DTSO, DİSİAD VE DESOB, hükümetin açıkladığı destek paketini olumlu bulmakla birlikte pakette yer almayan kimi başlıklar konusunda ek bir paket açıklanmasını ve sunulan desteklere erişimin ise kolaylaştırılması gerektiğini ifade ettiler.
Diyarbakır iş dünyası STK’ları Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın koronavirüse karşı önlemlere ilişkin açıkladığı destek paketini değerlendirdi.
DTSO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın koronavirüs tedbirleri kapsamında açıkladığı destek paketini olumlu bulduğunu ancak güvencesiz işçiler ve 10 kişiden az işçi çalıştıran esnaflar için ek başlıklarla paketin güncellenmesi gerektiğini kaydetti. Kaya, koronavirüs salgını ile mücadelenin etkin bir şekilde yürütülmesi noktasında vatandaşa “evde kal” çağrısını yinelerken, evde kalan, işine gidemeyen vatandaşların ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik ise bir toplumsal dayanışma ağının örülmesi gerektiğini ifade etti.
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın koronavirüs tedbirleri kapsamında açıkladığı destek paketine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kaya, ayrıca vatandaşın “evde kal” çağrısına uymasına ilişkin olarak da Diyarbakırlılara seslendi.
KAYA: “DESTEKLERE ERİŞİM KOLAYLAŞTIRILMALI”
Hükümetin koronavirüse karşı alınacak önlemler kapsamında hazırladığı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan destek paketine ilişkin değerlendirmelerde bulunan DTSO Başkanı Kaya, şunları söyledi: “Tabii bu yaşanan sürecin geleceği boyutu şuan kestirmek çok kolay değil. Bu sürecin nereye evrileceğini anlayamıyoruz. Hükümetin açıkladığı paketin can suyu olma durumuna baktığımız zaman; evet, paketin içinde iyileştirici, nefes aldırıcı bazı başlıklar var. Doğrusu, özellikle işverenlere, sanayicilere ve güvenceli çalışanlara ilişkin belli başlıklar var. Gerek kısa çalışma ödeneği olsun gerek kredilerin, vergilerin ve SGK primlerinin ertelenmesi olsun, tüm bunlar önemli başlıklar. Ama tabii bunların uygulamasına da bakmak lazım. Gerçekten eski bürokratik sorunların olduğu kısımlar muhakkak içinden çıkarılmalı. Hele ki şuan sokağa çıkma yasağını konuştuğumuz bir ortamda bu işlemler oldukça kolaylaştırılmalı. Bu kolaylaştırmalar çok ok önemli ve krizin sürecine göre de yeni yeni adımlarla güncellenmelidir. Özellikle kayıtdışı çalışan ve gündelikçi diye ifade ettiğimiz insanlar çok fazla. Bunlara yönelik adımlar da atılmalı. 10 çalışanın altında personel istihdam eden küçük esnafa dönük de adımlar atılmalı. Bunlar pakette eksik olan kimi başlıklardır. Kamuya yönelik kira alınmaması çıktı ama özellikle ilimizin tarihsel geçmişinden kaynaklı vakıf işyerleri çok fazla. Özellikle vakıf işyerlerinin kiralarının uzun bir süre alınmaması gerekiyor. Çünkü oldukça da yüksek oranda kira ödüyorlar.”
‘VİRÜS BİZE ŞUNU GÖSTERDİ Kİ, ASLINDA BU BİR SAĞLIK VAKASI OLDUĞU KADAR BİR SOSYAL VAKADIR DA’
Devletin vatandaşa yönelik yükümlülüklerinin yanı sıra STK’ların da katkı sunması gerekenleri ifade eden Kaya, şöyle konuştu: “Tabii baktığımızda hepimizin bu işe bir şekilde katkı koyması gerekiyor. Evet, hükümetin vergisel, kredisel ve çalışanlara yönelik düzenleme yapma zorunluluğu var ama kentimizde de mağdur olan insanlara yönelik bizlerin de bir çalışma yapması gerekiyor. Özellikle güvencesiz çalışanlara, yoksul kesime yönelik yerel yönetimlerin bütçelerinden önemli kaynak ayrılmalı. Çünkü bu kaynaklar bizlerin vergileriyle oluşuyor ve bölgede bu süreçte çalışamayan, işsiz kalan insanlara ve yoksullara başta gıda yardımı olmak üzere, giysi ve sağlık boyutuna kadar desteklerin verilmesi gerekiyor. Bunun öncülüğünü de kendi bütçemizden oluşturduğumuz yerel bütçelerin başlatması, katkı koyması gerekiyor. Ama tabii bizler de özellikle de üye sayıları bizim gibi fazla olan Odaların, Borsaların, esnaf Odalarının gerek bütçelerinden gerekse de üye tabanlarından; tam da dayanışmanın, birlikteliğin, yoksula katkının yapılması gerektiği bir süreçte bu adımlar atılmalıdır. Virüs bize şunu gösterdi ki, aslında bu bir sağlık vakası olduğu kadar bir sosyal vakadır da. Yani, komşunuz fakirse, aç yatıyorsa bu açlık bir gün gelip sizin sınırlarınıza, kapınıza dayanıyor. Virüsü tam da böyle okumak lazım. Yani, size karışmayan virüs olmuyor. Tıpkı, açlık, yoksulluk gibi. Bu toplumda insanların yoksulluğu, açlığı, işsizliği, çocukların yiyeceksiz kalması toplumun şuan en öncelikli sorundur.”
