8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle CHP Diyarbakır Kadın Kolları, il Başkanlık binasında basın açıklaması yaptı. Açıklamada, deprem bölgelerindeki çalışmalara, kadın ve çocukların sorunlarına ve iktidarın 20 yıllık yetersizliğine dikkat çekilerek. Ardından kentin işlek bölgelerinde CHP Kayapınar İlçe Başkanı Hamza Dengiz ile birlikte kadınlara karanfil dağıtıldı.
CHP Kadın kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka’nın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününe ilişkin hazırladığı basın açıklamasını, Diyarbakır Kadın Kolları Başkanı Arzu Özdoğan okudu.
Açıklamada, 8 Mart’ın önemine vurgu yapılırken, deprem bölgelerinde kadın ve çocukların yaşadığı sıkıntılara da vurgu yapıldı. CHP belediyelerinin deprem bölgelerinde yaptığı çalışmalar, kurulan merkezlerde kadın ve çocuklara yönelik verilen hizmetlere de değinilirken, sorunların CHP iktidarında çözüleceği anlatıldı.
Özdoğan, Bu yıl 8 Mart’ta içinde hem bir burukluk hem de büyük bir umut olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
“Üzgünüz çünkü “sesimi duyan var mı?” diye seslenirken enkaz altında yaşamını kaybeden canların yüreğimizde acısı var. Umutluyuz çünkü beceriksiz ve liyakatsiz kadrolar tarafından yönetilen ülkemizin kaderini değiştirecek olan örgütlü gücümüz ve kararlılığımız var. Gücümüze güç katan Millet İttifakımız var. Yol arkadaşı olmaktan onur duyduğumuz Genel Başkanımız ve 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu var.
Üzerinden bir ay geçen bu deprem hiç kuşkusuz ki herkesi, ama en çok da kadınları, çocukları, engellileri ve yaşlıları etkiledi. İktidarın eşitsizliği besleyen zihniyeti nedeniyle, bakım yükü afet bölgesinde de kadının sırtında. Derin bir acı yaşayan kadınlar, yüreğine taş basıp yemek yapmak, ailedeki çocuğa, yaşlıya, engelliye bakmak, çadıra su taşımak, çamaşır yıkamak gibi işleri de üstlendi. Halen barınma, tuvalet ve banyo sorunu çözülmemiş olan insanlar var. Bu koşulsuzluklar en çok da kadınları zorluyor.
Evsiz kalan yüz binlerce yurttaşımız sırtlarına bütün bu zorlukları yüklenerek farklı illere göç etti. Çocuklar en temel ihtiyaçları olan eğitimden mahrum kaldı.
Eşitsizliğe başkaldırıyoruz. Depremin ilk gününden bu yana dayanışmayı yükseltiyoruz. Ülkemizi yeniden ayağa kaldıracak politikalarımızı hayata geçiriyoruz. Kadınlar ve çocuklar için bir seferberlik başlattık. Bugün size bunun da detaylarını aktaracağız.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak afet bölgelerindeki depremzede kadın ve çocuklar için Kadın Danışma Merkezleri kurduk. Bugün bu merkezleri depremden etkilenen illerimizde halkımızın hizmetine açıyoruz.
Yaşanan bu enkazın altında kalan iktidarı, tarihin tozlu raflarına kaldıracağız.
Cumhuriyetimiz, 100. yılında yeniden kimsesizlerin kimsesi olacak.
Önümüzde bir seçim var.
Millet İttifakı olarak, ülkemizin kurucusu ve kurtarıcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün laik, çağdaş ve demokratik Türkiye anlayışını bu topraklarda yeniden hâkim kılacağız.
Bu seçim biz kadınlar için ölümle yaşam arasındaki ince çizgidir.
Yaşamımız ya pamuk ipliğine bağlı ya da güvenli olacak.
Ya kadını eşya gibi gören zihniyete teslim olacağız ya da eşit yurttaş olarak insan onuruna yakışır şekilde yaşayacağız.
Ya emeğimiz gasp edilecek ya da emeğimizin karşılığını aldığımız güvenceli işlerde, güven içinde çalışacağız.
Ya afetler karşısında çaresiz kalacağız ya da bilimin ışığında tedbirler alacağız.
Ya çocuklarımızı geleceksizliğe mahkûm edileceğiz ya da çocuklarımıza aydınlık yarınlar inşa edeceğiz.
Buradan ülkemizin bütün kadınlarına çağrı yapıyoruz:
Ayağa kalkın! Gelin! Halil İbrahim sofrasına birlikte oturalım.
Bizim yolumuz da yapacaklarımız da belli.
Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği, hakkın, hukukun ve adaletin sağlandığı, hepimizin eşit, hepimizin tok, hepimizin güvende, hepimizin özgür olduğu bir düzen kurmak için geliyoruz.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz kutlu olsun”