Anayasa Mahkemesi (AYM), 28 Mart Olayları’na ilişkin ilk ihlal kararını verdi. AYM, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)’nin ihlal kararına rağmen, başvurucuya tazminat ödenmemesinin etkili başvuru hakkının ihlali olduğuna hükmetti.
AYM, 28 Mart 2006’da 6’sı çocuk 14 kişinin öldüğü ve 200 kişiye yakın kişinin yaralandığı 28 Mart Olaylar’ına ilişkin ilk defa bir ihlal kararına imza attı. O dönemde 13 yaşında olan ve olay sırasında burnu kırılan Abdullah Yaşa, “örgüt propagandası yapamktan” yargılandığı Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nden beraat etti. Olay nedeniyle, suçlanan güvenlik görevlileri hakkında ise takipsizlik kararı verildi.
Davada iç hukuk yollarının tükenmesi nedeniyle Yaşa’nın avukatları, “işkence ve kötü muamele yasağının ihlali” nedeniyle AİHM’e başvurdu. AİHM, başvuruda ihlal kararı verdiği ve ihlalin ortadan kaldırılmasını istedi.
BAKANLIK TAZMİNAT ÖDEMEYİ REDDETTİ
Yaşa, yaralanması nedeniyle uğradığı zararların tazmini için İçişleri Bakanlığına başvurdu. Ancak İçişleri Bakanlığının bu talebi reddetmesinin ardından İdare Mahkemesinde dava açtı. İdare Mahkemesi, başvurucunun kişisel kusuru ile yasa dışı olaylara katılarak yaralandığı böylece zarar ile idarenin eylemi arasındaki illiyet bağının kesildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verdi. Temyiz başvurusunu inceleyen Danıştay yerel mahkemenin kararını onadı. Yüksek mahkemenin kararı onamasından sonra Yaşa’nın avukatları bireysel başvur kapsamında 2015’te Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.
ÇELİŞKİYE DİKKAT ÇEKTİ
AYM, İdare Mahkemesi’nin “Yaşa’nın olaylara katıldığı gerekçesiyle” tazminat talebini reddetmesinin, Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nin Yaşa’nın olaylara katıldığına dair somut delil bulunmamasına nedeniyle verdiği beraat kararının bir biriyle çeliştiğini kaydetti.
AYM İHLAL KARARI VERDİ
Anayasa Mahkemesi, AİHM’in tespit ettiği hak ihlali bulunan olayda, ihlal nedeniyle oluşan zararların tazmini talebinin reddedilmesi nedeniyle etkili başvuru hakkının ihlal edildiğine karar verdi.