Diyarbakır’ın Merkez Kayapınar, Yehişehir ve Sur Belediye Eşbaşkanları kayyumların yarattığı tahribat ve sonrasına ilişkin açıklamalarda bulundu.
BULUTTEKİN: ZIRHLI ÇAM, ÇELİK PLAKLI DUVAR
Belediye binasına giriş anlarını anlatan Sur Belediyesi Eş Başkanı Filiz Buluttekin, “Dışarıdaki güvenlik önlemlerinin bir o kadarının da içeride olduğunu gördük. Bulunduğumuz odanın camları zırhlı. Hatta duvarlarda çelik plaklar var. Sadece dışarıdan değil kendini personelden de koruyan bir zihniyetle çalışmalar yürütülmüş. Sur’da 3 yılda talan ve tahrip edilen, göçe zorlayan bir mantık Sur Belediyesinde de mevcut.”
4 NİSAN’DA KAZANANLARIN 2 NİSAN’DA SGK GİRİŞLERİ VAR
Elde ettikleri birçok kazanımın kayyumlar tarafından tahrip edildiğini belirten Buluttekin, “Kayyum belediye bünyesinde kurulan birçok yeri kapattı. Seçimi kazandıktan sonra süre uzatmaların sebebini bir parça anlayabiliyorduk. Bu işlemleri ve devir teslimini yapmak üzere olduklarını. 145 kişinin alımı da bu döneme geliyor. Usulüne göre yapılmamış usul yok aslında. 4 Nisanda kazandıkları ve işe alındıkları söyleniyor ama bakıyoruz ki 2 Nisan’da SSK girişleri yapılmış. Genel geçer bir durum vardır. Seçim haline girildiğinde en az iki üç ay öncesi ne ihale yapılır, ne işçi alımı yapılır. Tabiri caizse bir bardak su alımında bile imtina edilen durumlara giriliyor. Bu izledikleri yol zaten tamamıyla usulsüz bir yoldur. Bizde bunun için gerekli çalışmalarımızı başlattık. Bu çalışanları kim aldı, bu çalışanların kimlere yakın olduğu, gerçekten o komisyonlar kuruldu mu, mülakatlar yapıldı mı? Gelen başvuru ve şikayetlere bakıldığında herkes kendi yandaşını ve yakınını aldığı bilgisi var. Biz çalışmalarımızı başlattık çok yakın zamanda da bunun sonuçlarını hem basınla hem halkla paylaşacağız” dedi.
ÇALIŞMALARIMIZ ŞEFFAF OLACAK
Belediyelerin çalışılamaz duruma getirilmek istendiğini kaydeden Buluttekin, “Kayyumların temel amacı bizleri iş yapamaz ve halkla karşı karşıya getirmektir. Bunların hepside işçi alımı, yapılan işlemler bunu destekliyor, biraz sıkıştırmak ve halkla karşı karşıya getirmek. Hizmetlerin önünü tıkamak için her şeyi yapmışlar. Şeffaf ve yerel belediyecilik anlayışımızı STK’lar ve halkımız ile birlikte hayata geçireceğiz. 3 yıldır buraya gelememiş insanlardan bahsediyoruz. Bizi ziyarete gelen halkımız bu olup biteni çok iyi takip ediyor. Belediyenin borç altına sokulduğunu çok iyi biliyor” diye konuştu.
