CAPUA Boya, Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulmuş olup, 10 bin metrekarelik alanda boya üretimini gerçekleştiriyor. Bölgede ise en büyük kapasiteye sahip boya firması olan Capua Boya, ürün yelpazesini her geçen gün daha da çok geliştirerek, ISO, G, CE ve TSE standartlarına uygun üretim yapmaya devam ediyor.
Yüksek kalite standartlarında ürün sunan Capua Boya, müşterilerin beklentilerini karşılama konusunda üniversitelerin ilgili birimleri ile işbirliği içinde, sürekli bir ARGE çalışması yürütmektedir. Ürün yelpazesini artırma konusunda uzun vadeli iş planları gerçekleştiren firma, sektördeki yerini, sağlığa zararlı olmayan, uzun ömürlü boyaları ile daha üst mecralara ulaştırmayı hedeflemektedir.
Şırnak, Şanlıurfa, Siirt, Mardin, Malatya, Giresun, Trabzon Tokat, Çanakkale, İzmir, Ankara, İstanbul, Amasya, Afyon başta olmak üzere Türkiye’nin bütün bölgelerine boyalarımız ulaşmaktadır. İhracatta; yakın ülkeler çalışması son bir yıldır sonuç alıcı ve ihracat ibresi sürekli yukarıya seyreden bir grafik izlemektedir. Capua Boya, “Boyada boya, neşenizin rengi, gülüşünüzün rengi” sloganları ile üretimde ve satışta gelişen bünyesi ile sektörde güven ve kaliteyi simgeleyen bir yıldız marka olmayı hedefliyor.
İL: “KADIN OLARAK BAŞARI HİKAYESİNİ OLUŞTURMAK İSTEDİK”
Firmanın kurucusu ve ortağı iki kadından biri olan Nevin İl, kadın olarak bir başarı hikayesini oluşturmak istedikleri için bu yola koyulduğunu belirterek, “Kadınlar adına başarı mesajı olsun istedik. Bu hikayeyi de başarılı bir şekilde yürütüyor olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Arkamızda güçlü bir sermaye kanyağı olmadan bu başarı hikayesini yazdık. Korkulan her bölgeye girip, ticaret yollarını aradık. Şu an fabrikamızda 15 kişi çalışıyor. Ama dönemsel olarak çalışan sayısı artabiliyor. Üretim kapasitemiz yüzde 8-9 civarındadır. Hammadde konusunda sıkıntı yaşamıyoruz ama, İtalya’dan ithal eden aracı komisyoncu firmalardan temin ediyoruz. İtalya ile ilgili bağlayıcı ve enteresan bir hikayemiz var. Hammadde İtalya’dan geliyor, fabrikayı kurduğumuz yıllarda oğlum İtalya’da okul kazanmıştı. Ve Capua, İtalya’da bir kent. Capua ile Diyarbakır’da biz de bir ilki başardık. Kadınların sanayide de etkili olabileceğini gösterdik. Kadınların piyasada, ‘İşini daha düzgün yapar’ algısı var ama bu algı, ödeme konusuna gelince maalesef aynı hassasiyet gösterilmiyor” dedi.
MUHSİNOĞLU: “ALMANYA’DAKİ TECRÜBELERİMİ DİYARBAKIR’A TAŞIDIM”
Almanya’dan gelerek firmanın ikinci kadın ortağı olan Nurten Muhsinoğlu da, Almanya’daki tecrübelerini Diyarbakır’a taşımak istediğini ve bu yönde kadının başarı hikayesine ortak olmayı hedeflediğini anlattı. Muhsinoğlu, “Aslında gidiş nedenimdir dönüşüm. Memleket hasretim vardı. Almanya’da da ticaretle uğraşıyordum. Memlekete nasıl faydam olur, diye düşündüm. Bu konuda eşimin de katkısı ve desteğini gördüm. Diyarbakır’da kısa süreli misafir olmak istemedim. İlk olarak ev aldım. Sorunları içselleştirmek için turistik gezi değil, iş yapmak gerekliliğine inandım. Nevin hanım, tek başına mücadele eden bir kadındı, STK kimlikli bir kadın olması benim için de iyi oldu. Ben de Almanya’da Köln Üniversitesi Tıp Ekonomisi Mezunuyum. Avrupa’daki deneyimlerimi, buradaki pratikle birleştirmek istedim. Tuncelili olmama rağmen, Tunceli’de coğrafi konum, bürokrasi ve diğer şartları, yatırım yapmama engel olarak gördüm. Ortaklık, bir iş düşündüm. Güçbirliğine inan biri olarak, kriz döneminde gelen teklifi kabul ederek Nevin hanım ile ortak olduk. Çalışan kadın personellerimiz var. Vizyon, beklenti ve hayallerimiz çok büyük. Sistem olarak Avrupalı, duygu ve maneviyat olarak da Mezopotamyalı, Ortadoğuluyum. Bu anlamda olması gereken gibi memlekete bir katkım olsun istedim. İnsanlar bu bölgeden kaçarken, biz göçü nasıl durdurabiliriz, nasıl yatırım yapabilirizi düşündük. Diyarbakır, yatırım için en ideal kent olduğu için burayı seçtik. Kısa sürede özellikle sivil toplum kuruluşlarında önemli görevlerde bulundum. Şu anda, Ticaret Odası Kadın Meclisi Divan sözcülüğünü de yapıyorum. Bunu kendim için pozitif bir durum olarak görüyorum” şeklinde konuştu.