Dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadınlara yönelik şiddetin her geçen gün arttığına dikkat çeken kadınlar, şiddete karşı boyun eğmeyeceklerini dile getirdi. Her türlü haklarının korunması için mücadele edeceklerine vurgu yapan kadınlar, şiddetin, ayrımcılığın, eşitsizliğin son bulduğu özgür bir yaşam dileğinde bulundular.
“8 Mart Dünya Kadınlar Günü” nedeniyle Muradiye Mahallesi Muhtarı Dilek Demir, DTSO Kadın Meclisi Dönem Sözcüsü Seda Berekatoğlu, Psikolog Melek Demir, DAKP Dönem Sözcüsü Ezgi Çelik, TOBB Diyarbakır KGK Başkanı Zülal Koç ve Rosa Kadın Derneği Başkanı Adalet Kaya kadınlara yönelik her türlü şiddetin son bulması çağrısında bulunarak tüm kadınlar için eşitlik ve yaşama hakkı istediler.
DEMİR: “TÜM GÜNLER KADINLAR GÜNÜ OLSUN”
Diyarbakır’ın tek kadın muhtarı Dilek Demir, “Kadın toplumun yarısıdır, kadınsız ekonomi olmaz. Kadının öğrendiği her şey, başlattığı her girişim ekonomiye çarpan etkisiyle geri döner. Kadın öğrenecek ki; kendine güveni oluşacak. Bilgili, güvenli ve kendisine saygı duyan, saygı gören bir kadın, kadını sayan, kadına değer veren yeni nesiller yetiştirecek. Kadınlar Günü bir güne sığmasa da, tüm günler Kadınlar Günü olsun. Kadınlar şiddet görmesin, kadınlar ağlamasın, analarımız üzülmesin, kadınlarımız güçlü olsun her zaman. Zaten kadınlar çok güçlüler. Güçlü oldukları için böyle eziyorlar. Çünkü onların gücünün farkındalar. Kadınlar her zaman güçlü ve cesur olsunlar. Onlara ayaklarının üzerinde duracakları kapasiteleri var zaten. Onu ortaya çıkarmak için mücadele etsinler. Kadınlarımızın tüm Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum. Bir güne sığdırmıyoruz, her günlerini kutluyoruz.”
BERAKATOĞLU: “TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİNİN ORTADAN KALDIRMASINA YÖNELİK ETKİLİ ÇALIŞMALAR YAPILMASI GEREKİYOR”
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Kadın Meclisi Dönem Sözcüsü Seda Berekatoğlu, “Dünyanın yarısını oluşturan kadınlar olarak ailede, toplumda, siyasal, soysal ve ekonomik alanlarda bizleri yok sayan egemen zihniyete karşı verdiğimiz toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesi, özü itibariyle insan hakları mücadelesidir. Kadınlara yönelik son yıllarda giderek artan şiddeti engellemek için öncelikle toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırmasına yönelik etkili çalışmalar yapılması gerekiyor. Ayrıca toplumsal cinsiyet eşitliğine dair algıların değiştirilmesi ve farkındalığın arttırılmasına yönelik çalışmalar da yapılmalıdır. Her 8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaklaştığında cinsiyet eşitliğinin sağlandığı, kadına şiddetin olmadığı, kalıplaşmış kadın-erkek rollerine dayalı önyargıların ortadan kalktığı, bir dünya hayali kurarız. Maalesef Kadın haklarının korunması ve cinsiyet eşitliğinin sağlanması için katledilecek uzun bir yol var gibi görünüyor. Artık kadına şiddetin yaşanmadığı, kadının görmezden gelinmediği, cinsiyete dayalı eşitsizliğin olmadığı, hayatın her alanında eşit şatlara sahip olduğumuz, kadının her toplumda hak ettiği değeri gördüğü ve insan onuruna yakışacak bir dünyada yaşamayı ümit ediyoruz. Tüm dünya kadınlarının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü dayanışma ile kutluyor, şiddetin, ayrımcılığın, eşitsizliğin, son bulduğu özgür bir yaşam diliyorum.”
