Diyarbakır Sağlık Platformu (SES, Diyarbakır Tabip Odası, Diş Hekimleri Odası) tarafından yapılan açıklamada ‘Sağlıkta Şiddet Yasa Tasarısı’nın arasına sıkıştırılan ve binlerce hekimin özelde çalışmasına engel getiren düzenlemeye tepki geldi.
Torba yasa şeklinde meclis gündemine gelen ve komisyonlarda görüşülmesine başlanılan tarsının 5. Maddesi’nin KHK ile görevinden uzaklaştırılan sağlık çalışanlarının özel sağlık kuruluşlarında çalışamayacak olmalarına tepki gösteren Diyarbakır sağlık platformu (SES, Diyarbakır Tabip Odası, Dişhekimleri Odası) Diyarbakır İl sağlık müdürlüğü önünde bir açıklama yaptı. Açıklamaya Diyarbakır sağlık platformu yöneticileri, üyeleri ve Diyarbakır eski SES Başkanı Ramazan Kaval da destek verdi.
Ortak açıklamayı, Diyarbakır Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Orhan İlim okudu.
KHK İLE GÖREVDEN UZAKLAŞTIRILAN HEKİMLERE ÖZEL SEKTÖRDE ÇALIŞMA YASAKLANIYOR!
Açıklamada söz konusu tasarının sağlık çalışanlarının ve hekimlerin taleplerini karşılamaktan uzak olduğu ve yeni mağduriyetlerin yaratılacağı belirtilerek, “Sağlıkta şiddet konusunda işe yarar somut hiçbir adım atmayan, “KHK ve Güvenlik Soruşturması” gerekçesiyle binlerce hekimi, sağlıkçıyı işsizliğe mahkûm edecek olan, haktan, hukuktan, en temel vatandaşlık haklarından uzak bütünüyle kötü niyetli bir kanun teklifi ile karşı karşıya kalmış durumdayız. Bu Kanun Teklifi kamuoyuna “sağlıkta şiddet yasası” şeklinde lanse edilerek kamuoyu yanıltılmaktadır. Meclis Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda görüşülmeye başlanan kanun teklifi sağlıkta şiddeti önlemeye dönük bir teklif değil; bir aldatmacadır. Meslek örgütlerinin, Sendikaların, Sağlık alanında örgütlü kesimlerin görüş ve önerisi alınmadan Torba yasalarda sıkça yaşadığımızın bir benzeri yapılarak birçok hususta düzenleme getirilmiş; esasında bu düzenlemeler ile sermaye ve yandaşlara rant sağlanması hedeflenmiştir. Bu düzenlemeler ile Haksız-Hukuksuz bir şekilde ihraç edilen ve hangi kriterlerle yapıldığı belli olmayan güvenlik soruşturması gerekçe gösterilerek ataması yapılmayan hekim ve diş hekimlerine özel sektörde çalışma yasaklanarak tam bir medeni ölü hali dayatılmak istenmektedir.”denildi.
SGK İLE ANLAŞMA YAPMAYAN ÖZEL SAĞLIK KURULUŞU MU VAR?
Mecliste görüşülen söz konusu kanun teklifinde sağlık çalışanlarının, meslek örgütlerinin önerilerinin dikkate alınmadığının ifade edildiği açıklama şöyle devam etti: “Anayasa’da tanımlanmış en temel haklara, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına, hepsinden önemlisi bir arada yaşama prensiplerine aykırı, binlerce hekimin, sağlıkçının işsizliğe ve açlığa mahkûm edilmesine yol açacak düzenlemeler mevcuttur. Teklifte OHAL KHK’ları ile kamudan ihraç edilen ve güvenlik soruşturması sonucuna göre kamu görevine alınmayan hekim ve diş hekimlerinin SGK ile sözleşmesi bulunan özel sağlık kurum ve kuruluşları ile vakıf üniversitelerinde çalışamayacağına dair hüküm getirilmiş, bu kişilerin devlet hizmet yükümlülüğü var ise, devlet hizmet yükümlülüğü süresi kadar mesleklerini hiçbir şekilde yapamayacakları düzenlenmiştir. Yani, bu kişiler devlet hizmet yükümlülükleri bitmemişse ki bu süre ortalama 600 gündür; 600 gün boyunca sağlıkla ilgili herhangi bir alanda hiçbir şekilde çalışamayacaklardır. Hizmet yükümlülük süresi bitenler ise sadece SGK ile anlaşması olmayan yerlerde çalışabileceklerdir. Bugün ülkemizde SGK ile anlaşma yapmayan özel hastane nerdeyse yoktur. Bu şekilde yapılacak düzenleme ile hekim ve diş hekimlerine ‘medeni ölü’ hali dayatılmak ve cezalandırılmak istenmektedir.”