‘VİRÜSE KARŞI MÜCADELEDE TOPLUMSAL BİR DAYANIŞMA AĞININ ÖRÜLMESİ GEREKİYOR’
İş dünyasının, STK’ların Odaların virüsle mücadelede ortak bir tutum geliştirerek toplumsal bir dayanışma ağı kurulmasına işaret eden Kaya, şunları ifade etti: “Bugün büyük sanayici kesiminde çalışanlarına bazı desteklerle bir katkı sunabilirler ama bunun da sürekliliğinin sağlanması önemlidir. Bu noktada işsizlik fonunun devreye konulması ve yeterliliği de önemli. Elbette ki, sorun sadece devlete şunu şunu yap demenin de ötesindedir. Evet, devlet de hükümet de yerel yönetimler de üzerine düşeni yapmalı ama yetmez, bizlerin de bir çalışma başlatması gerekir. Komşunun komşuya destek olması, işsize sahip çıkmak gibi bir çalışmanın da ivedilikle başlatılması gerekiyor. Yani, virüse karşı mücadelede toplumsal bir dayanışma ağının örülmesi gerekiyor. Virüsle birlikte şu görüldü; evet, yanınızdaki insanın sağlığı sizin de sağlık sorununuzdur. Biz de kentimizde, yanınızdaki komşunuzun açlık sorunu sizin de açlık sorununuzdur şiarıyla yola çıkıp, yanımızda çevremizde evine gıda götüremeyen insan bırakmamalıyız. Tabii biz Oda olarak üyelerimiz üzerinden bir çalışma yapıyoruz. Bu çalışmayı geleceği inşa etme noktasında şuan kendi kaynaklarımızdan, TOBB’nin kaynaklarından ve üyelerimizin destekleriyle bir çalışma yürütüyoruz. Tabii oluşacak bir kampanyaya da her türlü desteği vereceğimizi ifade etmek isteriz. Şu aşamada sağlık her kesimin önceliği olmalıdır ve bunun için de evde kalma çağrısını çok çok önemsiyoruz. Bu hastalığı yenmenin birinci, en önemli ve hatta tek yöntemi evde kalıp bu hastalıktan korunmaktır. Bunu tam bir disiplinle yerine getirdiğimizde sonrasındaki ikinci, üçüncü adımları çok rahatlıkla atabiliriz. Gıda yardımı olsun, desteklerden faydalanmak olsun bunlar çok çok kolaylaşacaktır. Ama ilk adımı sağlıklı bir şekilde atamadığımızda bu süreç bizi bir bilinmeze götürür. Hakikaten çok tehlikeli bir sürece sürüklenebiliriz. İtalya örneği konuşuluyor ama İtalya gibi bize göre sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyi kat kat ileri olan bir ülkede bunlar yaşanıyorsa bizde nelerin yaşanacağını da iyi hesaplamamız gerekiyor.”