MELEK DEMİR: “KIZ ÇOCUKLARINIZ GELECEKTE KENDİ GÜCÜNÜ ELDE EDEN BİREYLER OLSUN”
Psikolog Melek Demir, “8 Mart Dünya Kadınlar günü ülkemizde olduğu gibi birçok ülke için anlamlı ve özel bir gündür. Bu günü anlamlı ve özel kılan ise tarihte Amerikanın NewYork eyaletinde haklarını isteyen 120 kadın işçinin yangında hayatını kaybetmesiydi. Birçok ülke 8 Mart’ı Dünya Kadınlar günü kabul edip hayatını kaybedenleri anmak ve kadınların İnsan hakları temelinde siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarını artırma gibi anlamlar yükleyerek kutlamaktadır. Bu bölgenin insanı ve bu bölgedeki bireylerin psikolojileriyle çalışan bir kadın olarak özellikle şunu vurgulamak istiyorum: Kadınlarınızı sevin, çocuklarınızı sevin, erkek kadın ayrımı yapmadan mümkün olduğunca eşit şartlar sunun çocuklarınıza. Kız çocuklarınız gelecekte onu koruyacak, kollayacak, sahip çıkacak, ona bakacak birine ihtiyaç duymadan kendi varlığını benliğini ekonomik gücünü elde eden bireyler olsun. İleride onu sevecek, mutlu edebilecek, beraber yaşamı paylaşabilecekleri eşler seçebilsinler. Aksi takdirde şiddet gördüğünde susan, mağdur olduğunda hakkını arayamayan, koca eline bakan, mutsuz olduğunda bile gidemeyen, canice katledilebilen nice kadınlardan biri olabilir. Bir kadının en büyük gücü kendine yetebilmesi, kendine güvenebilmesi yani kendisi olduğunu bilmesidir. Kızlarımızı hakkını savunan, ekonomik bağımsızlığını elde eden, haksızlık karşısında susmayan kadınlar olarak yetiştirelim. 8 Mart Dünya Kadınlar günümüz kutlu olsun. Daha iyi haklar, daha iyi koşullar, daha insani temellere dayanan, kadın cinayetlerinin, kadın şiddettinin olmayacağı 8 Martlar görmek temennisiyle…
ÇELİK: “DİRENEN KADINLARI SELAMLIYORUZ”
Dicle Amed Kadın Platformu (DAKP) Sözcüsü Ezgi Çelik, “Kadın ölümlerinin, kıyımlarının, kadına yönelik her türlü şiddetin bu kadar arttığı bir sistem de direnen kadınları selamlıyoruz. 2020 yılı, pandemi ile beraber evlere kapanmayla kadınların üzerinde var olan şiddeti, baskıyı daha da artmıştır. Ancak artan bu şiddete karşı örülen mücadele de artmıştır. Kadınlar her alanda ki görünürlüğünü sürdürmüş, alanlar da olmaktan çekinmemiştir. İşte bu mücadele binlerce yıldır süre gelen kadın geleneğinin sonucudur. Ve bu mücadele de kadınların değiştirilmiş alaşağı edilmiş tarihlerini, emeklerini, kazanımlarını elde edene dek devam edecektir. İşte bu direniş ruhuyla bütün kadınları selamlıyoruz ve 8 Martı kutluyoruz. Söyleyecek sözümüz değiştirecek gücümüz var. Kadınların birleşik mücadelesi zaferi getirecektir.”
ZÜLAL KOÇ: “BİZ KADINLAR HAYATIN EN ÖZEL VARLIKLARIYIZ”
Türkiye Odalar Borsalar Birliği Diyarbakır Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Zülâl Koç, “Biz kadınlar hayatın en özel varlıklarıyız. Kimimiz anne, kimimiz kız kardeş, kimimiz gözbebeği, kimimiz aşk, kimimiz arkadaşız. Kadınlarımızın sevgisine kucaklayıcı tavrına, gayretine her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Güvenini asla kaybetmeyen hayatın içinde fark yaratan her gün baş tacı edilmesi gereken özgür olabildiği ve kadına saygının olduğu bir dünya olması dileğiyle. Dünya Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun. #kadınvarsahayatvar”
KAYA: “8 MART BİZİM, SOKAKLAR, MEYDANLAR BİZİMDİR”
Rosa Kadın Derneği Başkanı Adalet Kaya, “Geçen bir yıl içinde kadınlar yaşamın tüm alanlarında daha çok artan şiddete ve eril tahakküme maruz kaldılar. Buna bağlı olarak biz Kadın kurumları da sesimizi ve sözümüzü daha güçlü örgütledik ve gerek Türkiye genelinde, gerekse bölgesel düzeyde kampanyalar yürüttük. Bölgesel olarak yürüttüğümüz kampanyalardan biri “Em Xwe diparezen” (Kendimizi Savunuyoruz) kampanyası idi. Em xwe diparezen kampanyası ile tüm kadınlara şiddet karşısında nasıl mücadele edilmesi gerektiği, şiddetin ne olduğu ve hakları anlatıldı yapılan çalışmalarla. Türkiye genelinde ve tüm kentlerimizde ise kadına karşı şiddetin kadınkırım/ cinskırım boyutunda gerçekleştiğini ifade eden ve tüm mekanizmaların bunu önleyici çakışmaları başlatması gerektiğini vurguladık. Bu sene 8 Mart’a giderken kadınların haklarına ve hayatlarına sahip çıkacağı, özsavunmanın yaşamsal bir hak olduğu, kadınkırımın aslında toplum kırım olduğu vurgusu ile mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğimizi ifade ederek alanlarda olacağız. Emeğimiz, bedenimiz, haklarımız, hayatlarımız bizimdir, 8 Mart bizim, sokaklar, meydanlar bizimdir.”
Kaynak: Mücadele Gazetesi