Beslenme kişinin sağlığını koruması, vücudunun gereksinimi olan enerji ve yapıtaşlarını karşılaması için sürekli ve düzenli olarak almak zorunda olduğu gıda maddelerinin tüketilmesi davranışıdır.
Vücuttaki tüm hücre ve dokuların yaşamlarını devam ettirmeleri ve sağlıklı kalabilmeleri, dengeli beslenme ile mümkündür. Gebelikle birlikte vücutta birçok değişim olmaktadır. Kişinin günlük ihtiyaç duyduğu enerji miktarı artmaktadır. Bebeğin sağlıklı gelişimi ve büyümesi, annenin beslenme alışkanlığıyla doğrudan ilişkilidir. Gebelik süresince annede demir eksikliği, kabızlık, bulantı – kusma, ödem, mide yanması ve reflü gibi birçok sindirim sisteminin olumsuz etkilenmesiyle oluşan sorunlar ortaya çıkmaktadır. Düzenli ve sağlıklı bir beslenme alışkanlığı bu tür problemlerin çözümünde etkili olacaktır. Gebelikte artan demir ihtiyacı nedeniyle kırmızı et, kümes hayvanları, kuru baklagiller, tam tahıl ve zenginleştirilmiş tahıl ürünleri gibi demirden zengin besinlerin tüketilmesi faydalı olacaktır. Yemeklerle birlikte içilecek olan çay ve kahvenin demir emilimini olumsuz etkileyeceği unutulmamalıdır. Özellikle gebeliğin ilk 3 ayında ortaya çıkan bulantı kusma şikâyetleri için nane çayı ve zencefil gibi baharatların tüketilmesi önerilmektedir.
Gebelikte tüketilmesi tavsiye edilen bir diğer besin balıktır. Balıklarda bulunan omega -3 vitaminin bebeğin zihinsel gelişimi açısından önemli olduğu bilinmektedir. Süt, yoğurt, peynir gibi besinlerde vücudun ihtiyacı olan proteini karşılamaktadır. Hayvansal protein olan bu gıdaları tüketemeyen hastalar protein ihtiyaçlarını kurubaklagil yemeklerinden, mercimekli veya nohutlu çorbalardan sağlayabilirler. C vitamininden zengin sebzelerin (maydanoz, kıvırcık, lahana, biber, domates, karnabahar ) ve meyvelerin(kuşburnu, portakal, mandalina, elma, şeftali) tüketilmesi de bağışıklık sistemini güçlendirecektir. Sofralarda kullanılan tuzların iyotlu olmasına dikkat edilmelidir. Gebelik tansiyonu ve fazla ödem şikâyetleri olan gebelerin ise diyetlerinden tuzu çıkarmaları önerilmektedir. Her bireyde olduğu gibi gebeler de su ve sıvı tüketimine dikkat etmesi gereklidir.
Günde en az 8-10 bardak su tüketilmelidir. Bebeğin suyunda azalma olan gebelerin özellikle havuç suyu ve armut tüketmelerini tavsiye ederim. Hastalarımın sıkça sordukları çay kahve tüketimi nasıl olmalıdır sorusudur. Çay ve kahve yoğun kafein içeren içeceklerdir. Bebeğe zararlı olduğu bilinen ve direkt bebeğin kilo alımını etkileyen kafein alımı sınırlandırılmalıdır. Günde en fazla bir fincan kahve veya 3 fincan çay içilmesi yeterlidir. Özellikle kafeinden zengin yeşil çay uzak durulması gereken içeceklerin arasındadır. Hazır paketlenmiş meyve suyu, gazlı içeceklerin yerlerine doğal sıkım meyve suları ve ayran tercih edilmelidir. Peki, sağlıklı beslenme sanıldığı gibi kolay uygulanabilir bir durum mudur? Veya her hane sağlıklı beslenebilmek için yeterli bütçeye sahip midir?
Tabii hayır.
Sağlıklı besinler tüketmek için de belirli bir bütçeye sahip olmak gerekiyor . İçinde bulunduğumuz kötü ekonomik durum ve derinleşen yoksulluk, kişilerin beslenme davranışını olumsuz etkilemektedir. Günden güne pahalılaşan gıda ve temel ihtiyaç ürünleri, insanların mutfağını ve sağlığını doğrudan sarsmaktadır . Herkese sağlıklı ve huzurlu yeni yıllar dilerim. Tabi mümkün olursa…
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Alican SAPMAZ’ın yazısıdır..