‘İNSANLARIN HİÇBİR ŞEY OLMAMIŞ, OLMAYACAKMIŞ GİBİ SOKAKLARA ÇIKMASI BİZİ RAHATSIZ EDİYOR’
Vatandaşların “evde kal” çağrısına uymada belli bir zafiyet gösterdiğine dikkat çeken Kaya, koronavirüse karşı mücadelede izolasyonun önemine dikkat çekerek, vatandaşa uyarılarda bulundu: “Maalesef sadece Diyarbakır’da değil Türkiye’de “evde kal” çağrısı konusunda istenilen düzeyde bir farkındalık yaratılamadı, ciddiyet oluşturulamadı. Belki de bizim şansımız bir Çin bir Fransa bir İtalya örnekleri önümüzdeyken, oralardan sonra virüs salgını bize bulaşmışken, bize hala daha oralarda yaşananlardan ders almış değiliz. Ki, çok ucuz bir korunma yöntemi; belki de dünyada yüz yılda yaşanan en büyük travmayı yaratan salgının en kolay korunma yöntemini dahi uygulamada başarısız haldeyiz. Tek bir korunma yöntemi var, evimizde ailemizle, çocuklarımızla oturup virüsün bize bulaşmasını ve yayılmasını engellemek. Bunu dahi yapmayı beceremiyorsak bu bir toplumsal sorundur. Bu iş emir komuta ile askeri disiplin ile zorla yapılabilecek bir şey değildir. Bu tamamen bilinç işidir. Burada bizlere, basına, kamuya çok önemli toplumsal görevler düşüyor. Bu iş bir şekilde mutlaka yapılmak zorunda. Bu işi az zarar görerek yapmak var ya a çok zarar gördükten sonra yapmak var. Bu iş er geç bir şekilde yapılacak ve insanlar evlerinden çıkamaz hale gelecekler. Ama bunu büyük acılar yaşayarak yapmak da var acıyı minimize ederek yapmak da var. Bugün önlemimizi sıkı bir şekilde uygularsak acımız daha az tahribatımız daha düşük olacak. Bunu başaramadığımızda yarın iki anlamda da büyük acılar yaşayacağız. Hem çok yakınlarımızı kaybedeceğiz hem de ekonomimizin düzelmesi için çok daha fazla zaman kaybedeceğiz. Bozulan ekonomide insanlarımız iş bulamayacak, aş bulamayacak ve her şey çok daha kötü olacak. İşte tam da böyle bir sürecin içindeyken, halen insanların hiçbir şey olmamış gibi, hiçbir şey olmayacakmış gibi sokaklara çıkması doğrusu bizi rahatsız ediyor. Biz gerek sosyal medyadan gerek basın aracılığıyla gerekse de SMS’lerle halkımızın evlerinde kalması gerektiği çağrısını yineliyoruz.”
‘İNSANLARIMIZ “EVDE KAL” ÇAĞRISINA TAM BİR DİSİPLİNLE UYMALILAR’
Kamu görevlilerinin, STK’ların koordinasyon halinde olduğunu ve vatandaşın ihtiyaçlarını karşılama noktasında seferber olduklarını dile getiren Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü iş insanlarına olsun, çalışanlara olsun nasıl bir destek verileceği, hükümet tarafından, yerel yönetimler tarafından veya bizler tarafından nasıl bir destek sağlanacağı, biz bunları mutlaka o kişilere ulaştıracağız. Yani, duyurusunu SMS yoluyla, sosyal medya üzerinden kesinlikle. Bu konuda hiçbir şey kaçırmayacaklar. Biz bunu çok yakından takip ediyoruz. Bu uygulamalar, gerek destekler gerekse de Diyarbakır’da Sayın Valinin Başkanlığı’nda kurulmuş yapılarla yardım kampanyalarını, bir şekilde evlerini ulaştıracak altyapıyı bu kent hazırlıyor. Bu kentte böyle bir sivil toplum yönetim kadrosu var. İnsanlar buna inanmalı ve can güvenliklerini koruma anlamında ve her şeyin daha sağlıklı bir şekilde oluşması anlamında kesinlikle evlerinde kalmalılar. Kentin en önemli sorunlarında biri budur. İnsanlarımız hem kendi sağlıkları hem toplum sağlığı için “evde kal” çağrısına tam bir disiplinle uymalılar.”
‘LÜTFEN EVİNİZDE KALIN’
Diyarbakırlılara “evde kal” çağrısını yineleyen Kaya, şunları ifade etti: “Çok değerli Diyarbakırlı ağabeylerim, ablalarım, kardeşlerim, annelerim, bacılarım; sizlerden rica ediyoruz. Bu travmayı engellemek istiyorsak, bu hastalığı bitirmek istiyorsak, yapacağımız çok basit, çok ucuz tek bir iş var, kısa bir süre de olsa evde kalalım, dışarı çıkmayalım ve bu sürecin bu şekilde çok daha rahat bir şekilde biteceğine inanalım. Yoksa inanın hepimiz büyük acılar, travmalar yaşayacağız. Bunun tek bir ucuz yöntemi var, evde oturmak. Merak etmeyin, kamu görevlileri, bizler her türlü çalışmayı yapıp her türlü bilgiyi sizlere bir şekilde ulaştıracağız. Ama sizlerden tek bir ricamız var. Lütfen evinizde kalın.”
EBEDİNOĞLU: ESNAF İÇİN YENİ BİR PAKET AÇIKLANSIN!
Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (DESOB) Başkanı Alican Ebedinoğlu da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı destek paketine ilişkin kimi eksikliklere işaret etti.
Açıklanan pakette esnaf için açıklanan desteklerin yetersiz olduğuna vurgu yapan Ebedinoğlu, acilen yeni bir destek paketinin açıklanması gerektiğini kaydetti.
