Meclis çalışmalarını 3 gün süreyle boykot ederek Diyarbakır’a gelen Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli ile beraberindeki milletvekillerinin kentteki programları sürüyor. Buldan ve Temelli, ardından merkez Sur ve Bağlar ilçelerinde esnafları ziyaret ederek halkla buluştu.
TEMELLİ ESNAFI ZİYARET ETTİ
Sur ilçesi Melikahmet Caddesi’nde esnafları ziyaret eden Temelli ile beraberindeki milletvekilleri Sur Belediyesi Eşbaşkanları ve HDP yöneticileri, yurttaşların yoğun ilgisiyle karşılaştı. Melikahmet Caddesi’ndeki ziyaretlerinin ardında Gazi Caddesi’ne geçmeye çalışan Temelli ve milletvekillerinin önü, atılan sloganlar gerekçe gösterilerek polislerce kesildi. Sloganların atılması durumda esnaf ziyaretine izin vermeyeceklerini belirten polisler ile HDP’li hukukçular bir süre görüştü. Görüşmenin ardından esnaf ziyaretini tarihi Ulu Cami önüne kadar alkış, slogan ve zılgıtlar eşliğinde sürdüren Temelli ve milletvekilleri, esnafın çay teklifini geri çevirmedi. İçilen çayların ardından Temelli, Ulu Cami önünde açıklama yaptı.
‘MECLİS BU MESAJI ALMALIDIR’
3 gün boyunca parlamento çalışmalarına katılmayacaklarını belirten Temelli, “Biz 3 gün boyunca parlamento çalışmalarına katılmayarak Amed’de, hem kayyum rejimini protesto etmek ve kabul etmediğimizi dile getirmek hem de halkımızla birlikte bir kez daha irademizi olanca çıplaklığıyla sokaklarımıza, mahallelerimize ve kentimize taşımak istedik. Evet, buradayız, hep birlikteyiz. Kayyum rejimini bu kayyum anlayışını kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz. 3 gün boyunca bu iradeyi, bu duruşumuzu, bu mücadelemizi Türkiye’nin her tarafına taşıyoruz. Ve diyoruz ki bir an önce Meclis bu mesajı almalıdır. Bütün partiler almalıdır. Bütün milletvekilleri bu mesaja kulak vermelidir. Ve Türkiye’yi bu kayyum rejimi utancından bir an kurtarmalıdır. Evet iktidar kayyum rejimi dışında bir rejimi hayata geçiremeyecek kadar acze düşmüştür, tükenmiştir. Bu tükenmişliğe karşı bizim halen umudumuz var. Türkiye’yi bu iktidardan kurtarmak, Türkiye’yi demokratikleştirme mücadelemiz budur” dedi.
‘TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNDE YERLERİNİ ALACAKLAR’
Bugün kayyum rejimine karşı çıkmak kadar savaşa da karşı çıkmak gerektiğine işaret eden Temelli, 9 gün boyunca bütün dünyanın gözü önünde bir savaş yaşandığını söyledi. İktidarın “Buna savaş demeyin” dediğini, ancak bütün dünyanın buna savaş dediğini hatırlatan Temelli, şunları söyledi: “Sonra savaş olduğunu bizzat kendileri de kabul ederek ateşkes imzaladılar. Ateşkes imzaladığınız şeye, savaş denir. Ve o ateşkes metinlerinde hem ABD hem Rusya ile ortaya çıkan tablo aslında Türkiye’nin dış politikada aynı iç politikada olduğu gibi tükenmiş olduğunu gösteriyor. Bu iktidar yönetemiyor. İç politikada dış politikada felakettir. Bu felaketin, bu bedeline halklarımız katlanıyor. Başka Kürt halkı katlanıyor. O yüzden Kürt halkının mücadelesi önemlidir. Kürt halkının barış ve demokrasi mücadelesini yükseltmenin zamanıdır. Buradan tüm Türkiye halklarına herkese çağır yapıyorum. Bu gidişata dur demenin yolu, Kürt halkının sesine kulak vermek, onun iradesine saygı göstermek, onun iradesini gasp edenlere karşı demokrasi mücadelesinde buluşmaktan geçiyor. Bunu başarabiliriz. Bugün işte sizlerin tanıklığında Diyarbakır sokaklarında halklarımızla buluştuk, esnafla buluştuk. Kimse iradesinden, anadilinden, tarihinden vazgeçmez. Böyle bir şeyi umanlar varsa yanılıyorlar. Geçmişte bunun peşinde koşanlar, geçmişte bu kentlere umumi müfettişler atayanlar, geçmişte Şark Islahat Planı’nı uygulayanlar tarihin çöplüğünde yerlerini aldılar. Bunların da gideceği yer orası olacaktır.”
‘MECLİS İNİSİYATİF ALMALIDIR’
Bu halk iradesiyle, duruşluyla ve mücadelesiyle 31 Mart’ta olduğu gibi yine bu kayyumu buradan süpürüp atacağın ifade eden Temelli, Türkiye’nin içine sürüklendiği bu çıkmazdan çıkabilmenin yolunun her şeyden önce demokrasi mücadelesi olduğunu kaydetti. Türkiye’nin demoratikleştirilmesi gerektiğine dikkat çeken Temelli, “Bunun için atılacak acil adımlar vardır. Bunun için bu adımları özellikle Meclis atmalıdır. Meclisin yasama gücü vardır. Yürütmenin karşısında bir gücü vardır. Kuvvetler ayrılığı dediğimiz mesele tam da burada gereklidir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi çökmüş ve iflas etmiştir. O yüzden Meclis inisiyatif almalıdır. Bu 3 günlük eylemimizde bunun çağrısını yapıyoruz. Meclis 3 tane şeye son vermelidir. Birincisi tecride son vermelidir, demokratik çözüm için. İkincisi kayyuma son vermelidir, demokratik siyaset için. Üçüncüsü savaşa son vermelidir toplumsal barış için. Meclis bu kararları bir an almalıdır diyoruz” şeklinde konuştu.