Diyarbakır’da günlük vaka sayısı 50’ye düştü

Diyarbakır Tabip Odası Ocak-Şubat raporuna göre, kentte günlük koronavirüs sayısı 45-50 bandına düştü.

Diyarbakır Tabip Odası tarafından hazırlanan aylık koronavirüs raporuna göre, kısıtlamalar öncesi günlük 850 bandında seyreden koronavirüs vaka sayısı Ocak-Şubat ayında 45 ile 50 bandına geriledi. Tabip Odasında düzenlediği basın toplantısıyla raporu açıklayan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, Türkiye’de vaka sayılarında zaman zaman azalma meydana gelmesine rağmen, henüz birinci dalgasının bastırılmadığını dile getirerek, Diyarbakır’da günde ortalama 45-50 hastada PCR pozitifliği saptandığı bilgisini paylaştı.

Kentteki vaka sayısının azalmasının birden çok nedeni olduğunun düşündüklerinin altını çizen Turan, bu nedenlerinin yüksek vaka sayısı nedeniyle kazanılan bağışıklık, bireysel önlemler alma tutumunun gelişmesi, alınan koronavirüs tedbirleri ve hastalığı ayakta atlatma nedeniyle teste tabi tutulmayanlar olarak açıkladı.

‘AŞILANMASI GEREKENLERİN YÜZDE 45’İ AŞILANDI’

Diyarbakır’da aşılanması gereken kişilerin yüzde 45’inin aşılandığını belirten Turan, 65 yaş üzeri aşılamada izlenen randevu süreçlerinde ciddi sorunlar yaşandığını ifade etti. E-nabız, MHRS gibi internet bazlı randevu alma yöntemlerine erişim sıkıntıları yaşandığını kaydeden Turan, “Yine alo 182 ile çok uzun bekleme süreleri ve yoğunluğa bağlı erişim sıkıntıları nedeniyle randevu almak çok fazla zorlaşmıştır. ASM’lere başvuran 65 yaş üzeri vatandaşlara aynı gün aşı yapılamayıp bakanlığın AŞILA uygulamasından en az 1 gün sonrasına randevu verilebiliyor olması gibi ildeki vatandaşlarımızın sağlığa erişim alışkanlıklarına uymayan yöntemler aşı uygulanma oranlarını düşürmüştür.” diye konuştu.

‘NORMELLEŞME VAKA SAYISINI ARTIRABİLİR’

1 Mart itibariyle “yeni normalleşme” sürecine geçilmesiyle beraber belirli kaygılar taşıdıklarını vurgulayan Turan, “Mutant virüsün dünya genelinde yayılma hızına bakılarak normalleşme adımlarının bulaşı arttırarak toplum sağlığını olumsuz etkileyebileceği düşünmekteyiz. Okulların açılması planlanırken yeterli alt yapının ve pandemiye uygun bir fiziksel düzenleme yapılamamıştır.  Öğretmenlere aşı tanımlaması yetersiz oranda olup okulların bu haliyle açılması toplum sağlığını olumsuz etkileyecektir. Biran önce öğretmenler ve risk taşıyan meslek grupları eksiksiz şekilde aşılanmalıdır. Uzun süreye yayılmış parçalı aşılama yöntemi pandemi ile mücadeleyi güçleştiren bir etmendir, toplumsal bağışıklığı sağlayamamaktadır.” ifadelerini kullandı.

ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLERİ ANLATTI

İşyeri ve okullarda önlemlerin artırılmasını, Aile Sağlığı Merkezleri çalışanlarının iş yüklerini insani sınırlara çekecek düzenlemelere gidilmesini, koronavirüsün meslek hastalığı olarak kabul edilmesini isteyen Turan, sağlık çalışanların artırılması, pandemi sürecinde yetersiz kalan birinci basamak sağlık hizmetleri topluma dayalı bölge tabanlı geçiş sağlanarak yeniden düzenlenmesini, toplumun tüm duyarlı kesimlerine yetecek düzeyde aşı tedarik edilmesini istedi.