‘ESNAFA EN AZ 6 AYLIK KİRA DESTEĞİ VERİLMELİ’
Koronavirüsü nedeniyle alınan önlemleri yerinde ve olumlu buldukları belirten Ebedinoğlu, paketin eksiklikler içerdiğine de dikkat çekerek, “ Ancak salgın nedeniyle iş yapamayan esnafımız için açıklanan destek çok yetersizdir. Acilen yeni bir destek paketi açıklanıp devreye sokulması gerekmektedir, Çarşılar, sokaklar boş. Esnaf siftah yapmadan akşam dükkân kapatıyor. Kira, elektrik, su, doğalgaz, stopaj, SGK ve çalışan ödemeleri devam ediyor. En az 6 Aylık kira desteği verilmelidir. Uzun vadeli 6 ay ön ödemesiz faizsiz bir kredinin verilmesi gibi desteklerin sağlanması gerekiyor. Diyarbakır’da Esnafın yanında günlük yevmiyeyle çalışan on binlerce gencimiz işsiz ve zor durumda bu zor süreci atlatana kadar çalışanlarımıza da bir dest sağlanmalıdır” diye konuştu.
‘SERMAYESİ AZ OLAN ESNAFIMIZIN DAYANMA GÜÇLERİNİ ARTIRACAK TEDBİRLER UYGULAMAYA KONMALI’
Sağlığın her şeyin başında geldiğine değinen Ebedinoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak, esnafımızın bu süreci en az zararla atlatması için önlemler de vakit geçirilmeden peşi sıra açıklanmalıdır. Sermayesi az olan esnafımızın dayanma güçlerini artıracak tedbirler uygulamaya bir an önce geçirilmelidir. Bu tedbirler alınmadığı taktirde, işsizlik nedeniyle toplumsal sorunlarla karşı karşıya kalacağımızın kaygısı içerisindeyiz. Devletin sırtındaki en büyük istihdam yükünü alan esnafa sağlanacak her türlü destek ve teşvik, ülkemiz ekonomisinde olumlu izler bırakacağını unutmamalıyız.”
DİSİAD: DESTEKLER HIZLICA KULLANIMA HAZIRLANMALI
DİSİAD Yönetim Kurulu ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı COVİD-19 salgınıyla mücadele paketine ilişkin yaptığı açıklamada, hükümetin sunduğu desteklere erişimin önündeki bürokratik engellerin kaldırılmasına işaret etti.
‘İŞLETMELERİN SGK VE VERGİ YÜKÜMLÜLÜKLERİNİN HAZİNE TARAFINDAN KARŞILANMASI’
Diyarbakır Sanayici ve İş İnsanları Derneği (DİSİAD) Yönetim Kurulu açıklamasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, COVİD-19 salgını değerlendirme toplantısı sonrası açıkladığı karalara ilişkin şunlar ifade edildi: “Ocak ayında ortaya çıkan’den COVİD-19 salgını dolayısıyla işletmelerimiz iş kaybına uğramıştır. Bu kayıplardan dolayı İşletmelerin SGK ve VERGİ yükümlülüklerinin hazine tarafından karşılanması durumunda işverenin ücret ödemelerinde rahatlama sağlayacaktır. Var olanın tehlikenin bittiğine dair resmi açıklamanın yapılacağı süreye kadar sektör ayrımı yapmaksızın, faizsiz ayakta kalma desteği verilmesi sürecin daha kolay atlatılmasına yardımcı olacaktır. Bununla beraber ülkenin uzun zamandır ekonomi durağanlığından kaynaklı kamuya ait olan ödemelerin yapılandırma seçeneğinin zorunlu bir ihtiyaç olduğu önümüze gelmektedir ki; uzunca bir süredir meclis gündeminde bulunan bu konun ivedilikle yasallaşması elzemdir. Finansa erişim noktasında firmaların gerek KGF gerek ise kamu bankacılığının yaratacağı kaynaklar konusunda işletmelerin finansa erişimi için mevzuatların asgari olarak belirlenerek kullanıma hazır olması sağlanmalıdır” ifadelerine yer verildi.
‘İSTİHDAM DESTEĞİ VE NAKİT AKIŞI HIZLICA KULLANIMA HAZIR HALE GETİRİLMELİ’
Koronavirüs salgını dolayısıyla birçok ülkenin piyasalarını fonladığına vurgu yapılan açıklamada, “Kamu kaynaklarının bu günler için kullanılması sosyal devlet anlayışını daha ’da güçlü kılar. Üretici firmalarımızın yaşadığı kayıplar göze alınarak istihtam desteği ve nakit akışı konusunda dün Cumhurbaşkanı tarafından ’da ele alınan bu hususun işletmeler için hayati bir durum olduğunu hatırlatarak hızlıca kullanıma hazır hale getirilmelidir. COVİD-19 Salgını ile ilgili mücadelede kamuoyuna bilgi verilerek şeffaf olarak yürütülmesi ve alınacak tedbirlerin bir an önce harekete geçmesi yarınlar için çok kıymetlidir” denildi.
Kaynak: Tigris Haber