Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde evlat nöbetindeki annelerle telefonla yaptığı görüşmesinde “Bu onurlu duruşunuzu devam ettiriniz. İnşallah en kısa zamanda yavrularınıza kavuşursunuz. Allah yar ve yardımcınız olsun” mesajını verdi.
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Mehdi Eker, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle çocukları dağa kaçırıldığı için 188 gündür HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde oturma eylemini sürdüren ailelerle düzenlenen yemek programında bir araya geldi.
‘İNŞALLAH EN KISA ZAMANDA YAVRULARINIZA KAVUŞURSUNUZ’
Programda Eker, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı telefonla arayarak, HDP önünde evlat nöbetindeki ailelerle görüşmeyi sağladı. Telefonda evlat nöbetindeki ailelere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ailelerin evladı için verdiği mücadeleyi takdir ettiğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede, ailelere şu mesajı illeti:”6 aya aşkın bir zamandır verdiğiniz bu onurlu mücadeleyi şahsım adına tebrik ediyorum. Çok ciddi bir direnişi tarihin sayfalarına yazdırdınız. Bu manada Diyarbakır’a selam yolluyorum. Bu onurlu duruşunuzu devam ettiriniz. İnşallah en kısa zamanda yavrularınıza kavuşursunuz. Allah yar ve yardımcınız olsun.”
‘BU MÜCADELE ALKIŞLANACAK BİR MÜCADELEDİR’
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Mehdi Eker, programda yaptığı konuşmada, evladı için eylem yapan ailelerin mücadelesinin, alkışlanması gereken bir mücadele olduğunu söyledi. Eker, ailelerin verdiği mücadeleyi desteklediklerini ifade ederek, şunları söyledi:
“Bu mücadele alkışlanacak bir mücadeledir. Acınızı, sıkıntınızı biliyoruz. Bu mücadeleyi saygıyla karşılıyor, destekliyoruz. Bugün haber aldığımız 2 gencin daha dönüşüyle sayı 13’e çıktı. Rabbim diğer bütün ailelerimizin çocuklarına kavuşmasını nasip etsin. Sizlerle birlikte dua ediyoruz. Herkesin yüreği sizlerle birlikte, siz duruşunuzla sadece terör örgütüne değil, terör örgütüne yandaş olan herkese bir insanlık dersi veriyorsunuz. Terör örgütünün yaptığı bir insanlık suçudur. Hiç bir şey 14- 15 yaşındaki çocukları dağa götürmeyi asla meşru gösteremez. Kimse bizden daha fazla Kürt, Zaza değil. Türkiye’de kardeşçe demokratik sivil bir toplum inşa ederek Türkiye’deki bütün farlılıkları, Kürt, Türk, Zaza, Çerkez, Arap, Boşnak, Arnavut, kim varsa hep birlikte anlımız açık başımız dik kendi kimliğimizle iftihar ederek Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığında özgür, hür vatandaş olarak yaşamanın gayretindeyiz. Hepimizin sorunu PKK’nın kendisidir. Kürtlere en büyük bela, en büyük dert PKK’nın kendisidir. Kuşkusuz onların destekçileri de bunun ayıbını yaşıyor”