Diyarbakır 11. Bölge Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ahmet Turgay Yaşar, Hükümetin açıkladığı kamuda tasarruf tedbirleriyle ilgili yaptığı açıklamada, İlaçta tasarrufa gidildiği zaman yüzbinlerce hastanın bundan dolayı mağduriyet yaşayacağının altını çizerek, “Biz tasarruf tedbirlerinde bunları engellemeye çalıştığımız zaman, yurt dışı ilaçların Türkiye’ye akışı durur. Durduğu zamanda bunların tedavisi sonuçlanmaz ve daha farklı maliyetler de ortaya çıkar. O yüzden sağlıkta ve ilaçta tasarruf olmaz, olmamalı” diye konuştu.
DİYARBAKIR GAZETE- Diyarbakır Eczacı Odası Başkanı Ahmet Turgay Yaşar, geçtiğimiz günlerde Hükümet tarafından açıklanan tasarruf tedbirlerini değerlendirdi.
‘Sağlıkta, ilaçta tasarruf olmaz’
Ülkenin içinde bulunduğu enflasyonist ortamı kontrol etme anlamında hükümetin alacağı kamusal tedbirlerin varlığından söz eden Yaşar, “Ama biz her zaman şunu söylüyoruz. Sağlıkta tasarruf olmaz. Hele İlaçta hiç tasarruf olmaz. Bunu anlatmaya çalışıyoruz” dedi.
‘Türkiye’nin ilaca aktardığı kaynak 7,8 milyar dolar’
Yaşar, OICD rakamlarına göre, genel bütçeden sağlığa aktarılması gereken ortalama rakamın yüzde 3,5 olduğunun altını çizerek, . Bunun ilaç karşılığı 1,3 Yani OECD ülkelerinin sağlık harcamalarının 1,3’ü. Yani genel bütçenin 1,3’ü ilaçlara kaynak olarak veriliyor. Türkiye’nin 1 trilyon 100 milyar dolar olduğunu hesaplarsak takriben 15 milyar dolar seviyesinde olması gerekiyor. Ama bugün hükümetin ilaca aktardığı kaynak 7,8 milyar dolardır. Şimdi hali hazırda OİCD rakamlarının çok altında yarı yarıya olmasına rağmen bir de kamusal hikayeleri anlatıp tedbirler anlamında ilaç payını düşürdüğünüz zaman ilaca erişimin çok zor olabileceği bir sürece giriyoruz” diye konuştu.
5,5 milyar dolar İthal ilaçlara gidiyor
Türkiye’nin ilaca aktardığı 7,8 milyar doların nerelere harcandığını da açıklayan Yaşar, şunları söyledi:
“Bunun 5.5 milyar doları yurt dışından ithal edilen ilaçlar, tabi 85 milyon insana 24 saat kesintisiz ilaç hizmeti sunmak çok kolay bir şey değil. Dünya’da da böyle bir benzeri yok. Bu sistemi sürdürebilmek için de fiyatı baskılamamız lazım. Yani ilaç sanayinin fiyatı baskılamayla ilgili bir sorunu yok. Çünkü kendi ürettiği ürünleri yurt dışındaki 185 ülkeye ihraç ederek en azından bir kısmını sübvanse edebilecek bir ortamları sağlıyor. Ama yurt dışından ithal ettiğimiz ilaçlar fiyatları beğenmediğiniz zaman bunların Türkiye’ye girişini engellersiniz. Asıl sorun bunlardı.
‘İlaçta tasarruf olursa farklı maliyetler ortaya çıkar’
İthal ilaç dediğimiz ilaçlar kanser hastalıkları antitenefe ilaçları romatoit dediğimiz hastalıklarda ciddi tedavi maliyeti gerektiren ve ciddi hastalıklarda kullananlardır. Bunlarla ilgili 100 binlerce hastamız vardır. Biz tasarruf tedbirlerinde bunları engellemeye çalıştığımız zaman, bu ilaçların Türkiye’ye akışı durur. Durduğu zamanda bunların tedavisi sonuçlanmaz ve daha farklı maliyetler de ortaya çıkar. Bunun için diyoruz. Yoksa biz hükümet tasarruf tedbirleri yapsın, yapmasına karışamayız. Ama ilaçta, sağlıkta tasarruf olmayacağını neden olmayacağının altını doldurarak anlatmak istiyoruz”
‘Türkiye nüfusu yaşlanıyor’
Eczacılar Odası Başkanı Turgay Yaşar, Türkiye’nin son yıllarda yaşlanan bir nüfus olduğunu hatırlatarak, “Yaşlılık demek ekstra hastalıklar gelmesi demektir. Birde Bilimin ve teknolojinin ilerlemesinden dolayı daha önce farkına varmadığımız hastalık türleri ve beslenme şekillerimizin değiştiğinden dolayı özellikle farklı hastalık türlerinin hayatımıza girdiğini ve bununda çok pahalı bir ilaç olarak Türkiye’ye yansıdığını görüyoruz. Bu anlamda diyoruz. Ama bunu önlemek için Yurt dışına bağımlılık ilaçta zaten ilacın stratejik ürün olduğunu her zaman söylüyoruz. Bu anlamda hükümetin ya da Devletin bu işe el atıp bütün paydaşları bir araya getirip gelecek kısa, orta ve uzun vadeli ilaç politikaları yaparak, bizim dışa bağımlı olmamızı engellemesi lazım. Bizim istediğimiz en önemli sorunlardan biri. Tamam tasarruf tedbirleri olsun diyoruz. Ama bunları göz ardı etmeden yapsınlar”
