Haliyle yerli üretici Et ve Süt Kurumu’na gittiği zaman besisine istediği fiyatı bulamıyor. Beslediği hayvanı için istediği fiyatı alamayan üretici, hayvanını zararına da satmak istemiyor. Öte yandan vatandaşın alım gücü de çok düştü ve artık asgari ücretle geçinen vatandaş kırmız et yiyemiyor. Vatandaşın alım gücü düştüğü için kırmızı et piyasası şuan durgun. Şuan et fiyatları normal seviyede olmasına rağmen satışlarda yüzde 40’a varan düşüşler söz konusu. Öte yandan kırmızı ette bu aydan sonra yüzde 15 ve üstü bir zam beklentisi var. Çünkü kış aylarında kesime giren hayvan sayısında düşüş yaşanır. Kışın yağan kardan dolayı yollar kapanır ve köylerle ulaşım kesilir ve haliyle köylerden hayvan gelmez. Bu da piyasadaki hayvan sayısında bir daralmaya yol açar. Tabii eskisi gibi bir hayvan üretiminin olmaması da genel bir sorun.
“ETİN ZAMLANACAK OLMASINDA ELEKTRİK ZAMLARININ DA ETKİSİ VAR”
Öte yandan etin zamlanacak olmasının bir etkeni de son aylarda elektriğe gelen zamlardır. Son aylarda elektrik yüzde 30 zamlandı. Kasap esnafının işyerinde ciddi bir elektrik tüketimi oluyor. Etin muhafazası için çalışan dolaplardan, klimalardan kaynaklı elektrik zammının esnafın girdilerini arttırması da bir etken. Yani, etin zamlanacak olmasının bir nedeni de elektrik zammı. Ayda 3 bin TL elektrik gideri olan esnafın bunu et fiyatlarına yansıtmaması mümkün değil.”
Özel Haber/ Ali Abbas Yılmaz