Depremde 89 kişinin yaşamını yitirdiği Diyar Galeria’ya yönelik açılan soruşturma kapsamında tanık olarak ifade veren müteahhit Mücahit Can’ın Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği ifadesi ortaya çıktı. Mücahit Can, ifadesinde kazıya başladığında yumuşak zemine denk geldiğini ve yaptığı görüşmelerden sonra yapımdan vazgeçtiğini, farklı iki firmanın bu inşaatı yaptığını söyledi. Mücahit Can, ifadesinde yapı inşaatının sürdürülmesinde ise rüşvet iddialarını ortaya attı.
Maraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7.7 ile 7.6’lık depremler bölgede 11 ilde büyük yıkıma neden oldu. Resmi rakamlara göre 48 bin 448’i aşkın kişi yaşamını yitirdi, 18 bin 200 bina yıkıldı ve 200 bine yakın bina hasar aldı. Depremde yıkılan binalardaki ihmale ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında 279 kişi tutuklandı.
Diyarbakır Yenişehir ilçesinde bulunan ve 1999 yılında açılan 4 bloklu Diyar Galeria AVM de depremde hasar aldı. 4 katı alışveriş merkezi, 8 katı da 128 daireden oluşan 4 bloklu Diyar Galeria’nın depremde bir bloğu yıkıldı ve 89 kişi yaşamını yitirdi. Diğer 3 bloğu için de yıkım kararı verildi ve geçtiğimiz gün ıkım işlemi tamamlandı.
Depremden sonra kolon kesme iddiaları ve ihmallere yönelik Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü bu soruşma kapsamında şuana kadar aralarında müteahhitlerin ve işletmecilerin de bulunduğu 11 kişi “olası kastla öldürmek” suçundan tutuklandı, 3 kişi hakkında ise yakalanma kararı bulunuyor.
Diyar Galeria’ya ilişkin açılan soruşturmada tanıkların ifade işlemleri ise sürüyor. Geçtiğimiz günlerde Diyar Galeria’daki spor salonuna kayıtlı bir cumhuriyet savcısının tanık olarak ifadesi alınmış ve tanık savcı ifadesinde soruşturma savcılarına kolon kesme iddialarına dair fotoğraf sunmuştur.
Önceki gün ise ismi Diyar Galeria’nın müteahhitleri arasında geçen ismi geçen Mücahit Can, Ankara’da SEGBİS üzerinden Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na tanık olarak ifade verdi.
Daha önce verdiği ifadelerini tekrarlayan Mücahit Can, dün verdiği ifadesinde Diyar Galeria’nın yapım aşamasında yaşananlara değindi. “Diyar Galeria İş Merkezinin yıkılmadan önceki haliyle inşa edilen yapıyı ben yapmadım müteahhitliğini üstlenmedim” diyen Can, 1994 yılında arsa sahipleri ile ‘kat karşılığı’nda bir anlaşma yaptığını söyledi ve yapımdan vazgeçtiği süreci şöyle anlattı: “1994 yılında alınan yapı ruhsatına ilişkin benden önce bir yapı ruhsatı alındıysa veya proje çizildiyse o arsa üzerinde herhangi bir resmi işlem yapıldıysa bilgim yoktur. Ben sadece 1995 yılında M.Y Mimarlık isimli firmaya tek bir tane proje çizdirdim. Projeyi çizen kişiler Mimar Ş. K. ve Mimar C.A.’dır. Bu proje belediyeye sunulmuş olup onaydan geçmiş olmalı ki arsa üzerinde hafriyat işlemlerine başladım.
YUMUŞAK ZEMİNE DENK GELDİM
Ancak o dönemde resmi işlemler şuan ki sisteme göre belirli bir disiplinde yürütülmediği için onaydan önce hafriyat işlemi yapılmış olabilir. Hafriyat işlemine başladık, hatırladığım kadarıyla 6 dönüm kadar alan üzerinde kazma işlemi yaptım. Bütün içerecek şekilde kazma işlemini yaptım. Yumuşak zemine denk geldim yumuşak zeminde inşaat yapmak için de uygun değildir.
