Sur ilçesinde yaşanan çatışmalı sürecin ardından sessizliğe gömülen Diyarbakır’ın tarihi evleri girişimciler sayesinde yeniden hayata dönüyor. Evleri satın alan ya da kiralayan girişimciler, önce restore ettiriyor. Yapılar, restorasyon sonrası kafe ya da kahvaltı salonu olarak hizmet vermeye başlıyor.
Yedi bin yıllık geçmişe sahip Diyarbakır’ın tarihi Sur içi bölgesi, 2015 ve 2016 yıllarında yaşanan çatışmaların ardından derin bir sessizliğe gömüldü. Çatışmaların son bulmasının ardından bölge tekrar canlanmaya başladı. Tarihi yapıların olduğu semt, kente gelen çoğu yerli, yüzlerce turistin uğrak yeri oldu. Turistlerin en çok ziyaret ettiği yerler arasında eski Diyarbakır evleri geliyor. Daha birkaç yıl öncesine kadar birçoğu harabe olan evler, yeniden hayata dönüyor.
Evleri satın alan ya da kiralayan girişimciler, önce restore ettiriyor. Yapılar, restorasyon sonrası kafe ya da kahvaltı salonu olarak hizmet vermeye başlıyor. Bu evlerden birini alan Seyfettin Duman, yedi ay süren bir çalışmayla evi hayata döndürdü. Duman evi şimdi kafe olarak işletiyor. Restorasyon sürecinin zorlu geçtiğini belirten Duman, Amerika’nın Sesi’ne şunları söyledi; “Bu tür mekanların restorasyonu, tarihe uygun bir hale getirilmesi, gün yüzüne çıkarılması gerçekten çok zor. Aynı zamanda insanlarımızın olumsuz fikirlerini kırmak daha zor. 7-8 aylık bir restorasyon sürecinden geçti. Kendi işimizle birlikte bunu yapmak gerçekten çok zor oldu ama böyle bir mekanın ortaya çıkması çok güzel. Böyle bir mekanın ortaya çıkması, emeğimizin sonucu. O karşılığı almak bizim için gurur verici.”
Tarihi evlerde açılan mekanlar, özellikle hafta sonları, insanların uğrak yeri oluyor. Kimisi evlerin yeni halini merak ederek görmeye geliyor. Kimisi ise, hayatını bir bölümünü geçirdiği bu evleri, anılarını tazelemek amacıyla ziyaret ediyor. Bazıları ise iş görüşmelerini buralarda yapıyor.
Duman’ın kafesinin arka sokağında başka bir ev göze çarpıyor. Adı Muharrem Erim Konağı. Burası da son zamanlarda hayata döndürülen 150 yıllık bir yapı. Evi satın alan Erim ailesi, restore ederek kullanıma açtı. Evin işletmecisi Abdurezzak Erim, amaçlarının Diyarbakır evini kurtarmak olduğunu söyledi. Amerika’nın Sesi’ne konuşan Erim, “Diyarbakır evini kurtarmanın yollarından biri de bu. Sahip çıkmanın yollarından biri de bu. Burada oturmakla evlere maalesef sahip çıkılamıyor. Ama bu şekilde, kafe ya da kahvaltı salonu şeklinde olunca, hem insanların gelmesini, görmesini sağlıyorsunuz. Yoksa müze olacak, ona da imkan yok” dedi.
Son yıllarda restore edilerek, kullanıma açılan tarihi ev ve konak sayısı 20’yi buldu. 2017 yılında kenti ziyaret eden Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Diyarbakır’da bin 200’den fazla tescilli eserin bulunduğunu söylemişti.