ÖZDEMİR: “KAYYUM SÜRECİNİ İKİYE AYIRIYORUZ”
Eş Başkan Cemal Özdemir ise, “Kayyum sürecini ikiye ayırıyoruz. Birincisi Bilal Özkan dönemi ikincisi Abdullah Çiftçi dönemi. Bilal Özkan döneminde biz sahada çalışırken köylerden muhtarlardan bize bilgi veriliyordu. Köylerde seçim çalışması yürüttüğümüzde vatandaşlar belediyeye gidip bekleyip görüşemediklerini dile getirdiler. Belediyenin bir faaliyet raporu olduğunu gördük. Biz gelmeden önce ayın 14 ‘ünde meclis toplantıları yaparak faaliyet raporlarını meclisten geçirmişler. Biz o raporları inceleyip usulsüzlükler varsa onlara vurgu yaparak reddetmeyi düşünüyorduk. Mazbatanın verilmesi sürecine kadar bunu geçirmişler. Bilal Özkan döneminde Bağıvar’da 30 bin metrekarelik taş döşenmiş, Çarıklı’da yine öyle. Diğer köylerde bunların onlarca örneği var. 21 milyon kredi çekilmiş. Bu tarz hizmetler için çekilmiş. İller bankasına proje sunup kredi çekiyorsun ama burada hayali hak ediş var. Sur’un iki tane taşınmazı vardı ve bir tanesi İl Müftülüğüne diğerini ise Kaymakamlığa bağlı kadın sosyal yardımlaşma vakfına devredilmiş. Bunlar seçimden sonra yapılmış. Seçimden önce yapılan tahsisler, usulsüzlükler için komisyon kuruldu ve çalışma yürütülüyor” dedi.
”HALKA ANLATACAĞIZ”
Halk iradesinin beyan edeceğini bildiklerini ifade eden Özdemir, “Kayyumlar halka hizmet vermemek için her türlü yola başvurmuşlar. Ama biz halka ineceğiz, halka anlatacağız. Bu iki buçuk yıl süre zarfında halkın parasını nerede harcadığını öğrenip paylaşacağız. Bu oda ve içerideki mini banyo için 300- 400 binden bahsediliyor. Önceden Sur Belediyesinde kullanmış olduğu 3 tane taşınmazı da tahsis etmişler. Bu durum halka hizmet etmemize engel değil. 1999’da da aynı enkazla bu belediyeleri devraldık. Halkla ortaklaşarak sorunların üstesinden geleceğiz” ifadesini kullandı.
DİKEN: HİZMET BİNALARIMIZ DEVREDİLMİŞ
Yenişehir Belediyesi Eş Başkanı Belgin Diken ise, kayyumun 178 milyon borç bıraktığını belirterek, Yapılan harcamaları kalem kalem inceledik. Hizmet binalarımız devredilmiş. 2 tanesi Kaymakamlığa verilmiş. Park ve bahçeler içersinde yapılan yapılar var, onlarda Diyanet vakıflarına 25 yıllığına devredilmiş. Önceden taziye evlerimiz vardı onları Diyanete devretmişler. Şehitlik kısmında olan kadın politika binamızı tamamen devretmişler. Halkımızla birlikte projeler yapacağız. Kayyumların bu tahribatını ortadan kaldırmak için her türlü çalışmaya yapacağız” dedi.
HER PERSONELİN ALTINDA ARAÇ VARDI
Birçok araçlarının arızalı olduğunu kaydeden Diken, “Makine ikmaldeki birçok aracımız arızalı. 3 aylığına kiralanmış 11 tane kiralık araç vardı. Geldiğimiz gibi personellerden anahtarları aldık ve iptal ettik. Her personelin altına birer araç vardı. Belediyenin hizmet araçları; en basiti çim biçme aracımıza kadar bozuk. Büyükşehir Belediyesinden çim biçme aracı talep ettik. İhtiyaç diye alalım dedik fiyat araştırması yaptık ve bütçe yok. Şu durumda elimiz kolumuz bağlı bir şekildeyiz. Diğer belediyeler aracılığıyla işlerimizi yürütmeye çalışıyoruz. İlk etapta yapılabilecek olanları yapmak istiyoruz. Sokakları ve çöpleri halletme gibi. Önümüze gelen listeler bunu gösteriyor. Park ve bahçelerin büyük sorunları var” şeklinde konuştu.
2 MİLYONA AT ÇİFTLİĞİ KURMUŞ
Kayyumların
kendilerine çalıştığını ifade eden Diken, “İlçemize bağlı Karaköprü’nün oradaki
fidanlığa gittim. Harabe durumda diyebilirim. Sadece milyona yakın at
çiftliği kurulmuş. Atları besleyecek durumda olmadıklarını gördüm. Önceki
belediyeden yapılarımız var, yıkık ve dökük biçimde. Yenişehir’e bağlı hangi
yere gittiysek içler açısı. Kayyum belediyesi 170 milyar borçla devir
aldıklarını beyan etmişler. Şimdi de 178 trilyon borç var. Toplam kredi 83
milyon. Cumhurbaşkanı geldiği gün brandalar yapılmış ve toplam 60 milyar.
