Yeşil Yıldız Bağımlılıklarla Mücadele Derneği Başkanı Yahya Öger, Uyuşturucudan elde edilen paranın birçok devletin bütçesinden fazla olduğunu söyledi.
BÜTÜN TERÖR ÖRGÜTLERİ UYUŞTURUCU KAYNAĞINI KULLANMIŞLARDIR
Terörün nihai amacının gelir elde etmek olmasa da faaliyetlerini finanse edebilmeleri için mali kaynak bulmak zorunda olduklarının bilindiğini belirten Öger, “Dünyadaki bütün terör örgütleri bir şekilde uyuşturucu madde sektörüne bulaşmıştır. Zira Uyuşturucu kaçakçılığı: Getirisi çok yüksek, nakliyesi kolay, alıcısı bol, talep elastikiyeti sert, tedavüldeki değerli para karşılığı takası mümkün, üretimi zahmetsiz, pazarlama ağı kolay bir mal olan uyuşturucu terör örgütleri için önemli bir gelir kaynağıdır. Ülkemizde ve Ortadoğu’da Bütün terör örgütleri bu kaynağı kullanmaktan geri kalmamıştır. Daha önce Afganistan İran Suriye üzerinden Avrupa’ya sevkiyatı yapılırken şimdi tam tersi bir akışla ve özellikle Sentetik uyuşturucunun Güney Kıbrıs, Uzak Doğu ve Rusya’dan geldiğine şahit oluyoruz. Son yıllarda Avrupa üzeri yeni sevkiyat hatları oluştu. Bu sadece bir ticaret ağı şeklinde düşünülmemelidir” diye konuştu.
“GENÇ NESLİ YOK ETME PROJESİDİR”
Öger, Ülkenin genç neslini yok etme projesi olduğuna değinerek, “Sentetik uyuşturucu kullananların önünde 5 yıl var. Türkiye’de son yıllarda en fazla kullanılan uyuşturucu maddeler arasında yer alan sentetik uyuşturucu bağımlılarının önünde ortalama 5 yıllık bir ömür olduğunun tespit edilmiştir ülkemizde Sentetik uyuşturucu türevleri 700 yaklaşmıştır. Yine özelikle devem eden savaşlarda yâda terör örgütü operasyonları sonrası örgütlerin sığınaklarında çok miktarda uyuşturucu hap ele geçiriliyor.. Halk arasında cesaret hapı diye bilinen Uyuşturucu madde “Captagon “kullanan örgüt elemanı canlı bomba olarak karşımıza çıkabiliyor” ifadelerini kullandı.
“TOPYEKÛN BİR SAVAŞ İHMALE GELMEZ”
Bu topyekûn bir savaşın ihmale gelmez siyasi söylem ve kaygılara kurban edilmemesi gerektiğine işaret eden Öger, şöyle dedi:
“Uyuşturucu madde bağımlılığında farkındalık ciddiyetle yürütülmeli gibi tıpkı sigara kullanım zararlarına dair yapılan kampanya ve kamu spotlarının hazırlanması özen burada da gösterilmelidir Tedavi merkezleri sayısının artırılması ve çalışan personelin özlük haklarının iyileştirilmesi, tıbbi tedavinin yanın da manevi değerler eğitimi takviye edilmeli tedavi sonrası bu insanlar ihmal edilmemelidir.
Uyuşturucunun zararları konusunda aileye verilecek eğitimle beraber uyuşturucu kullanan bireylerin ailelerine destek eğitimi verilmesi ihmal edilmemelidir. Bağımlı bireyin ailesi tek başına bunun üstesinden gelmesinin zor olduğunu unutmamak lazım
STK’LARIN DA GEREKLİ DUYARLILIĞI GÖSTERMESİ GEREKİR
Kolluk kuvvetlerinin son yıllarda yaptıkları çalışmalar takdire şayandır. Ancak halk ve STK’lar bu anlamda maalesef gerekli duyarlılığı göstermemektedir. Bununla ilgili yapılacak çalışmalar bunun sadece terör ve güvenlik sorunu yaklaşımından ziyade halk sağlığı sorunu oluşu ve ucunun herkese dokunacağı vurgulanmalıdır. Uyuşturucu satıcıları en ağır şekilde cezalandırılması konusunda yasal mevzuat gözden geçirilmeli, uyuşturucu satıcısının uyuşturucudan elde ettiği zenginlik uyuşturucu tedavisinde kullanılmalıdır.
UYUŞTURUCU İLE MÜCADELE EDEN DERNEK SAYISI ARTIRILMALI
Uyuşturucu ile mücadele eden dernekler sayısı artırılmalı, sahada var olan dernek ve vakıflar yerel hükümet ve yerel yönetimler tarafından hakkaniyet çerçevesinde desteklenmelidir. Uyuşturucu ile mücadelede gönüllü olarak çalışanlar taltif edilmeli ve bu konuda çalışmaların devamlılık sağlanması özendirilmelidir”