Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Diyarbakır Şubeler Platformu Üyesi Gülhan Tekin, bütçenin tüm yükünün her 100 TL’sinden 65 TL’si dolaylı vergilere giden ücretli kesimlerin üzerine yıkıldığını söyledi.
Salih YEŞİL
KESK Diyarbakır Şubeler Platformu üyeleri tarafından mecliste görüşmeleri süren 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifine ilişkin Diyarbakır Defterdarlığı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.
Platform adına konuşan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Gülhan Tekin, geçim mücadelesi veren tüm emekçilerin zorlu bir süreçten geçtiğini söyledi. Büyük şirketlerin vergi borçlarının sıfırlandığı paketlerden işçilerin payına borç yükü çıktığını belirten Tekin, “Hem bütçe yasa tasarısının içeriği hem de şu ana kadar kamuoyuna yansıyan tablo ülkeyi yönetenlerin pandemi koşullarında bile sermayenin çıkarlarını halkın sağlığının, emekçilerinin haklarının önüne koyduğunu göstermektedir. Her altı çalışandan biri asgari ücretin bile altında bir ücrete mahkûmken, her iki çalışandan biri asgari ücret ile geçim savaşı veriyor” diye belirtti.
‘HER 100 TL’DEN 65 TL VERGİYE GİDİYOR’
Tüm bunlar rağmen Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı’nın Türkiye’de yoksulluğun sorun olmadığını söylediğini hatırlatan Tekin, “Hızını alamayan bir başka iktidar milletvekili ise ‘Millet kuru ekmek yiyorsa demek ki aç değildir’ diyebiliyor. Aklımızla dalga geçen bu sözler ülkeyi yönetenlerin halkın, emekçilerin sorunlarına ne kadar yabancılaştığını tüm açıklığı ile ortaya koymaktadır. Bundan önceki süreçlerde olduğu gibi 2021 bütçe sürecinde de halkın bütçe hakkı yok sayılmaktadır. Bütçenin tüm yükü her 100 TL’nin 65 TL’si dolaylı vergilerden karşılanacak olan adaletsiz vergi sistemiyle yine ücretli kesimlere yıkılmıştır.” diye konuştu.
‘DENETLENEMEYEN BÜTÇE VAR’
Sağlık için ayrılan bütçenin 77 milyar lira, savunma ve güvenlik harcamaları için ise 148 milyar TL ayrıldığını vurgulayan Tekin, Cumhurbaşkanlığının kimseye hesap vermeden kullanacağı örtülü ödeneğin 16 milyar TL’ye ulaştığını söyledi. Şehir hastaneleri, otoyollar, köprü ve tünellere bütçeden 35 milyar TL ayrıldığını belirten Tekin, “Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesi ise geçen yıla göre yüzde 23 artırılarak 13 milyar TL’ye çıkarılmıştır. Böylece Diyanete bütçeden ayrılan pay 7 bakanlığa ayrılan payın toplamının üzerine çıkarılmıştır. Siyasal iktidarın buna ek olarak bir de Varlık Fonu ile kurduğu paralel bütçesi-hazinesi, nereye, kime, ne kadar kaynak aktarıldığı ‘devlet sırrı’ gerekçesi ile denetlenemeyen kapalı bütçesi olduğunu bilmeyen yoktur.” ifadelerini kullandı.
‘KAYNAKLAR HALK İÇİN KULLANILSIN’
“Toplumun yüzde 99’una karşı yüzde 1’inin çıkarlarını, ihtiyaçlarım temel alan bu bütçe bizim bütçemiz değildir” diyen Tekin, toplumsal eşitsizliği derinleştiren bu bütçenin meclisten geri çekilmesi gerektiğini ifade etti. Kamusal hizmetleri geliştirecek, salgın iş ve gelir kaybına uğrayan kesimleri destekleyecek bir bütçe oluşturulması gerektiğinin altını çizen Tekin, salgının hızla devam ettiği koşullarda bütçe kaynaklarının halk sağlığı için kullanılması, sosyal devlet ilkesinin gereklerinin yerine getirilmesi gerektiğini aktardı.