Çeşitli organizasyonlara 857 bin lira ödemişler. Seçim günü Yenişehir
belediyesi 100 araç kiralamış.”
YILMAZ: HALKA HİZMET DEĞİL, ZULÜM
En Büyük tahribatın Kayapınar İlçesi’nde yaşandığını kaydeden Belediye Eşbaşkanı Kezban Yılmaz ise, “Gördüğünüz gibi belediye binası yeni olmasına rağmen yıkık dökük. Birçok odada ne masa ne sandalye var. Şuan bina tamamen inşaat halinde. Personel bu koşullarda halka hizmet etmek zorunda bırakılmış. Ben buradan kayyum olan kaymakama sormak istiyorum, eğer belediyenin bütçesi buna uygun değilse bile haksız ve hukuksuz bir şekilde kaymakamlığa devretmiş olduğunuz eski belediye hizmet binasının tadilatını, tadilat masrafını, dayama, döşeme masraflarını o zaman belediyenin bütçesinden neden karşıladınız? Kaymakamlığın belediye binasına taşınmasının nakliye ücretini neden belediye bütçesinden harcadı da bugün halka hizmet eden belediye binayı bu koşularda bıraktı? Ben bunu halka yapılmış olan bir zulüm, halka yapılmış bir hakaret olarak görüyorum” dedi.
ARAÇLARI KENDİ İŞLERİNDEKULLANMIŞLAR
Belediye bütçesinin büyük bir bölümünün halka hizmet için değil kamu kurumlarına harcandığını belirterek, “Kayapınar Belediyesinin kendisine ait kamu araçları olmasına rağmen 100’e yakın araç kiralanmış. İki ihaleyle ve bu ihaleler 2 ay önce yapılmış. Belediyenin halka hizmet götürmek için araca ihtiyacı olmamasına rağmen 100 tane araç kiralanmıştır. Geldiğimiz gün bu araçları sorduğumuzda bu araçların büyük bir çoğunluğunun belediye personeli şahsi işlerinde kullandıklarını gördük. Biz bu anahtarların tamamını personelden toplattık ve doğu hizmette kullanılmak üzere ilgili arkadaşlarımıza zimmetledik” ifadelerini kullandı.
‘İŞE ALINANLARIN YARISI ATM PERSONELİ’
Kayyum döneminde işe alınanların yarısının ATM personeli olduğunu belirten Yılmaz, “İşe alınanların çoğu daire müdürlerinin yakınları. İşe alınanların yarısı ATM personeli. Personelimizin, taşınmazlarımızın devredilmiş olmasına rağmen ücretlerinin, maaşlarının, tüm özlük haklarının belediye bütçesinden giderilerek, orada fiili olarak çalıştırıldığını gördük. Bir belediye personelinin başka bir kamu kurumunda fiili bir şekilde çalıştırılması tamamen hukuksuzluktur. Çalıştırdığımız her bir birey bizim sorumluluğumuz altındadır. Ben resmi olarak personelimin kurumuma gönderilmesi için ilgili yerlere yazılarımı yazdım gönderdim benim personelim hala gelmemiş” dedi.
ÇOCUK KREŞİNİ MÜFTÜLÜĞE DEVRETMİŞLER
Kayapınar Belediyesi’ne ait ‘Zarokistan’ adlı kreşin müftülüğe devredildiğini belirten Yılmaz, “Bu binada belediyenin kendi personeli, belediyenin kendi çalışanı görev alıyor. Ama faaliyet müftülüğe devredilmiş. Müftülüğün görev ve sorumluluk alanına baktığımızda çocuk kreşi açmak gibi bir şey yoktur. Çocuk kreşi belediyelerin hizmet alanına girmektedir. Biz bina için hukuksal mücadelemizi vereceğiz.”
Berçem KARTAL ALTUNAKAR -Yılmaz YİGİTLER/ÖZEL