BİNLERCE HEKİM İŞSİZ KALACAK!
Açıklamada, sağlığın giderek özelleştiği bir ortamda söz konusu düzenlemenin binlerce hekim işsiz bırakacağı vurgulanırken, “Bir kanunla bu kişilerin çalışmasını yasaklamak Anayasaya aykırı olduğu gibi temel hak ve özgürlüklere ve uluslararası sözleşmelere de aykırıdır. Anayasada düzenlenen çalışma hakkı başta olmak üzere sözleşme yapma hakkının ihlali de söz konusudur. Bu düzenlemenin yasalaşması Anayasanın bilerek ve isteyerek ihlali anlamına gelecektir. Ayrıca güvenlik soruşturmaları ile ilgili Resmi Gazetenin 24 Ekim 2018 tarihli sayısında yayınlanan Cumhurbaşkanlığı’nın 228 sayılı kararı ile “Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliğinde” esaslı değişiklikler yapıldığını hatırlatmak isteriz. Bu değişiklikler ile güvenlik soruşturmasında aranacak kriterler ağırlaştırılmış, adeta her kamu görevlisi, görevi bakımından gizlilik dereceli yerlerde çalışacakmış gibi işlem yapılması istenmiştir. Bu durumda siyasi iktidar yanlısı olmayanların güvenlik soruşturmasından geçme ihtimali neredeyse imkansız hale gelmiştir. Bu yönetmelik Danıştay kararlarına aykırı olduğu gibi Anayasaya da aykırıdır. Böylesi koşullarda hekim ve diş hekimleri bakımından kamuda çalışma imkanı azalmıştır, bu kanun teklifi ile özel sektörde de çalışmaları engellenmek istenmektedir.” İfadelerine yer verildi.
TASARIDA BAŞKA NELER VAR…
Söz konusu torba yasada yer alan düzenlemelerin bir kısmına ilişkin ise açıklamada şöyle sırlandı:
“ -Teklifte şirketlerin eczane açmasının önündeki engeller kaldırılmaktadır. Böylece eczacılık mesleğini eczane açarak yürüten meslek mensuplarının aleyhine haksız rekabete sebep olacak ve eczacıları ücretli eczacı pozisyonuna indirerek onların emeğinin sömürülmesini sağlayacak bir uygulama getirilmektedir.
-100 yatağın altındaki hastanelerine ve 112 il ambulans servisi başhekimliklerine sözleşmeli atama yapılabilmesi imkanı getirilmiştir. Bu durum kadrolu çalışanlar bakımından olumsuz bir düzenlemedir. Atılan her adım ile sağlık alanı güvencesizliğin tek kural olduğu bir alan haline getirilmektedir.”
DURDURUN BU TEKLİFİ!
Açıklama şöyle sonlandırıldı: “SES Diyarbakır şubesi, Diyarbakır Tabip odası ve Diyarbakır Diş Hekimleri Odası üyeleri, yaşama adanmış onurlu mesleklerin mensupları olarak bu kanun teklifine karşı birlikte kararlılıkla mücadele edeceğimizi, TBMM’de bu yanlış ve sağlıkçı karşıtı yasa teklifini durdurup, sorunlarımızın çözümüne dair maddeler içeren bir yasa teklifine bürünmesi için mücadelemizi sürdüreceğimizi ilan ediyoruz.”
