Burun kanamalarının her yaş grubunda ve farklı nedenlerle oluşabileceğini belirten Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Abdulaziz Aydınalp, her burun kanamasının endişelenecek bir durum göstergesi olmayabileceğini ancak mutlaka ciddiyetle izlenmesi gerektiğini ifade etti.
Özellikle çocuk yaş guruplarında oluşan ve çocuklardan daha çok ebeveynleri oldukça telaşlandıran burun kanamalarına yönelik uyarılarda bulunan Özel Bağlar Hastanesi (OBH) Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Abdulaziz Aydınalp, her burun kanamasının endişelenecek bir durum göstergesi olmayabileceğini ancak mutlaka ciddiyetle izlenmesi gerektiğini ifade etti.
“BAZEN BURUN KANAMALARI ÖNLEYİCİ İŞLEV GÖRMÜŞ OLABİLİR”
Yüksek tansiyon ve damar sertliğine bağlı olarak gerçekleşen burun kanamalarında bazen hasta için ‘iyi ki burnu kanamış’ denilebileceğini kaydeden Aydınalp, “Damar sertliğine bağlı olarak esneme kabiliyeti olmayan veya esneme kabiliyeti azalmış bulunan hastalarımızda ani oluşan tansiyon yüksekliklerinde beyinde (beyin kanaması) veya ulaşılması burun kadar kolay olmayan kapalı bir organda kanama olmasının çok daha dramatik sonuçlara sebep olabileceğini kaydetti. Böylesi durumlara burun kanamaları tansiyonun düşmesine yol açarak daha olumsuz durumların ortaya çıkmasını önleyerek faydalı bir işlev görmüş de olabilir” dedi.
“BURUN KANAMALARININ BAŞINDA DARBE, DÜŞME VE ÇARPMA GİBİ NEDENLER GELİYOR”
Burun kanamalarının başında burun kısmına gelen darbe, düşme, çarpma gibi belirgin nedenler geldiğini ifade eden Aydınalp, “Bu şekilde olan burun kanamalarında travmaya bağlı, burun kemiklerinde kırıklar da olabilir. Tedavisinde burun kırıklarının tespiti ile birlikte, burun kanalarının içine tamponlar uygulanarak kanama kontrol altına alınır. Burun içindeki patolojik durumları düzeltmek amaçlı uygulanan ameliyatlar sonrasında da burun kanamaları ortaya çıkabilir. Burun içerisinde kişinin nefes alıp vermesini zorlaştıran kemik eğriliği, var olan burun etlerinin gereğinden fazla büyümesi hallerinde uygulanan ameliyatların sonrasında oluşabilecek kanamalar bu grupta sayılabilir” ifadelerini kullandı.
“HER BURUN KANAMASINA AYNI CİDDİYETLE YAKLAŞILIR”
Burun kanamalarında tedavi, burun kanamasını oluşturan sebebin ortadan kaldırılması esasına dayandığını belirten Aydınalp, sözlerine şöyle devam etti: “Çocuklarda görülen burun kanamalarının çok büyük bir kısmı aşırı kuruluktan ya da burun içinde enfeksiyonlardan burun içindeki yüzeysel damarların çatlamasından ortaya çıkan kanamalar olduğu düşünülse de her burun kanamasına aynı ciddiyetle yaklaşılır. Bütün kanamalı hastalara uygulanan prensiple hastanın kan değerlerine mutlaka bakılır. Çoğunlukla ebeveynlerin talepleri ile koter (yakma işlemi) uygulansa da asıl olarak burun içi kabuklanma ve kuruluğu azaltacak nemlendirici preparatlarla tedavi uygulanır. Bir de kan hastalıklarında ve kanama zamanlarının uzadığı, pıhtılaşma faktörlerinin azaldığı hastalıklarda ortaya çıkan burun kanamaları vardır ki, bu hastalıkların tespit edilerek tedavi edilmesi hali ile ancak kanamalar önlenebilir. O yüzden hastanemizde, polikliniğimizde burun kanamaları şikayetiyle getirilen hastaların öncelikle kan tetkikleri, kanama ve pıhtılaşma faktörleri değerlerine bakılır. Ve burun kanamasını ortaya çıkaran bir kan hastalığı veya tansiyon, şeker hastalıkları gibi sistemik bir hastalığı olduğu düşünülen hastaların diğer branş hekimleri tarafından muayene ve tedavi edilmeleri sağlanır. Çarpma, düşme, tansiyon ve diğer sistemik hastalıklara bağlı burun kanamalarında hastanın burnuna tampon uygulanarak 48 saat beklenmesi uygulamasına gidilir. Gerektiği zaman tampon yenilenerek daha uzun zaman uygulanabilir.”