JEOLOJİ MÜHENDİSİ GELDİ, ANCAK O RAPOR KURUMLARDA MI BİLMİYORUM
Bunun tespiti için de zemin etüdüne ihtiyaç duydum, bu zemin etüdü çalışmasına belki birinin beni uyarması neticesinde aldırdım. Belediyenin bu konuda tespit yapıp yapmadığını, benim bildirimde bulunup bulunmadığımı hatırlamıyorum. Ancak zemin etüdü konusunda S.E isimli bir inşaat mühendisi ile görüştüm. Kendisi de ismini hatırlamadığım bir jeoloji mühendisi ile birlikte gelip arsa üzerinde bir etüt çalışması yaptı. İlgili zemin etüttü raporunun bir nüshasının kurumlarda ya da raporu düzenleyen kişilerde olup olmadığını bilmiyorum. Ben bu raporu herhangi bir kuruma sorup sormadığımı hatırlamıyorum. O dönemde Jeoloji Mühendisleri Odası var mıydı hatırlamıyorum.
YUMUŞAK ZEMİN NEDENİYLE MASRAFLARI KABUL ETMEDİ
Ancak öncelikli olarak arsa makilerinin vekili ile görüştüm. Arsa sahiplerinin vekili olan M.S.Y ile yapmış olduğum görüşmede; inşaat için uygun olan zemine inmemiz gerektiğini, ekstra eksi iki bodrum katının yapılması gerektiğini, bu durumunda ayrıca masrafı olduğunu bu masraflara katılmaları gerektiğini söyledim, kendisi de kabul etmedi. Bugünkü şartlara baktığımız zaman inşaatın yapımından karşılıklı olarak vazgeçildiği takdirde noterde onaylı bir sözleşmenin yapılması gerekir, ancak o dönem şartlarında böyle bir zorunluluk var mıydı yok muydu hatırlamamakla birlikte bir sözleşme yapıp yapmadığımızı da hatırlamıyorum.
İNŞAATIN YAPIMINDAN VAZGEÇTİKTEN SONRA BURAYLA BİR ALAKAM KALMADI
Benim bu arsa ile ilgili bu anlattıklarım dışında herhangi bir inşaat faaliyetim olmadığı için malzeme temin etmedim. İnşaat alanında da herhangi bir imalatım yoktur. Kimseyi çalıştırmadım. İnşaatın yapımından vazgeçtikten sonra benim burayla herhangi bir alakam kalmadı. Ben inşaat yapımından vazgeçtikten sonra ilgili kurumlara bir bildirimde bulunup bulunmadığımı hatırlamıyorum.
BENDEN SONRA İKİ FİRMA BİRLİKTE YAPTI
Benden sonra bu arsayı E.Grup ve Ö. İnşaat isimli firmaların birlikte yaptığını duydum. Bütün Diyarbakır halkının bildiği gibi bende o şekilde biliyorum. Ancak aralarındaki ortaklık ve inşaat yapım ilişkisinin detayını bilmiyorum. Ben hatırladığım kadarıyla inşa etmek istediğim arsa üzerinde 37 bin metre karelik imalat alan üzerinde çalışma yapacaktım. Ben bu bilgiyi olaylar nedeniyle ifadesine başvurulan Mimar Ş.K ile dün yüz yüze Ankara’da yaptığım görüşme ile edindim.
70 BİN METREKARELİK ALAN KAÇAK İNŞA EDİLMİŞ OLABİLİR
Bana sormuş olduğunuz 70 bin metre karelik alanın nasıl inşa edildiği hakkında bir bilgim yoktur ancak belediyeden gerekli izinlerin alınıp yapılması neticesinde olmuş olabilir, kaçak yapı da olabilir bu konuda bir bilgim yoktur. Böyle bir merkezi yerde kaçak yapı inşa edilmiş olduğunu düşünmüyorum bunu da müteahhitlik mesleki tecrübem dolayısıyla söylüyorum.
ARSA SAHİPLERİNİN VEKİLİ BELEDİYEYE 1 TANE AĞAÇ MAKİNESİ VERDİ
Ben o yapının inşası ile ilgili olarak arsa sahiplerinin vekili olan M.S.Y’nin Yenişehir Belediyesine ya da Büyükşehir Belediyesine hibe olarak 1 adet ağaç sökme, dikme makinesi verdiğini biliyorum. Bu makineyi temin ettiği firma Konya da bulunan A. Makine isimli firmadır. Hangi tarihte olduğunu hatırlamıyorum. Tüm resmi işlemleri M.S.Y takip etmiştir. Bu ağaç sökme dikme makinesinin ne kadar ücreti olduğunu bilmiyorum. Bu yapmış olduğu hibe neticesinde belediyeden herhangi bir şey alıp almadığını bilmiyorum”
Kaynak: Surajans